İcra dosyasının incelenmesinde; icra takibine konu bireysel kredi sözleşmesinin borçlusunun, takip borçlularının murisi olduğu ve takibin borçlular hakkında mirasçı sıfatı ile yapıldığı, borçluların ise, icra mahkemesine başvurularında; mirası reddettiklerinden murisin borcundan sorumlu olmadıklarını, bir diğer ifade ile mirasın reddi kararı nedeniyle borçlu olmadıklarını ileri sürerek takip iptalini talep ettikleri anlaşılmaktadır. Hukuk Genel Kurulu’nun, 19.11.2014 tarih ve 2013/12-2240 Esas 2014/929 Karar sayılı ilamında; borçluların mirası reddetmeleri nedeniyle borçlu olmadıklarına yönelik iddialarının borca itiraz niteliğinde olup, ödeme emrinin tebliği üzerine yasal süre içerisinde yapılması gerektiği kabul edilmiştir. Dairemizce de, anılan karar doğrultusunda içtihat değişikliğine gidilerek, Hukuk Genel Kurulu’nca kabul edilen ilke benimsenmiştir. “İmzaya itiraz dışındaki diğer bütün itirazlara borca itiraz denir....
Maddelerinde düzenlenmiş olduğu ,bu takip türünde borca itirazın incelenmesi İİK m.169/a'da imzaya itiraz ise m.170'te düzenlenmiş olduğu ,davacının senet üzerindeki imzaya itirazı bulunmadığı , İİK m.169/a gereğince icra mahkemesinin, borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul edeceği , borcun olmadığı itfa veya imhal edildiği resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatlanmamış olduğu ,icra dosyasında borçluya tebligatın mernis adresine 03.07.2017 tarihinde yapılmış olduğu ,İİK m.168/5 borca itirazın beş günlük hak düşürücü süreye bağlamış olduğu ,borçlunun 5 günlük hak düşürücü süre içinde borca itirazda bulunmamış olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı istinaf dilekçesinde özetle dava dilekçesindeki beyanlarını tekrarla mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir....
İİK'nın 68/1.maddesi gereğince; talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenit ise, alacaklı itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Somut olayda; icra takibine dayanak yapılan fatura İİK'nın 68/1. maddesinde yazılı belgelerden değil ise de, borçlu itiraz dilekçesinde "ödeme sırası geldiğinde kurumun nakit akışına göre ödeme yapılacağını" beyan etmekle birlikte ''söz konusu faturaların cebri icra takibi ile talep ve tahsil edilme usulüne itiraz ediyoruz.'' beyanı ile süresinde takip dosyasına sunulu dilekçesi cebri icra takibine yönelik borca itiraz dilekçesidir....
A.Ş.’nin 5 günlük borca itiraz süresi içerisinde 15.8.2019 tarihinde icra mahkemesine başvurarak; takip dayanağı senedin teminat amacıyla verildiğini, takipte istenen işlemiş faiz miktarı ile işleyecek faiz oranının fahiş olduğunu, icra dairelerinde yabancı para alacağına dayalı takip yapılamayacağını ve takipte asıl alacak ile faiz alacağının TL karşılığının ayrı ayrı gösterilmediğini ileri sürerek takibin iptalini talep ettikleri, borca itiraz incelemesinin devamı sırasında icra takibinin kesinleşmesinden sonra 31.10.2019 tarihinde ise borçlu ...’ın icra mahkemesine başvurarak, takip konusu borcun 03.10.2019 tarihinde alacaklıya haricen ödendiğini ve buna dair ödeme belgesi alındığından bahisle itfa nedeniyle takibin iptalini istediği ve bu şikayetin asıl borca itiraz dosyasında birleştirildiği, İlk Derece Mahkemesince asıl dosyada borca itirazın kısmen kabulü ile 3.533,56 USD’ı aşan işlemiş faiz yönünden takibin durdurulmasına, sair borca itirazların, borçlunun tazminat isteminin ve...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/10/2022 NUMARASI : 2022/464 ESAS 2022/626 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kayseri Genel İcra Dairesi'nin 2022/37806 Esas sayılı dosyası ile taraflarınca ilamsız icra takibi başlatıldığını, başlatılan icra takibine icra emri tebliğ edilmeden borçlu T3 tarafından 29/07/2022 tarihinde itiraz edildiğini, borçlunun henüz borcun içeriğini ve dayanak belgesini görmeden kötü niyetli bir şekilde borcu inkar ederek ödeme emrine itiraz ettiğini, borçluya ödeme emrinin 01/08/2022 tarihinde tebliğ edildiğini ve kanunda belirtilen 7 günlük itiraz süresi içerisinde borca itiraz etmediğini ve ödeme emri tebliğ öncesi yaptığı borca itirazın değerlendirilmemesi...
İcra dairesinin yetkisine itiraz halinde bu itiraz usulünce incelenip sonuçlandırılmadığı sürece geçerli bir takibin varlığından söz edilemez. Somut olayda, dava dilekçesinin ekindeki tarafları tacir olan sözleşmede yetki şartı olarak İstanbul (Anadolu) Mahkemeleri ve icra daireleri yetkili olarak belirlenmiştir. Davalı yan icra takibine itirazında Kırıkkale icra dairelerinin yetkili olduğundan bahisle yetkiye itiraz etmiştir. Sözleşmenini ifa yerinin ise Kırıkkale olduğu anlaşılmaktadır. Davalının icra dairesinin yetkisine yapmış olduğu itirazı usul ve yasaya uygundur. İşbu dava dayanağı olan icra takibinin ise yetkisiz icra müdürlüğünde başlatıldığı, davalının süresinde borca ve icra dairesinin yetkisine itiraz etmesi sonucu takibin durduğu, usulüne uygun başlatılmış geçerli bir icra takibi bulunmadığından HMK'nın 115/2 maddesi gereği dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, borca itiraz üzerine takibin durdurulduğu, alacaklının, icra mahkemesine başvurusunda icra dosyasında şirket adına borca itiraz eden kişinin şirketin yetkili temsilcisi olmadığını ileri sürerek, usulsüz itirazın reddi ile takibin devamına karar verilmesini talep ettiği, mahkemece istemin reddine karar verildiği görülmektedir. 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 35/1. maddesine göre, yargı yetkisini haiz bulunan organlar huzurunda gerçek ve tüzel kişilere ait hakları dava etmek ve savunmak, adli işlemleri takip...
DOSYADA TOPLANAN DELİLLER: Düzce İcra Dairesi'nin 2019/13513 sayılı icra dosyası....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı tarafın takibin ve ödeme emrinin iptali sebebi ile şikayet talebinde bulunduğunu, borçlunun İ.İ.K nun 170/a maddesine göre kambiyo hukuku bakımından şikayetinin İ.İ.K 'nun 168/3 fıkrasına tabi olup buradaki şikayet süresinin ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren 5 gün olduğunu, borçluya ödeme emrinin 29.03.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, şikayet tarihinin ise 05.04.2021 tarihi olması sebebi ile 5 günlük süre içerisinde yapılmadığını, bu sebeple şikayetin süresinde yapılmamış olması sebebi ile reddini talep ettiklerini, borçlunun cezai şarta itirazının ise borca itiraz niteliğinde olduğundan yine 5 günlük süre içerisinde borca itiraz şeklinde talep edilmesi gerektiğini, Cezai şarta ilişkin itirazın borca itiraz olması sebebi ile şikayet yolu ile talep edilemeyeceği gibi yasal 5 günlük süre içerisinde de talep edilmediğini, bu sebeple reddini talep ettiklerini, borçlunun işlemiş faize ve faiz oranına itirazının da borca itiraz niteliğinde...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/05/2019 NUMARASI : 2019/112 ESAS 2019/258 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi)|Takibin Taliki Veya İptali|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Adana 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/112 Esas 2019/258 Karar sayılı mahkeme kararının süresi içinde istinaf yolu ile tetkiki taraf vekillerince istenmesi üzerine dosya dairemize gönderilmekle dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı borçlu (ipotekli taşınmaz maliki) vekili dava dilekçesinde özetle; Adana 8....