WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ın tanık olduğunu ileri sürerek ihalenin feshi istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetçinin bildirdiği tanıklar dinlenmeden ihalede herhangi bir usulsüzlük bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği görülmüştür. İİK'nun 134. maddesinin 8. fıkrası, ihalenin feshini talep eden ilgilinin fesih nedeni olarak gösterdiği yolsuzluk sonucunda kendi yararının çiğnenmiş olduğunun ispatı gerektiğini açıkça hükme bağlamıştır. Bu hükmün amacı ihalenin kesinleşmesinin gereksiz şikayetlerle engellenmesinin önüne geçmektir. İhale bedelinin ihale konusu malın tahmini değerinin üzerinde satılması halinde kural olarak şikayetçinin ihalenin feshini istemekte hukuki yararı bulunmadığı sonucuna varılabilir. Ancak her ihalenin feshi isteminin bu gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru değildir....

    İhalenin, kanunun emredici hükümlerine ve kamu düzenine aykırı olarak yapıldığı durumlarda, şikayetçinin, ihalenin feshini istemekte kişisel yararı olduğunu ispat edemese dahi, ihalenin feshine karar verilmesi gerekir. Bu hallerde ihalenin feshinde kamunun da yararı bulunmaktadır. İİK'nun 134/2. maddesi, Borçlar Kanunu'nun 226. (TBK 281) maddesinde düzenlenen hukuka ve ahlaka aykırı yollara başvurularak ihalenin yapılması halinde, her ilgilinin ihalenin feshini isteyebileceğini düzenlemektedir. İhaleye fesat karıştırıldığının tespiti durumunda, yukarıda belirtilen ilke ve kurallar uyarınca ihalenin, malın tahmini bedelinin üzerinde satılması halinde dahi ihalenin feshi gerekir. Mahkemece, şikayete konu fesat iddiası konusunda şikayetçinin bildirdiği tanıklar ile gerektiğinde ihale tutanağı mümzileri de dinlenilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

      Satılan (taşınır veya taşınmaz) malın muhammen bedelin altında bir bedelle satılmış olması, yalnız (tek) başına ihalenin feshi sebebi teşkil etmez; yani, geçerli bir ihalenin feshi sebebine (yolsuzluğa) dayanmayan ilgilinin, sadece malın muhammen bedelinin altında satılmış olduğuna dayanarak ihalenin feshini istemekte hukuki yararı yoktur. Fakat, ihalenin feshini isteyen kişi, geçerli bir ihalenin feshi sebebine (yolsuzluğa) dayanmakta ve satılan mal bu nedenle muhammen bedelin altında satılmış ise, ilgilinin o ihalenin feshini istemekte hukuki yararı vardır. Satılan malın muhammen bedelin üstünde bir bedelle satılmış olması hâlinde, ihalenin feshini istemekte kural olarak hukuki yarar yoktur....

        İcra ve İflas Kanunu’nda ihalenin feshi nedenleri tek tek belirtilmemiş; yalnızca Türk Borçlar Kanunu'nun 281. maddesinde yazılı nedenlere dayanılabileceği belirtilmiş (İİK m. 134/2), sözü edilen hükümde ise “hukuka veya ahlaka aykırı yollara başvurulması” ihalenin feshi nedeni olarak öngörülmüştür (TBK m. 281). Yargıtay’a göre, satışı yapan icra dairesinin satışın yapılmasını düzenleyen yasa, tüzük veya yönetmelik hükümlerine aykırı hareket etmiş olması halinde icra mahkemesinden ihalenin feshi istenebilir. Ancak takibin kesinleşmesinden sonra borca itiraz nedenleri ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürülemez (HGK, 17.02.1999, 1999/82- 86). Öğreti ve uygulamaya göre, ihalenin feshi nedenleri; a) ihaleye fesat karıştırılmış olması, b) artırmaya hazırlık aşamasındaki hata yapılması, c) ihalenin yapılması sırasındaki hata yapılması ve d) alıcının taşınmazın önemli nitelikleri hakkında hataya düşürülmüş olması şeklinde sıralanabilir (HGK, 6.7.2011, E. 2011/12- 108, K. 2011/505)....

        Bizim de katıldığımız bu görüşe göre ihalenin feshi için icra mahkemesi görevli olup, genel mahkemeler görevli değildir. Bu nedenle genel mahkemelere ihalenin feshine müncer olacak nitelikte tapu iptali, tapu kaydının terkini, tescil vs. adlar altında dava açılamaz. İcra mahkemesinin ihalenin feshi talebini reddetmesinden sonra da genel mahkemelerde tapu iptali, ihalenin iptali veya bedel davası adı altında aynı ihalenin feshi sebeplerine dayanarak bir dava açılamaz. Çünkü böyle bir davanın genel mahkemece incelenmesi hem görev kurallarına hem de kesin hükme aykırı olur (Kuru c.I s. 1452). İhalenin feshi talebinin reddi kararına karşı yargılamanın iadesi yoluna başvurulabilir. Bu ret kararı sadece ihalenin feshi talebinde taraf olan kişiler hakkında ve o ihalenin feshi talebinde dayanılmış fesih sebebi ile sınırlı olarak kesin hüküm teşkil eder....

          Ayrıca HMK 355 maddesi gereği kamu düzenine ilişkin hususlarda (satış ilanının elektronik ortamda yapılıp yapılmadığı, kıymet takdir işlemi ile satış tarihi arasında 2 yıldan az bir sürenin olup olmadığı gibi) re’sen yapılan incelemede de kamu düzenine aykırı olan ve ihalenin feshini gerektiren bir hususa rastlanılmamıştır. O halde borçlu tarafından istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplere dayanılarak ihalenin feshine karar verilemeyeceği gibi kamu düzenine aykırı olan bir neden de bulunmadığından ihalenin bu nedenle feshi de mümkün değildir. Nitekim mahkemece de benzer gerekçe ile ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmiştir. Öte yandan İİK.nun 134/2.maddesi uyarınca ihalenin feshi talebinin işin esasına girilerek reddine karar verilmesi halinde mahkeme davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum eder....

          İhalenin feshi talebi bir dava olmadığından ilgililerin tümünün karşı taraf olarak gösterilmemiş olması ihalenin feshi talebinin reddini gerektirmez. İcra mahkemesi diğer ilgilileri de duruşmaya davet ederek onlara savunmalarını bildirme imkanı vermelidir. İhalenin feshi davasında İİK'nun 134.maddesine göre alacaklı, borçlu ve ihale alıcısının davada taraf olarak yer alması gerekir. Borçlu tarafından açılan ihalenin feshi isteminin yasal hasmı alacaklı ve ihale alıcısı olup alacaklıya duruşma günü tebliğ edilmeden dolayısıyla eksik hasımla yargılamaya devam edilerek hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, usulünce taraf teşkili sağlanmadan sonuca gidilmesi de doğru görülmediğinden, davacının istinaf sebepleri bu aşamada incelenmeksizin HMK 355....

          Nolu Bağımsız Bölümlere dair ihalenin feshi talebinin aktif husumetten reddine, 2-a-1- ... adına kayıtlı ... Nolu Bağımsız Bölüme ilişkin ihalenin feshi talebinin reddi ile şikayetçi aleyhine ihale bedelinin %5'i oranında para cezasına hükmedilmesine, a-2- 1015 ada 5 parsel 9 Nolu, 448 ada 6 parsel 6 Nolu, 448 ada 6 parsel 4 Nolu, 448 ada 6 parsel 3 Nolu, 448 ada 6 parsel 14 Nolu ile 448 ada 6 parsel 9 Nolu Bağımsız Bölümlere dair ihalenin feshi talebinin aktif husumet yokluğundan reddine, 3-a-1- ... İnş. ... ve Tic. Ltd. Şti.’nin adına kayıtlı 448 ada 6 parsel 6 Nolu Bağımsız Bölüm, ......

            dair ihalenin feshi talebinin aktif husumet yokluğundan reddine, 3-a-1- ......

              Buna göre, ödeme emrinin ve 103 örnek davet kağıdının tebliğ edilmemiş olması, yukarıda belirtilen ihalenin feshi nedenlerinden değildir.Öte yandan 103 örnek davet kağıdının borçlu asil adına 10.12.2013 tarihinde muhatap ile aynı ikametgahda birlikte ikamet ettiği belirtilen gelini ... adına ve imzasına tebliğ edildiği belirlenmiştir.Kaldı ki; İİK'nun 114. maddesi uyarınca, menkul ihalelerinde satış ilanının dahi borçluya tebliği zorunlu olmayıp, ancak icra müdürlüğünce borçluya tebliğine karar verilipte tebliğ edilmemesi halinde Dairemizin süregelen içtihatlarına göre ihalenin feshi sebebi kabul edilebilir.O halde, mahkemece, şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile ihalenin feshi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

                UYAP Entegrasyonu