a gönderilerek 2012/1146 numarasına kaydı yapılmış, yeniden 02.11.2012 tarihinde davalıya tebliğ edilmiş ve davalı 05.11.2012 tarihinde itiraz etmiştir. Davacı bu itirazın iptalini talep etmiştir. Davacı tarafından ilk icra takibine yetki ve borca ilişkin olarak borçlu tarafından 01.07.2008 tarihinde yapılan itiraz ile takip durmuş ve aynı zamanda KTK 109/son maddesindeki 2 yıllık süre kesilmiştir. Bu tarihten sonra davacı 01.4.2010 tarihinde takibin yenilenmesi istemiş ve bu talep 05.05.2010 tarihinde red edilmiş ise de yetki ve borca itiraz ile ilgili bir karar alınmadan yapılan işlemlerin bir geçerliliği olmadığından zamanaşımını kestiğinden söz edilmez. 01.07.2008 tarihinden sonra geçerli olarak yapılan ilk işlem 19.03.2012 tarihli yetki itirazının kabulü ile dosyanın Kars İcra müdürlüğüne, gönderilmesi talebi olduğundan KTK 109/son maddesindeki 2 yıllık süre geçmiştir. Eldeki davada ceza zamanaşımı süresinin ise uygulanmayacağı da sabittir....
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, hukuki niteliği itibariyle------ davalının yapmış olduğu itirazın İcra İflas Kanunu'nun 67. maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir. Bir itirazın iptali davasının görülebilmesi için usulüne uygun şekilde yapılmış, geçerli, ayakta bulunan bir icra takibinin varlığı şarttır. Ortada geçerli bir takibin bulunmadığı durumlarda itirazın iptali davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur. İcra dairesinin yetkisine itiraz edildiği ve bu itirazın olumlu veya olumsuz sonuçlandırılmadığı hallerde geçerli bir takibin bulunamayacağı açıktır, o halde bu husus İİK nun 67. maddesi uyarınca bir dava şartıdır ve dava şartı da mahkemece resen gözetilmek zorundadır. (HMK nun 114/2 ve 115/1 maddeleri) Somut olayda davalı hem--- hem borca itiraz etmiştir. İcra ve İflas Kanunun 50. maddesi yetki sorununu düzenlemektedir....
İcra Dairesinin 2020/781 Esas sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, davalının haksız olarak itiraz ettiğini belirterek davalının itirazının iptali ile %20'den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı yan üzerine bırakılmasını talep etmiştir. CEVAP DİLEKÇESİ: Davalı davaya cevap vermemiştir. DAVANIN NİTELİĞİ VE UYUŞMAZLIK: Dava ticari satım olduğu iddiasıyla yapılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. DELİLLER:Ankara .... İcra Müdürlüğünün 2020/781 E....
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, mal satış ilişkisine dayalı düzenlenen fatura karşılığı para alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı/borçluların adreslerinin ...,... olduğu, ödeme emirlerinin tebliğ adreslerinin de aynı yer olduğu ve davalılar tarafından yetki itirazında bulunulduğu gerekçesiyle, mahkemenin yetkisizliğine, görevli ve yetkili mahkemenin Kuyucak Sulh Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davalı-borçlu aleyhindeki icra takibine icra dairesinin yetkisine itirazla birlikte borcun esasına itiraz etmiştir. Açılan itirazın iptali davasında mahkemenin yetkisine de itiraz etmiştir....
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre mahkemenin ...İcra Müdürlüğündeki takip dosyasına yapılan itiraz konusunda yetkisiz olduğu, dolayısıyla bu icra takibine karşı yapılan gerek yetki ve gerekse esasa ilişkin itirazları incelemeye yetkili mahkemenin ...Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu belirtilerek yetkisizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kasko sigorta sözleşmesine dayanılarak itirazın iptali şeklinde açılan tazminat istemine ilişkindir. Davacı araç maliki şirket, davalı kasko sigorta şirketi hakkında .... İcra Müdürlüğünde icra takibi yapmış, borçlu... Sigorta A.Ş. vekili icra takibi sebebiyle gönderilen ödeme emri tebliği üzerine icra dairesinin yetkisi ile borca itiraz etmiştir. Davacı vekili itirazın iptali davasını... Asliye Hukuk Mahkemesinde açmıştır....
Yetki itirazı kaldırıldıktan sonra avukatın, icra dairesinde takibe devam edebilmesi için; MTS üzerinden “Yetki İtirazının Kaldırılması” seçeneğini seçerek işlem yapması ve varsa harçları ikmal etmesi zorunludur. …” şeklinde düzenlendiği, görüleceği üzere yönetmelikte borca itiraz durumunda 2004 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanacağı; yetkiye itiraz durumunda sistem üzerinden yetki itirazının kabulü seçeneğinin seçileceğinin belirtildiği, yani hem borca hem de yetkiye itiraz durumunda izlenecek yolun düzenlenmemiş olduğu, hem yetki hem de borca itiraz durumunda takibin yetkili icra dairesine gönderilmesi gibi bir buton veya seçenek bulunmadığı, davalı tarafından yetkili icra müdürlüğü İstanbul olarak gösterildiği göz önünde bulundurularak İstanbul mahkemelerinde işbu davayı açma zaruretinin hasıl olduğu, İtirazın iptali davalarının 2004 Sayılı İcra İflas Kanununun 67....
Yetki itirazı kaldırıldıktan sonra avukatın, icra dairesinde takibe devam edebilmesi için; MTS üzerinden “Yetki İtirazının Kaldırılması” seçeneğini seçerek işlem yapması ve varsa harçları ikmal etmesi zorunludur. …” şeklinde düzenlendiği, görüleceği üzere yönetmelikte borca itiraz durumunda 2004 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanacağı; yetkiye itiraz durumunda sistem üzerinden yetki itirazının kabulü seçeneğinin seçileceğinin belirtildiği, yani hem borca hem de yetkiye itiraz durumunda izlenecek yolun düzenlenmemiş olduğu, hem yetki hem de borca itiraz durumunda takibin yetkili icra dairesine gönderilmesi gibi bir buton veya seçenek bulunmadığı, davalı tarafından yetkili icra müdürlüğü İstanbul olarak gösterildiği göz önünde bulundurularak İstanbul mahkemelerinde işbu davayı açma zaruretinin hasıl olduğu, İtirazın iptali davalarının 2004 Sayılı İcra İflas Kanununun 67....
İcra Dairesi olduğunu, ayrıca davalının borca itirazının açık olmadığını, senetteki imzaya itiraz etmeyerek borcu kabul ettiğini belirterek, davalının itirazının iptaline, icra takibinin devamına ve %40'dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, bononun zamanaşımına uğradıktan sonra icra takibine konulduğunu, ayrıca yetki itirazında bulunduklarını bildirerek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, 14.03.2013 tarihinde davalının icra takibine konu senetten dolayı borcunun bulunduğu, davalı tarafça borca ve imzaya açıkça itiraz edilmediği, borcun ödendiğine dair herhangi bir belge ibraz edilmediği, davalının itirazının haksız olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile; .... 2....
Davacı vekili yetki ile birlikte borca itiraz edilmesi halinde MTS ekranında bu şekilde işlem yapılmasına imkan olmadığını iddia etmekte ise de, davacı vekilinin takip başlatırken icra dairesinin yetkisine veya borca ya da her ikisine birlikte itiraz edilebileceğini, yetkiye ve borca birlikte itiraz olunması halinde ekranda yapılabilecek işlemleri bildiği, bilmesi gerektiği halde yetkisiz icra dairesinden takip başlattığı anlaşılmaktadır. Davacı vekilince yetki itirazının kabulü yönünde icra müdürlükleri aracılığıyla fiziksel olarak sunulmuş bir dilekçe de bulunmamaktadır. İlamsız bir takipte yetkili icra dairesi de İİK 50. maddesinin yollaması ile HMK genel hükümlerine göre belirlenecektir. HMK'nın 6. maddesine göre genel yetkili icra dairesi, davalı gerçek veya tüzel kişinin takibin yapıldığı tarihteki yerleşim yeri icra dairesidir. Aynı Kanunun 10.maddesine göre ise sözleşmeden doğan takiplerde, sözleşmenin ifa edileceği yer icra dairesi de yetkilidir....
İcra müdürlüğünün 2017/2974 E sayılı dosyasından ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla mükerrer takip yapıldığını, kambiyo takibi yönünden senetlerin teminat senedi olduğuna dair ayrı bir dava ile itirazda bulunduklarını, ipotekle teminat altına alınmış bir alacak için ayrıca teminat amacıyla mükerrer olarak bankaya verilen senetler için yapılan icra takibinin iptaline kadar İstanbul 10.icra müdürlüğünden gönderilen icra emrinin ve takibin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın, müvekkili banka tarafından başlatılan ipotek takibine Davacı/Borçlular tarafından yapılan itiraz davası olduğunu, Davacı/Borçluların huzurdaki dava ile ilgili olmayan iddiaları ileri sürdüklerini, İpotek takibi konusu olmayan, başka bir icra müdürlüğündeki icra dosyasının dayanağı olan bononun teminat bonosu olduğu iddiasının ileri sürüldüğünü, dava konusu icra takibi olarak İstanbul 10. İcra Müdürlüğü'nün 2017/2074 E....