Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının davalıdan kiraladığı araçta meydana gelecek herhangi bir zarar ziyan için takip konusu senedi verdiği, kira sözleşmesi devam ederken 3. kişinin kullandığı esnada araçta hasar meydana geldiği, meydana gelen hasarda davacının %100 kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın reddine, icra dosyasına yatan paranın davalıya ödenmemesi için ihtiyatı tedbir kararı verildiğinden %20 tazminata karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 07/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/209 esas sayılı dosyası ile görülen davada ödeme yasağı konulduğunu, müvekkilinin borca batık durumda olmadığı gibi kaçma ve mal kaçırma hazırlığı içinde olmadığını ileri sürerek, ihtiyatı haczin kaldırılması talep edilmiştir. Mahkemece, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/209 esas sayılı dosyasında borçlu ... İth. İhr. Ltd. Şti. ile diğer borçlu ... arasında yapılan sözleşmeye uyulmaması sebebiyle menfi tespit talebinde bulunulduğu, bu sebeple borcun ödenmediği, davanın henüz sonuçlanmadığı gerekçesiyle talebin kabulü ile ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. Karar, ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından temyiz edilmiştir. Talep, ihtiyati haczin kaldırılması istemine ilişkindir....

      G E R E K Ç E : İhtiyatı tedbirin şartları 6100 Sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun 389/1. maddesinde genel olarak düzenlenmiştir. Bu yasa hükmüne göre, mevcut durumda meydana gelebilecek değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. İhtiyati tedbirde asıl olan, ihtiyati tedbire esas bir hakkın varlığı ve bir ihtiyati tedbir sebebinin bulunmasıdır. HMK'nın 390/3. maddesine göre, tedbir talep eden taraf, öncelikle tedbir istemine ilişkin dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak, yasal delillerle ispat etmek zorundadır. Burada sözü edilen ispatın ölçüsü ise, “yaklaşık ispat” kuralına göre belirlenir....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilen ara kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemece eksik ve yetersiz araştırma sonucunda; HMK 389 maddesi gereği İhtiyatı Tedbir taleplerinin yerinde görülmeyerek reddedildiğini ancak iş bu dava taşınmazın aynına ilişkin bir dava olup, ayni hakka tabi olduğunu ve mahkeme tarafından ihtiyati tedbir taleplerinin reddine karar verilmesi usul ve yasalara aykırılık oluşturduğunu, bu sebeplerle taşınmazın üzerine teminatsız olarak tedbir konulması taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerektiğini, taraflarınca gerekli olan tüm şartların sağlandığı, taşınmazların üzerine tedbir koyulmadığı takdirde hak kayıplarına sebep olunabileceğini, taşınmazlar üzerine tedbir konulması gerektiğini belirterek yerel mahkemece verilen ara kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

      İhtiyati tedbir ise ileride açılacak bir davanın veya açılmış bir davanın sonucunun etkisiz veya anlamsız kalmasını önlemeye yarayan geçici hukuki korumadır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemesi Kanununun; 389/1. maddesinde ihtiyatı tedbirin şartları, 391. maddesinde ihtiyati tedbir kararı, 397. maddesinde ise ihtiyati tedbiri tamamlayan işlemler düzenlenmiştir. Bu hükümlere göre, mevcut durumda meydana gelebilecek değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından yada tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. İhtiyati tedbir, dava açılmadan önce, esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilir....

        Davalıların yokluklarında verilen tedbir kararına itirazları üzerine ilk derece mahkemesince duruşmalı yapılan inceleme sonucu 22/09/2022 tarihli ara karar ile; "…dosyanın henüz dilekçelerin teatisi safhasında olduğu, davanın kabulü halinde davacının hakkını elde edebilmesi için tedbiren verilen taşınmazların devrinin engellenmesine yönelik tedbir kararının yerinde olduğu, tedbirin kaldırılmasına dair itirazların reddine karar verilmiş, davanın reddi halinde davalının ve üçüncü kişilerin uğraması muhtemel zararlar değerlendirilerek teminat miktarının belirlendiği ve ihtiyatı tedbir kararında belirlenen 45.000,00 TL teminatın yeterli olmadığı mahkememizce kabul edilmiş teminata yönelik itirazının kabulü ile 150.000,00 TL tutarına yükseltilmesine…" karar verilmiştir....

        İlk derece mahkemesince teminatlı olarak ihtiyati tedbir kararı verilmiş, davacı vekili tarafından karara teminat açısından istinaf yoluna başvurulmuştur. Öncelikle ihtiyati tedbir kararının teminatlı verilmesine ilişkin karara, tedbir talep edenin sıfatı itibariyle ilk derece mahkemesi nezdinde itiraz yolunun açık olup olmadığı, itiraz yolunun açık olduğunun kabulü halinde ise teminatlı verildiği taktirde bu karara karşı ihtiyati tedbir talep eden davacı tarafın sıfatı itibariyle istinaf kanun yoluna başvurup vuramayacağı hususunun irdelenmesi gerekmektedir. HMK.nun 394. maddesinde; "(1) Karşı taraf dinlenmeden verilmiş olan ihtiyati tedbir kararlarına itiraz edilebilir....

        Kanun koyucu, ihtiyati tedbir hakkında karar verecek olan hakime geniş bir takdir alanı bırakmışsa da; hakim, her somut olayda, ihtiyati tedbir şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğini dikkatlice incelemeli ve hangi yasal sebebe ve hangi somut duruma göre ihtiyati tedbir kararı verdiğini kararında belirtmelidir. İhtiyati tedbir şartları mevcut değilse, Kanun'un öngördüğü ölçüde ispat edilememişse veya yaklaşık da olsa ispatı yargılamayı gerektiriyorsa ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmelidir. HMK'nın 389. maddesindeki şartların mevcut olması ve talep halinde ise hakim, ihtiyati tedbire davanın her aşamasında karar verebilir....

        Geçici hukuki koruma kararlarından olan ihtiyati tedbir kararı verirken hakim, asıl uyuşmazlığı çözecek içerikte bir karar vermemelidir. Bununla birlikte, ihtiyati tedbire karar verilirken tarafların çıkar dengesini ve ihtiyati tedbirin amacını hakimin gözetmesi gerekli ve zorunludur. Kanun koyucu, ihtiyati tedbir hakkında karar verecek olan hakime geniş bir takdir alanı bırakmışsa da; hakim, her somut olayda, ihtiyati tedbir şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğini dikkatlice incelemeli ve hangi yasal sebebe ve hangi somut duruma göre ihtiyati tedbir kararı verdiğini kararında belirtmelidir. İhtiyati tedbir şartları mevcut değilse, Kanun'un öngördüğü ölçüde ispat edilememişse veya yaklaşık da olsa ispatı yargılamayı gerektiriyorsa ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmelidir. HMK'nın 389. maddesindeki şartların mevcut olması ve talep halinde ise hakim, ihtiyati tedbire davanın her aşamasında karar verebilir....

        Davalı vekili ihtiyati tedbir kararına karşı 18/11/2022 tarihli itiraz dilekçesinde özetle; müvekkilinin bir devlet kurumu olduğunu, yok olması ya da haksız hareket etmesinin bu manada mümkün olmadığını, tedbir kararı verilebilmesindeki asli unsurun, "hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi" durumu olduğunu, bu durumun da müvekkilinin bir devlet kurumu olması sebebiyle mümkün olmadığını, HMK 389 ve devamı maddelerinde sayılan ihtiyati tedbir şartlarının oluşmadığını belirterek, ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

        UYAP Entegrasyonu