HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1778 KARAR NO : 2021/2386 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İSKENDERUN İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/02/2019 NUMARASI : 2017/919 ESAS 2019/123 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : İskenderun İcra Hukuk Mahkemesi'nin 07/02/2019 tarih 2017/919 esas 2019/123 karar sayılı mahkeme kararının davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine işin gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı ihale alıcısı vekili dava dilekçesinde özetle; İskenderun İcra Dairesinin 2016/21367 esas sayılı dosyasında satışı yapılan borçluya ait taşınmazın müvekkiline ihale edildiğini ve 02/06/2016 tarihinde yapılan ihalenin kesinleştiğini, ihalenin feshi davası nedeniyle taraflarınca ödenen ihale bedelinin talimat icra dairesince nemalandırıldığını ve ihale bedeli ile birlikte müdürlük dosyasına gönderildiğini, ihale tarihi itibariyle taşınmaz üzerinde haczi bulunan tüm alacaklıların...
belirterek, ihalenin feshine karar verilmesini istemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; her ne kadar dava icra memur muamelesini şikayet olarak nitelendirilmiş ise de; 6100 sayılı HMK'nın 33. maddesi gereğince hakimin tarafların nitelendirmesi ile bağlı olmadığına dair açık hükümler karşısında; davacı tarafça satış işlemlerinin iptaline yönelik talebin özünde ihalenin feshi niteliğinde olduğu, icra dairesince de ihalenin feshi talebi konusunda karar verme yetkisinin olmadığı, ancak icra mahkemesinden bu yönde bir talepte bulunulabileceği, davacı tarafın ihaleye konu malların bir kısmı üzerinde haczi bulunduğundan ihalenin feshini talep etme yönünden aktif dava ehliyetinin bulunduğu, icra dosyasından ihaleye ilişkin satış kararlarının davacıya tebliğ edilmediğinden 2004 sayılı İİK'nın 134/7 fıkrası gereğince ihalenin feshi isteme süresinin öğrenme tarihinden başlayacağı, davacı tarafça 03/02/2021 tarihinde 27/01/2021 tarihli ihalenin yapıldığının öğrenilmesine rağmen davanın yasal yedi günlük süreden sonra 15/02/2021 tarihinde...
Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. Dairemizin süreklilik kazanan içtihatlarında da belirtildiği üzere satış ilanının borçluya hiç tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edildiğinin tespiti durumu başlı başına ihalenin feshi nedeni sayılacağından şikayetin kabulü ile ihalenin feshi yerine yazılı şekilde istemin reddi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu maddeye göre, satış ilanı, borçluya usulüne uygun tebliğ edilmemişse, ihalenin feshi, ihale tarihinden itibaren bir seneyi geçmemek üzere, ihalenin öğrenilmesinden itibaren yedi günlük süre içinde icra mahkemesinden istenebilecektir. Somut olayda; Gaziosmanpaşa 1. (Sulh Hukuk Mahkemesi) Satış Memurluğunun 2019/10 ortaklığın giderilmesi satış sayılı dosyasında satış ilanının davacılar vekili Av. Yaşar Karatepe'ye 13/09/2020 tarihinde e-tebliğ yoluyla tebliğ edildiği görülmektedir. Avukat Yaşar Karatepe'nin ortaklığın giderilmesi davasının görüldüğü Gaziosmanpaşa 1....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Uyuşmazlık, icra müdürlüğü işlemini şikayete ilişkindir. Şikayete konu ihalenin 06/04/2018 tarihinde yapıldığı, 7 günlük yasal süre içerisinde açılan ihalenin feshine ilişkin davanın ise reddedildiği ve kararın kesinleştiği, İİK madde 365'e göre süre aşımı nedeniyle verilen red kararlarının da kesin olduğu (borçlu şirket tarafından ihalenin feshi istemli olarak açılan davada Dairemizin 17/09/2019 tarih, 2019/705 esas, 2019/820 karar sayılı kararı ile ilk derece mahkemesi kaldırılarak davanın süreden reddine dair karar verilmiş, verilen karar Yargıtay 12....
TARAFLARCA İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde; İİK.nın 363.maddesi uyarınca istinaf yoluna başvurunun satıştan başka icra işlemlerini durdurmayacağı belirtilmiş olduğundan İcra Müdürlüğüne satışın durdurulması için talepte bulunulduğunu, sözkonusu talep dikkate alınmadan yapılan ihalenin feshi gerektiğini beyanla yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık; İİK.nın 16.maddesi uyarınca açılan İcra Memur Muamelesini Şikayete ilişkin olup, davacı yanca satışın durdurulması taleplerinin reddine dair verilen icra müdürlüğü kararının kaldırılarak ihalenin feshine karar verilmesi talep edilmiştir....
İİK'nun 134/8. maddesinde; "İhalenin feshini şikayet yolu ile talep eden ilgili, vaki yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin muhtel olduğunu ispata mecburdur" düzenlemesi yer almaktadır. Somut olayda ... 8. Sulh Hukuk Mahkemesi Satış Müdürlüğü’nce 21.06.2019 tarihinde yapılan keşfe dayanılarak düzenlenen kıymet takdiri raporuna göre muhammen bedel 3.250.000,00-TL olarak tespit edildiği halde; Bölge Adliye Mahkemesi’nce ortaklığın giderilmesi davasında Sulh Hukuk Mahkemesi’nce alınan raporda tespit edilen (1.462.500,00-TL) değer gözetilerek muhammen bedel üzerinden satıldığı ve zarar unsuru olmadığından bahisle ihalenin feshi talebinin reddine karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. Öte yandan kabule göre de; Bölge Adliye Mahkemesi’nce ihalenin feshi talebinin hukuki yarar yokluğundan reddi halinde diğer fesih sebeplerinin incelenmesi de yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 12....
Şikayetçinin asıl karara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Şikayetçi vekilinin, yapılan ihalenin usulüne uygun olmadığını ileri sürerek feshi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. İhalenin feshi şikayet yolu ile istendiğinden ve şikayet bir dava olmadığından, ihalenin feshinde, davadaki anlamda, "davacı" ve "davalı" taraf yoktur. Burada, ihalenin feshini talep eden taraf ile karşı taraf söz konusudur. İhalenin feshi talebi bir dava olmadığından, ilgililerin tümünün karşı taraf olarak gösterilmemiş olması, ihalenin feshi talebinin reddini gerektirmez. İcra mahkemesi, diğer ilgilileri de duruşmaya davet ederek, onlara savunma (görüşlerini bildirme) imkanını vermelidir. Esasen uygulama da bu şekildedir (Kuru, Baki; İcra ve İflas Hukuku El Kitabı), (...: Adalet Yayınevi, 2013 Sh. 716)....
İş Bankası’na ( Tahsil Harcı kesilerek ) ödendiğini, ihalenin feshi davası süresi içinde açılmadığından taşınmaz ihale alıcısı müvekkili şirket adına tescil olduğunu, kötüniyetli borçlu ihalenin feshi sonrası taşınmazı geri almadığından müvekkili şirketin hükmen tescil davası açmak zorunda kaldığını, ilk derece mahkemesi tarafından icra dosyası celp edilmeden, gerekli incelemeler yapılmadan, eksik araştırma yapılarak hüküm kurulduğunu, Mahkeme tarafından dar yetkili olduğundan bahisle, İcra Dosyasına sundukları faizi ile birlikte İş Bankasından tutarın iadesi talepleri dahi incelemeden, gerekçe oluşturmasının izahatinin mümkün olmadığını, bununla birlikte, İcra Müdürlük kararının kısmen iptali ile İİK 361 uyarınca kötüniyetli Bankadan reskont faiz istemlerini incelemesi gereken mercii Müdürlük kararının denetimi sağlayacak mekanizma İcra Hukuk Mahkemeleri olduğunu, icra müdürlüğünce ihalenin feshi kararıyla birlikte talebe gerek kalmaksızın paranın geri alınması için işlem tesisi yapılması...