Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece dava açıldıktan sonra icra takibine konu yapılan ve itiraz edilen takip konusu borç kredi kartının lehtarı asıl borçlu tarafından ödenmiş olmakla, dava konusuz kaldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, davalı kefil olup kefalet imzasına ve borca itiraz etmiş olması ve dava açılmasına neden olması ve açılan davada da icra takibine konu yapılan miktarda davacı bankanın alacaklı olduğu anlaşılmış olmasına göre icra takibine yapılan itirazın haksızlığı da kanıtlanmış olduğundan %40'ı icra inkar tazminatının (585.84 YTL) davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Uyuşmazlığın ... harcamalarından kaynaklandığı bilirkişi raporu ile saptanmıştır. ... ile ilgili ikinci sözleşmede davalının kefaleti bulunmamaktadır. O halde anılan sözleşme uyarınca verilmiş olan ... borcundan davalının sorumluluğu bulunmamaktadır....

    Dosya kapsamından ödeme emrinin borçlu davalı Bakanlığa 14.09.2012 tarihinde tebliğ edildiği, Hazine vekili Av.....tarafından verilen 20.09.2010 günlü dilekçe ile hakkında takip yapılan tüm kamu kurumları adına borca itiraz edilerek durdurulmasının istendiği, bu dilekçenin İcra Müdür Yardımcısı.....rafından 22.09.2010 tarihinde havale edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece icra dairesine yazılan yazıya verilen 13.02.2012 ve 20.03.2012 günlü cevabi yazılarda da icra takibine tüm borçlular tarafından süresi içinde itiraz edildiği bildirilmiştir. İcra müdürlüğünce takibe tüm borçlular tarafından süresi içinde itiraz edildiği kabul edilerek takip durdurulduğuna göre açılan itirazın iptâli davasının esasının incelenmesi gerekirken ödeme emrine usulüne uygun şekilde itiraz edilmediğinden bahisle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi doğru olmamış, kararın açıklanan nedenlerle taraflar yararına bozulması gerekmiştir....

      Celp ve tetkik edilen------- ------ sayılı dosyasında; davacı takip alacaklısı tarafından davalı takip borçlusu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusuna tebliğin üzerine davalı takip borçlusunun süresi içerisinde borca ve ferilerine karşı itiraz ettiği ve bunun üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin ve/veya takibin durdurulmasına ilişkin kararın davacı takip alacaklısına tebliğ edilmediği, eldeki davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Davacı tarafından, davalı aleyhine ------- dosyası ile 55.603,72 TL alacağın tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığı, başlatılan icra takibine davalının itiraz ettiği ve davalı tarafından davadan önce icra takibine konu edilen 54.472,34 TLlik kısmının davacıya ödendiği hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusu değildir. Taraflar arasındaki temel uyuşmazlık davacının -------sayılı dosyasında icra vekalet ücretinden sorumlu olup olmadığı hususunda toplanmaktadır....

        İcra Müdürlüğünde ..... Esas sayılı icra dosyası ile 15.358,00-TL ilamsız icra takibi başlattığını, davacı firmanın 05/08/2016 tarihinde icra takibine ve borca itiraz ettiğini, davacı firmanın ... firmasını arayarak bilgilendirdiğini, karşı tarafın yanlış anlaşılma olduğu, gereken düzeltmeyi yapacaklarını söylediklerini, davacı firma Ankara .... İcra Müdürlüğünde ilamsız icra takibine yapmış olduğu itiraz ile durduğunu zannettiğini, davacın Ankara .......

          Yasal dayanağını 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. maddesinden alan itirazın iptâli davası ile alacaklı; icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptâli ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.Bu dava, yargılama usulü bakımından genel hükümlere tabidir (İİK. m. 67/1). Dava, özünde tahsil istemini de barındırmakla, burada borçlunun takip sonrası yaptığı ödeme iddialarının da nazara alınması zorunludur....

            Esas sayılı dosyası ile başlatıldığını, icra takibine yaptığı itirazın iptalini ve takibin devamını, davalı aleyhine %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava; Chargeback sözleşmesinden kaynaklı olarak davalı aleyhine başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebine ilişkindir. Hakim ve Savcılar Kurulu'nun 25/11/2021 tarihli ve 1232 sayılı kararı gereğince İstanbul 6. 7. 8. ve 9. Asliye Ticaret Mahkemeleri, finans alanında ihtisas mahkemesi olarak görevlendirilmiştir....

              Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı Banka tarafından icra takibine itiraz edildiğini ve icra takibinin durdurulduğunu, davacı tarafça icra takibinin yenileme emri ile yenilenmiş olup, yeni ödeme emri müvekkil bankaya tebliğ edilmediğini, müvekkil bankanın işbu dava konusu icra takibine yapmış olduğu itirazın hukuka uygun olduğunu beyan ederek davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI : Mahkemece yapılan yargılama neticesinde 19/01/2021 tarihli kararla; "(...)...

              İcra Müdürlüğünün 2011/10231 Esas sayılı dosyası ile icra takibine başlanıldığını, bu dosyadaki alacağın ödenmesi konusunda tarafların anlaşmaya vardıklarını ve borcun dilekçelerine ekli olan ödeme belgeleri ile de ödenmekte olduğunu, ipoteğin ise aralarındaki faizle para alma ilişkisinin teminatı olduğundan takibin iptalini istemiştir. Alacaklı tarafından borçlu hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibine başlanmış ve borçlu vekiline örnek 6 numaralı icra emri 22.12.2011 tarihinde tebliğ edilmiştir. Limit aşımı dışındaki şikayetler için İİK.nun 149/a maddesi gereğince borçlu adına gönderilen icra emrine İİK.nun 33. maddesi doğrultusunda yasal 7 günlük süre içerisinde itiraz edilmesi gerekir. Borçlu ise yukarıda belirtilen ve süreye tabi olan şikayet ve itirazlarını yasal 7 günlük süreden sonra 16.01.2012 tarihinde icra mahkemesine getirmiştir....

                İcra Müdürlüğünün 2013/5856 Esasında başlatılan icra takibine itiraz ettiğini, bu nedenle takibin devamına ve davalının haksız ve yersiz olarak takibe itiraz ettiği için %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece davalının belirtilen bağımsız bölümde aidat talep edilen dönemde kat maliki olması nedeniyle aidat ve yönetim giderinden dolayı davacıya karşı sorumlu olduğu ve söz konusu aidatları ödediğini ispat edemediği gerekçesiyle davanın kabulü ile ......ya 9. İcra Müdürlüğünün 2013-5856 Esas sayılı dosyasında davalı itirazının iptaline, takibin devamına asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....

                  İcra Dairesinin ...esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiği ancak davalı tarafın icra takibine itiraz ederek takibin durdurduğunu, daha sonra takibe ... İcra Müdürlüğünün ...esas sayılı dosyası ile devam edildiğini, ancak davalı şirketin bu takibe de itiraz ettiğini, dava dilekçesi ekinde sunulan cari hesap ve faturalar incelendiğinde bu durumun ortaya çıkacağını belirterek sonuç olarak haksız ve kötü niyetli itirazın iptaline, takibin devamına, davalının %20'den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı şirket adına dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davaya cevap vermediği ancak davalı şirket temsilcisinin ... tarihinde yargılamaya katılarak ... İcra Müdürlüğünün .../... esas sayılı takibe konu borcu kabul ettiği anlaşılmıştır. Dava: ... İcra Müdürlüğünün .../... esas sayılı takibe yapılan itirazın iptali davasıdır. ......

                    UYAP Entegrasyonu