Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu itibarla amme borçlusunun mal varlığından alınamayan bu tür alacakların kanuni temsilcilerinin, teşekkülü idare edenlerin veya yabancı şahıs ve kurum mümessillerinin mal varlığından 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre tahsilini temin etmek ve Vergi Usul Kanunu kapsamına giren vergi ve buna bağlı alacaklarda sorumlu olan bu şahısların diğer amme alacaklarının ödenmesinden de sorumlu olmalarını sağlamak amacıyla 6183 sayılı Kanuna mükerrer 35'inci madde eklenmiştir." ifadeleri yer almaktadır....

    adresi belli olanlara tebliği zorunlu olup, satış ilanının tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. 6183 Sayılı Kanunun "Tebliğler Ve Müddetlerin Hesaplanması" başlıklı 8. maddesinde, aksine hüküm bulunmayan hallerde 6183 sayılı Kanunda geçen yazılı müddetlerin hesaplanmasında ve tebliğlerin yapılmasında Vergi Usul Kanunu hükümlerinin uygulanacağı; 213 sayılı VUK.'...

    'Amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda pay sahiplerinin farklı şahıslar olmaları halinde bu şahıslar, amme alacağının ödenmesinden birinci fıkra hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutulur." fıkraları eklenmiştir. Yine 5766 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinde, "Bu Kanunla 6183 sayılı Kanunda yapılan değişiklikler ve eklenen hükümler, hükümlerin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla tahsil edilmemiş bulunan amme alacakları hakkında da uygulanır" hükmü ile, belirtilen değişiklikler ve getirilen yeni hükümlerin, yürürlük tarihinden sonra doğacak amme alacakları için uygulanacağı gibi kanunun yürürlülük tarihinden önce doğmuş olup, halen ödenmemiş amme alacakları için de uygulanacağı sonucu ortaya çıkmaktadır....

      TBK'nun 77-82 (BK'nun 61-66) maddelerinde yer alan sebepsiz zenginleşme kuralları çerçevesinde istenebileceği açık olup, belirtilen tutarın davalıdan sabapsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde tahsiline karar verilmiş ise de, mahkemece bedele 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun'un 51. maddesine göre faiz yürütülmüştür. 6183 sayılı yasanın " kanunun şümulü" başlıklı 1. maddesinde; “Devlete, vilayet hususî idarelerine ve belediyelere ait vergi, resim, harç, ceza tahkik ve takiplerine ait muhakeme masrafı, vergi cezası, para cezası gibi aslî, gecikme zammı, faiz gibi fer'i amme alacakları ve aynı idarelerin akitten, haksız fiil ve haksız iktisaptan doğanlar dışında kalan ve amme hizmetleri tatbikatından mütevellit olan diğer alacakları ile; bunların takip masrafları hakkında bu kanun hükümleri tatbik olunur.”...

        DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE :Dava, 6183 Sayılı Kanuna göre yapılan ihalenin feshi istemine ilişkindir. 6183 Sayılı Kanunun 94/5. maddesinde ihale kararının bir örneğinin borçluya tebliğ edileceği bildirilmiş olup, ihalenin feshine ilişkin şikayetin ise, aynı kanunun 99/1. maddesi gereğince ihalenin tebliğinden itibaren 7 gün içinde icra mahkemesine yapılacağı düzenlenmiştir. Kanunun 94/5. maddesi satış ilanının tebliğini düzenlemekte olup, ihalenin feshi davasının açılması için gerekli 7 günlük süre ise, aynı kanunun 99/1. maddesinde belirtildiği üzere, ihalenin tebliğinden itibaren başlayacaktır. Buna göre, 6183 Sayılı Kanunun 99. maddesi, ihalenin feshi için İİK'nın şikayete ilişkin hükümlerine yollama yapmakla beraber, İİK'nın 16. maddesinde düzenlenen 7 günlük şikayet süresinin başlangıcı 6183 Sayılı Kanunda ayrıca belirlendiğinden, İİK'nın 134. maddesinin şikayet süresine ilişkin hükümleri 6183 Sayılı Kanuna göre yapılacak ihalenin feshi talepleri hakkında uygulanmaz....

        DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, 6183 Sayılı Kanun uyarınca yapılan ihalenin feshi istemine ilişkindir. 6183 Sayılı Kanunun 99. maddesinde ihalenin feshine ilişkin şikayetin, ihalenin ilgililere tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde ihaleye konu taşınmazın bulunduğu yer icra mahkemesinden istenebileceği düzenlenmiş olup, ihalede hazır olmayan davacı vekiline satış tutanağının 08/01/2018 tarihinde tebliğ edildiği ve davanın 7 günlük yasal süreden önce 03/01/2018 tarihinde açıldığı anlaşılmış, davalı SGK vekilinin usule ilişkin istinaf nedenleri yerinde görülmemiştir. 6183 Sayılı Kanunun 93/son maddesi uyarınca, satış ilanının bir suretinin borçluya, vekil veya mümessiline, taşınmazın tapu siciline kayıtlı bulunan ilgililerin adresi belli olanlara tebliği zorunlu olup, satış ilanının tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. 6183 Sayılı Kanunun "Tebliğler Ve Müddetlerin Hesaplanması" başlıklı 8. maddesinde, aksine hüküm bulunmayan hallerde 6183...

        'Amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda pay sahiplerinin farklı şahıslar olmaları halinde bu şahıslar, amme alacağının ödenmesinden birinci fıkra hükmüne göre müteselsilen sorumlu tutulur." fıkraları eklenmiştir. Yine 5766 sayılı Kanunun geçici 1. maddesinde, "Bu Kanunla 6183 sayılı Kanunda yapılan değişiklikler ve eklenen hükümler, hükümlerin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla tahsil edilmemiş bulunan amme alacakları hakkında da uygulanır" hükmü ile, belirtilen değişiklikler ve getirilen yeni hükümlerin, yürürlük tarihinden sonra doğacak amme alacakları için uygulanacağı gibi kanunun yürürlülük tarihinden önce doğmuş olup, halen ödenmemiş amme alacakları için de uygulanacağı sonucu ortaya çıkmaktadır....

          O halde; davaya konu alacağın 6183 Sayılı Kanun'un (1) maddesinde sayılan amme alacaklarından olması, amme alacaklarının tahsili ve yapılacak takiplerde 6183 Sayılı Kanun Hükümlerinin uygulanacağının aynı kanunda açıkça belirtilmesi karşısında, uyuşmazlığın 6183 Sayılı Kanun hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği genel hükümlere göre uyuşmazlığın çözümlenmesinin doğru olmadığı düşüncesinde olduğumdan sayın çoğunluğun görüşlerine katılmıyorum. 11/06/2013...

            O halde; davaya konu alacağın 6183 Sayılı Kanun'un (1) maddesinde sayılan amme alacaklarından olması, amme alacaklarının tahsili ve yapılacak takiplerde 6183 Sayılı Kanun Hükümlerinin uygulanacağının aynı kanunda açıkça belirtilmesi karşısında, uyuşmazlığın 6183 Sayılı Kanun hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği genel hükümlere göre uyuşmazlığın çözümlenmesinin doğru olmadığı düşüncesinde olduğumdan sayın çoğunluğun görüşlerine katılmıyorum.21/03/2013...

              O halde; davaya konu alacağın 6183 Sayılı Kanun'un (1) maddesinde sayılan amme alacaklarından olması, amme alacaklarının tahsili ve yapılacak takiplerde 6183 Sayılı Kanun Hükümlerinin uygulanacağının aynı kanunda açıkça belirtilmesi karşısında, uyuşmazlığın 6183 Sayılı Kanun hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği genel hükümlere göre uyuşmazlığın çözümlenmesinin doğru olmadığı düşüncesinde olduğumdan sayın çoğunluğun görüşlerine katılmıyorum. 12/06/2013...

                UYAP Entegrasyonu