Alacaklı tarafından 03.10.2016 tarihinde genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, borçlunun icra takibini haricen öğrenmesi üzerine icra dairesine verdiği 28.11.2016 tarihli dilekçe ile borca itiraz ettiği, icra müdürlüğünce 28.11.2016 tarihli işlemle; "itiraz eden borçluya henüz ödeme emri tebliğ edilmediği, borçlu vekilinin bugün verdiği itiraz dilekçesi ile ödeme emrinin 28.11.2016 tarihinde tebliğ edildiğinin sayıldığı ve borca itirazın İİK'nin 62. maddesinde belirtilen 7 günlük itiraz süresi içinde olduğu belirtilerek borca itiraz eden borçlular hakkındaki takibin İİK 62-66 m. gereğince durdurulması" şeklinde işlem tesis edildiği, alacaklının icra müdürlüğü işleminin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, ilk derece mahkemesince şikayetin reddine karar verilmesi üzerine alacaklının istinaf yoluna başvurduğu, ... ... Adliye Mahkemesi 22....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/12/2020 NUMARASI : 2020/369 ESAS 2020/547 KARAR DAVA KONUSU : Yetki İtirazı|İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2020/245005 esas sayılı dosyası ile müvekkil aleyhine başlatılan icra takibi ile ilgili Kayseri İcra Dairelerinin yetkisiz olduğunu İstanbul İcra Dairelerinin yetkili olduğunu, müvekkilin Demirkapı Mh. Bağcılar Asfaltı Cd....
İcra Müdürlüğü 2020/7209 E. Sayılı dosyası ile müvekkil şirket aleyhine icra takibi başlatmışsa da söz konusu takip yetkisiz icra dairesinde başlatıldığını, müvekkili şirketin merkezi Ümraniye/ İstanbul olduğundan İstanbul Anadolu İcra Daireleri ve Mahkemeleri yetkili olduğunu, Konya 9. İcra Müdürlüğü 2020/7209 E. sayılı icra takibine 23.11.2020 tarihinde itiraz edilmiş olup itiraz dilekçelerinde alacaklı tarafa 24.11.2020 tarihinde 63.188,00 TL ödeme yapılacağının açıkça belirtildiğini, nitekim 24.11.2020 tarihinde 63.188,00 TL müvekkili tarafından icra dosyasına ödendiğini, Konya 9....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/03/2023 NUMARASI : 2023/32 ESAS 2023/151 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|Yetki İtirazı KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili T1'ün İstanbul 2 No.Lu Barosu'na 2369 Sicil numarası ile kayıtlı olarak serbest avukatlık mesleğini icra etmekte olup 08.03.2021 tarihinden bu güne kadar da sözde alacaklının bir takım icra dosyalarını takip etmek üzere anlaşmak suretiyle avukatlık görevini üstlendiğini, müvekkilinin karşı tarafa her hangi bir borcunun bulunmadığını, takibe konu senetlerin taraflar arasında akdolunan belirtilen icra dosyalarının takibine yönelik sözlü avukatlık hizmet sözleşmesinin teminatı olarak boş şekilde karşı tarafa teslim edildiğini ancak sözde...
İcra Müdürlüğünün 2016/21380 Esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiği, davalının borca itiraz etmesi üzerine icra takibinin durduğu, davalının yapmış olduğu itirazlar haksız ve dayanaksız olup iptali gerektiği, iddia edilen nedenler ile haksız ve mesnetsiz olarak yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hiikntedilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2022/822 Esas KARAR NO: 2023/310 DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 14/10/2022 KARAR TARİHİ: 23/03/2023 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkilinin tacir olup, kargo taşımacılığı ticari vekillik sözleşmesi ile davalının------sorumlusu olduğunu, müvekkilinin ticari vekillik sözleşmesi uyarınca ekte sunulan faturalara dayalı olarak davalı-borçludan alacaklı olduğunu müvekkilinin bu alacağı için-------dosyası ile icra takibi yapılmış, davalı-borçlu haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine borca itiraz ettiğini ve takibin durdurulduğunu, davalı-borçlunun itirazı sadece borca ilişkin olup, aralarındaki ticari ilişkiye ve e-fatura konusu ticari işe yönelik herhangi bir itirazları olmadığını, davalı-borçlu borca itiraz ettiğini ancak borcu ödediklerine ilişkin...
Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine dayanak yapılan senette tahrifat olduğu iddiası, İİK'nun 169. maddesi uyarınca borca itiraz niteliğinde olup, itirazın, aynı Kanun'un 168/5. maddesi uyarınca; ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal beş günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması gerekir. Somut olayda; örnek 10 numaralı ödeme emrinin 07.10.2013 tarihinde tebliği üzerine, borçlunun 09.10.2013 tarihinde (yasal sürede) icra mahkemesine başvurarak, dayanak senedin teminat senedi olduğu iddiasıyla borca itiraz ettiği, anılan itiraz dilekçesinde tahrifat iddiasında bulunmadığı, borçlu tarafından mahkemeye sunulan 11.02.2014 tarihli dilekçe ile ise, senette tahrifat yapıldığı yönünde borca itiraz edildiği görülmüş olup, tahrifat iddiasının (5) günlük yasal itiraz süresi geçirildikten sonra ileri sürüldüğü anlaşılmıştır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/07/2020 NUMARASI : 2017/1278 ESAS, 2020/827 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 24. İcra Müdürlüğü'nün 2017/30504 esas sayılı dosyasında müvekkili aleyhine takip başlatıldığını, müvekkilinin alacaklı ile hiçbir alışverişinin olmadığını, borca itiraz ettiklerini ayrıca senetteki imzanın müvekkilinin yetkilisine ait olmadığını takibin Ağrı ilinde başlatılması gerektiğini İstanbul icra dairelerinin yetkisine itiraz ettiklerini söyleyerek takibin durdurulmasını istemiştir....
beyanıyla itiraz ettiğini, davalının borca itiraz ettiğinden icra takibinin durduğunu, davalı T3 kira sözleşmesine ve altındaki imzaya itiraz etmediğini, dolayısıyla kira sözleşmesini kabul ettiğini, imzaya itiraz etmediğinden ve kira sözleşmesini kabul ettiğini, imzaya itiraz etmediğinden ve kira sözleşmesinden borçlunun ödeyeceği kira bedeli ve tarihleri açıkça yazılı olduğundan İİK 68 ve 269/c maddesi gereğince borçlunun belge ibraz etmesinin gerektiğini, tüm bu nedenlerle davanın kabulü ile davalının haksız itirazının kaldırılmasına, kira bedellerinin ödenmesine, davalının itirazı haksız olduğundan %20 icra inkar tazminatına, takibin devamına ve kiracı davalının taşınmazdan tahliyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
- K A R A R - Davacı vekili, Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan alacaklarının tahsili için giriştikleri icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettğini iddia ederek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir. Davalı cevabında, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece davalının 15.9.2009 tarihli icra dosyasına verdiği dilekçesinde sadece takip şekline itirazını bildirdiği, borca itiraz niteliğinde olmadığı, itirazın iptali davasının görülüp dinlenebilmesi için her şeyden önce usulüne uygun olarak bu icra takibine itiraz yapılmasının gerektiği, davalının borca itirazının bulunmaması nedeniyle davanın ön şartının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava itirazın iptali istemine ilişkindir....