"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlular hakkında genel haciz yolu ile başlatılan (7) örnek ilamsız icra takibinde, borçluların icra müdürlüğüne itirazları üzerine takibin durduğu, alacaklının takibin devamı için genel mahkemeden aldığı itirazın iptali ilamını icra dosyasına ibraz ederek takibe devam ettiği, borçluların icra mahkemesine başvurarak, alacak miktarının icra müdürlüğü tarafından fazla tespit edildiğini, hesaplanan borç miktarının itirazın iptali ilamına uygun olmadığını beyan ettikleri, ancak mahkemece borçluların şikayetlerinin borca itiraz olarak değerlendirip reddedildiği görülmektedir...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/02/2021 NUMARASI : 2020/703 ESAS - 2021/113 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtirazın Kaldırılması KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davaya konu icra dosyası ile davalı borçlu aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun icra müdürlüğünün yetkisi ile ödeme emrindeki borca ve fer'ilerine itirazda bulunduğunu, itirazlarının yerinde olmadığını belirterek, davalı borçlunun icra müdürlüğünün yetkisine, borç ve fer'ilerine ilişkin itirazlarının kaldırılmasına, takibin devamına ve %20 icra tazminatına karar verilmesini talep etmiştir....
Somut olayda alacaklı tarafından 146.218 TL. asıl alacak 64.681 TL. işlemiş faiz, 180 TL. ücret ve 7,86 TL faiz olmak üzere 211.087,58 TL yönünden ilamsız takip başlatıldığı, borçlunun 100.000 TL.yi geçen kısım yönünden borca itirazı üzerine müdürlükçe takibin tamamı yönünden durma kararı verilmesi üzerine alacaklı tarafından itirazın kaldırılması talebiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece İİK 68 anlamında belge sunulmadığından itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verildiği, alacaklının istinaf talebi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmişse de borçlu; icra dairesine verdiği dilekçesiyle 100.000,00-TL yönünden takibe itirazı bulunmadığını beyan ettiğinden takibin bu miktar yönünden durması hatalı olup 100.000,00-TL yönünden borçlunun itirazı bulunmadığından itirazın kaldırılması isteminin reddine, borçlu hukuki ilişkiyi ve borcu kabul edip ödeme iddiasında bulunduğundan 46.218,08-TL yönünden ödemeye ilişkin belge sunulmadığından...
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/479 Esas ve 2021/536 Karar sayılı kararının kesinleşmediğini, dosyaların bir bağlantısının bulunmadığını, İstanbul ... İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinde yetkiye itirazın ve 11.05.2021 tarihli icra müdürlüğü kararının kısmen kaldırılması istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK.nun 18, 68/1. maddeleri. 3. Değerlendirme İlk Derece mahkemesince şikayetin konusu kalmadığı gerekçesi ile karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 2021/3060 Esas sayılı dosyası ile başlatılan ilamsız icra takibinde borçlunun 18/03/2021 tarihli dilekçesi ile itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğunu, icra takibine konu edilen dekonta itirazın bulunmadığını, müvekkili tarafından borçlunun kendisinden borç istemiş olması sebebi ile 16/11/2020 tarihli dekontla davalı borçlunun hesabına "20/11/2020 tarihinde geri ödemek kaydıyla borç verdim." açıklaması ile 47.500,00- TL havale yapıldığını, borçlu tarafından süresi içerisinde borcun geri ödemesinin yapılmadığını, bunun üzerine borçlu aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını beyanla davanın kabulü ile itirazın iptaline, takibin devamına, borçlu aleyhine alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
KARŞI OY İtirazın iptali davası, takip alacaklısı tarafından takip borçlusuna karşı itirazla, duran takibin devamını sağlama amacı ile açılan bir davadır. Alacaklı davayı kazanır ise borçlunun itirazı da iptal edilmiş olur. İtirazın iptali ile alacak (tahsil-eda) davası birbirinden farklıdır. Bu nedenle itirazın iptali davasında itirazın iptali ve inkar tazminatı talebi ile tahsil isteminin bir arada dava edilmesi mümkün değildir. İtirazın iptali davası tahsil hükmünü içermemesi dolayısı ile ilamlı icraya konu edilemez. Bu karar ile itirazla duran ilamsız icra takibine devam edilmesi sağlanabilir. İtirazın iptali davası icra takibine sıkı sıkıya bağlı dava türlerindendir. İlamsız icra takibinde borçlu, kendine tebliğ edilen ödeme emrine karşı 7 günlük süre içinde icra dairesinde, borca, işlemiş faize ve takip talebinden sonra işleyecek faiz oranına itiraz edebilir....
İtirazın kaldırılması borçlunun itirazı ile duran (İİK m. 66) ilamsız icra takibine (ilamsız icra prosedürü içinde) devam edilmesini sağlayan (İİK m. 78) bir yoldur. İtiraz ile duran ilamsız icra takibine devam edilmesini sağlamak için, alacaklının genel mahkemelerde itirazın iptali davası açması mümkündür (İİK m. 67). Para (ve teminat) alacakları için ilamlı icradan başka, ayrı bir ilamsız icra yolu kabul edilmesinin amacı, alacaklının yalnız ilâmsız icra prosedürü içinde genel mahkemeden bu konuda bir ilam almadan, çabuk ve basit bir şekilde alacağına kavuşmasını sağlamaktır. Alacaklıya, borçlunun itirazını hükümden düşürmek için yalnız itirazın iptali davası açma imkânı tanınsa idi, borçlu hiç bir haklı nedene dayanmayan bir itiraz ile alacaklıyı mahkemede dava açmaya zorlayabilir ve bununla ilamsız icra yolunu işlemez hâle getirebilirdi....
Alacaklının takip talebine eklediği belgenin para borcuna veya teminat verilmesine dair ilam olması halinde icra memurunun borçluya örnek 4-5 nolu icra emri tebliğ etmesi yasal zorunluluktur. Alacaklının talebi üzerine ya da kendiliğinden, ilamsız icra takiplerine ilişkin ödeme emri göndermesi, açıkça yasanın emredici hükmüne aykırı olacaktır. Pek tabidir ki elinde ilam olan bir alacaklının ilama dayalı olarak ilamsız icra takibi yapması da hayatın olağan akışı ile bağdaşmayacaktır. Nitekim ilamlı icra takibinde borçlunun itirazı takibi durdurmayacağı gibi itfa ve imhal itirazlarının ispatı ancak "yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya tetkik merciinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle" (İİK. m. 33) mümkün olacaktır. Halbuki ilamsız icra takibinde itiraz üzerine takip duracak ve alacaklının itirazın kaldırılması için icra mahkemesine başvurarak olumlu karar alması gerekecektir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, ilamsız icra takibinde itirazın kesin olarak kaldırılması istemine ilişkindir. İİK'nun 68/1. maddesi gereğince; talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenit ise, alacaklı itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Aynı Yasa'nın 62/5. maddesi ise; "Borçlu takibin müstenidi olan senet altındaki imzayı reddediyorsa, bunu itirazında ayrıca ve açıkça beyan etmelidir. Aksi takdirde icra takibi yönünden senetteki imzayı kabul etmiş sayılır" hükmünü düzenlemektedir. Sadece borca itiraz eden ve böylece adi senetteki imzayı ikrar etmiş sayılan borçlu, artık icra mahkemesinde imzayı inkar edemez ve icra mahkemesi böyle bir imza inkarı üzerine imza incelemesi yapamaz....
Davacı istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme tarafından dosyaya sunulan belgeleri İİK'nun 68.maddesi kapsamında sayılan belgelerden saymadığını, belgenin mahiyetinin borç ikrarını içeren havi bir belge olduğunu, itirazın kaldırılması talebinin kabulü gerektiğini, eksik inceleme neticesinde karar verildiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe; Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında ilamsız icra takibine başlanıldığı, davalı tarafından yetkiye ve borca itiraz edildiği, davalı alacaklı tarafından itirazın kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvurulduğu, mahkemece yetki itirazının kaldırılmasına, borca itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verildiği, davacı alacaklı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır....