WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu davalarda davacı alacaklı tarafından ihtiyati tedbir talep edildiğinde, mahkemece talebin ihtiyati haciz talebi olarak değerlendirilmesi gerekli olup, ihtiyati tedbir kararı verilmiş olması halinde verilen kararın ihtiyati haciz olarak kabulü gerekir. İİK'nın 281.maddesi gereğince tasarrufun iptali davası için özel olarak getirilmiş olan ihtiyati haciz isteyebilme imkanı ve hacze ilişkin karar yalnız alacaklının o malı satışı çıkarabileceğinin bilinmesi anlamında değil, aynı zamanda başkalarına devir ve ferağının önlenmesine yönelik tedbir niteliğindedir. Somut olayda, ihtiyati tedbirin teminatsız olarak devamına karar verilmesini talep eden davacının alacağı, iş kazası sonucu kalıcı maluliyetten kaynaklanan mahkeme ilamına dayanmakta olup, işçi olan davacı kaza sonucu %30 oranında kalıcı maluliyete uğramıştır....

e sattığını tasarrufun iptali ile taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir konulmasını istemiştir. Mahkemece, davanın para alacağına ilişkin olduğu ihtiyati tedbirin koşulları oluşmadığından bahisle davacının talebi red edilmiş ve bu karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 6183 sayılı Kanunun 24 devamı maddelerine dayalı olarak açılmış tasarrufun iptali davasına ilişkindir. Davacı alacaklı Hazine her ne kadar ihtiyati tedbir talebinde bulunmuş ve mahkemece de ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş ise de ihtiyati tedbir ihtiyati hacizden daha kapsamlı bir müessese olduğundan tasarrufun iptali davalarında talep edilen ihtiyati tedbir talebinin ihtiyati haciz olarak nitelendirilmesi gerekir. Zira İİK'nın 281/2.maddesinde tasarrufun iptali davaları için özel bir düzenleme yapılarak ihtiyati haciz isteyebilme imkanı getirilmiştir. İhtiyati haciz talebinin kabulü için tüm dava şartlarının gerçekleşmesine gerek bulunmamaktadır....

    Dava konusunun aynı ile ilgili olmayan durumda bu malların 3. kişilere devir ve temlikini önleyecek şekilde ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerekmediği için Mahkemelerce verilen ihtiyati tedbir kararlarının aslında ihtiyati haciz mahiyetinde sayıldığı ve hüküm kesinleşinceye kadar bir sınırlama yapılmaması gerektiği şeklinde Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin tarafından istikrarlı bir uygulaması da mevcuttur. Bu nedenle tasarrufun iptali davalarında ihtiyati tedbir talebinde bulunulsa dahi bu istemin ihtiyati haciz talebi olarak (İİK.md.281) değerlendirilmesi gerektiği açıktır. Bu nedenle tasarrufun iptali davalarında ihtiyati tedbir talebinde bulunulsa dahi bu istemin ihtiyati haciz talebi olarak değerlendirilerek müsbet ya da menfi bir karar verilmesi gerekir. Hal böyle olunca davacının dava dilekçesindeki istemin kabul edilerek karar verilmesi yerinde olmakla birlikte, ihtiyati haciz kararı yerine ihtiyati tedbir kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....

    Bu nedenle tasarrufun iptali davalarında (ve muvazaa) ihtiyati tedbir talebinde bulunulsa dahi bu istemin ihtiyati haciz talebi olarak değerlendirilerek müsbet ya da menfi bir karar verilmesi gerekir. Hal böyle olunca davacının dava dilekçesindeki ihtiyati tedbir isteminin ihtiyati haciz olarak kabul edilerek bir karar verilmesi gerekirken, ihtiyati tedbir kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. (Emsal Yargıtay 17 HD.nin 2012/8174 Esas 2012/9903.Sayılı Kararı) Bu bakımdan Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin yerleşik uygulamaları doğrultusunda davacının talebinin ihtiyati haciz talebi olarak kabul edilmiş olup İhtiyati haciz kararları esas hakkında kesin bir kanaat oluşmadan ve tam bir ispat aranmadan verilen geçici nitelikte hukuki korumaya ilişkin kararlardır. Diğer bir anlatımla ihtiyati haciz, devam etmekte olan dava sonunda davacının hükmedilecek alacağının tahsilini garanti altına almak için davalının mallarına geçici olarak el konulmasıdır....

    Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/125 D.İş sayılı 11/03/2016 tarihli ihtiyati haciz kararının uygulanması talebi üzerine icra müdürlüğünce yukarıda özetlenen tedbir kararından sonra borçlu şirketin mal varlığına haciz konulduğu, 15/03/2016 tarihinde ise örnek 10 ödeme emri düzenlenerek icra takibine geçildiği, borçlunun ibraz ettiği tedbir kararı doğrultusunda takibin durdurulmasına, ancak icra müdürlüğünce hacizlerin kaldırılması talebinin reddine karar verildiği görülmektedir. Şu durumda, ticaret mahkemesinin 01/03/2016 tarihli tedbir kararında ihtiyati haciz ve tedbir uygulamalarının da durdurulmasına karar verilmiş olup, ihtiyati haciz kararı ve bu karar kapsamında hacizlerin uygulanması tedbir kararından sonraki tarihli olduğundan mahkemece ihtiyati haciz kapsamında konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

      Bu davalarda davacı alacaklı tarafından ihtiyati tedbir talep edildiğinde, mahkemece talebin ihtiyati haciz talebi olarak değerlendirilmesi gerekli olup, ihtiyati tedbir kararı verilmiş olması halinde verilen kararın ihtiyati haciz olarak kabulü gerekir. İİK'nın 281.maddesi gereğince tasarrufun iptali davası için özel olarak getirilmiş olan ihtiyati haciz isteyebilme imkanı ve hacze ilişkin karar yalnız alacaklının o malı satışı çıkarabileceğinin bilinmesi anlamında değil, aynı zamanda başkalarına devir ve ferağının önlenmesine yönelik tedbir niteliğindedir. 10. Yargıtay kararlarında da vurgulandığı üzere; İİK’nın 258/I hükmüne göre ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkemenin “alacağın varlığı hakkında kanaat edinmiş olması” yeterlidir. Mahkemenin “alacağın varlığına kanaat edinmiş olmasından” anlaşılması gereken alacağın usul hukuku kurallarına göre kesin veya tam olarak ispat edilmesi değildir....

      Kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, dolandırıcılık iddiası ile uğranılan zararın tazmini amacı ile talep edilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz istemine ilişkindir. Mahkemece 12.01.2023 günlü ara karar ile davacı vekilinin ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile istinaf edilmiştir. Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebine yönelik istinaf talebi yönünden yapılan incelemede; Somut olayda davacı vekili, davacı tarafın araç satışı nedeniyle ödenen bedelin araç satışının gerçekleşmemesi nedeni ile ödenen bedelin temine ve telafisi amacı ile davalılar adına kayıtlı mal varlıkları üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep ettiği görülmüştür....

      haciz-tedbir konulmasına karar verilmesi talebi ile istinaf isteminde bulunmuştur....

      Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 17.03.2014 tarihli kararında ihtiyati tedbir talebi kabul edilmiş, 14.04.2014 tarihli kararında ihtiyati tedbir kararının ihtiyati haciz kararlarının tatbikini de kapsadığı belirtilmiş ve 30.04.2014 tarihli kararda davacı şirket üzerinde ihtiyati haciz uygulanmasının tedbir yoluyla önlenmesine dair ara karar tesis edilmiştir. İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/102 Esas sayılı ve 30.04.2014 tarihli tedbir kararı, ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğine dair değil, verilen ihtiyati haciz kararlarının uygulanmasına ilişkindir. Dolayısıyla, anılan tedbir kararının borçlu Ç. İç ve Dış San. A.Ş. hakkında ihtiyati haciz kararı verilemeyeceği sonucunu doğurmayacağı nazara alınıp borçlu hakkındaki talep değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken hatalı yorum ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir....

        Ancak ihtiyati haciz talebinin değerlendirilmesi gerekmektedir. Tasarrufun iptali davasında ihtiyati haciz talebi üzerine İİK'nın 281/2.maddesine göre, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir. Teminatın lüzum ve miktarı mahkemece takdir ve tayin olunur. İİK'nın 281/2.maddesinin 2.cümlesi ile de aleyhlerine nakten tazmin talep edilenler yönünden teminatsız ihtiyati haciz kararı verilemeyeceği hüküm altına alınmıştır. İhtiyati haciz kararları esas hakkında kesin bir kanaat oluşmadan ve tam bir ispat aranmadan verilen geçici nitelikte hukuki korumaya ilişkin kararlardır. Diğer bir anlatımla ihtiyati haciz, devam etmekte olan dava sonunda davacının hükmedilecek alacağının tahsilini garanti altına almak için davalının mallarına geçici olarak el konulmasıdır....

        UYAP Entegrasyonu