HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1798 KARAR NO : 2022/1915 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : AKŞEHİR İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/09/2022 NUMARASI : 2022/109 ESAS - 2022/164 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı ilk derece mahkeme kararı aleyhine istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, Dairemizce HMK'nun 353. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda dosyadaki belgeler okundu, incelendi....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince, " Borca itirazın incelenmesinde; Davacı vekili dava dilekçesinde takibe konu senetlerin, İstanbul Anadolu 13. İcra Müdürlüğü'nün 2019/33418 Esas sayılı dosyasındaki borçlatın kapatılması vaadiyle imzalatıldığını iddia etmiş olup bu iddia borca itiraz niteliğindedir. İİK'nın 169/a maddesinde "İcra mahkemesi hâkimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hâkim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmî veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı hâlinde itirazı kabul eder. " düzenlemesinin bulunduğu, ancak davacının iddiasını ispatlar nitelikte herhangi bir belge sunmadığı anlaşıldığından; borca itirazın reddine karar verilmiştir. Faize itirazın incelenmesinde; İstanbul Anadolu 10....
İİK'nun 169/a-1 maddesine göre; "İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hakimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir." Somut olayda başvuru, borca itiraz niteliğinde olup, anılan madde gereğince mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Dosya üzerinde yapılan inceleme ile sonuca gidilemez. O halde mahkemece duruşma açılarak ve tarafların gösterecekleri deliller toplanarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, dosya üzerinde inceleme yapılarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra takibinin ilamsız icra takibi usulü ile başlatıldığını, 7 günlük itiraz süresinin geçtiğini, icra takibine itirazların icra dairesine yöneltilmesi gerekirken icra mahkemesinde dava açıldığını, açılan davanın usule ve yasaya aykırı olduğunu söyleyerek davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEME KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince: "İstanbul 33. İcra Dairesi'nin 2019/30093 esas sayılı dosyası celp edilerek incelenmesinde alacaklı tarafından borçlular aleyhine ilamsız takip yapıldığı, her iki borçluya ödeme emrinin 09/08/2019 tarihinde tebliğ edildiği, Küçükçekmece 2.İcra Müdürlüğü'nün 20/11/2019 tarih ve 2019/3008 muhabere numaralı evrakı ile borçlunun bir kısım belgeler sunduğu anlaşılmıştır. Dava, niteliği itibarıyla İİK'nın 62. maddesinde öngörülen borca itiraza ilişkindir....
-KARAR- Davacı vekili, davalılardan ....Ltd.Şti.ne diğer davalıların kefaleti ile kullandırılan kredinin ödenmemesi üzerine hesabın 18.8.1998 tarihli ihtarname ile kat edilerek alacağın tahsili için 1998/6498 Esas sayılı icra takibi yapıldığını, davalıların icra takibine itiraz ettiklerini iddia ederek itirazın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalılar savunmalarında, bankanın kredi hesabını usule aykırı kat ettiğini, alacağın teminat altında olduğunu beyan ederek davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece, davalıların icra takibine kısmen itiraz ettikleri, benimsenen bilirkişi raporuna göre de davalılar ....Şti. ile...Ltd.Şti. hakkındaki davanın reddine, diğer davalılar hakkındaki davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davacı banka tarafından 11.11.1998 tarihinde başlatılan icra takibinde borçlulara gönderilen ödeme emirleri tebliğ olunmadan iade edilmiştir....
Borçluların icra mahkemesine başvurusu İİK'nın 169. maddesi uyarınca, borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın İİK'nın 169/a maddesi gereğince incelenmesi gerekmektedir. İİK'nın 169/a maddesi uyarınca; borca itiraz halinde, borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat külfeti borçluya aittir. HGK'nın 14/03/2001 tarih, 2001/12- 233 ve 20/06/2001 tarih ve 2001/12- 496 sayılı kararlarında da benimsendiği üzere, dayanak belgenin hangi ilişkinin teminatı olduğu yazılı belge ile kanıtlanmalıdır. Buna göre belgede, takip dayanağı senede açıkça atıf yapılması zorunlu olup, açıkça atıf yapıldığının kabulü için, senedin, vade ve tanzim tarihleriyle miktarının belirtilmesi gereklidir. Somut olayda, davacı borçlular, borcun olmadığına, senedin teminat senedi olduğuna yönelik itirazlarına ilişkin olarak İİK'nın 169/a-1. fıkrasında sayılan yasal yazılı bir kanıt sunmamışlardır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değilse de; Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine geçildiği, borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda, borca itiraz ettiği, mahkemece itirazın kısmen kabulüne karar verildiği görülmektedir. Borçlunun icra mahkemesi'ne başvurusu İİK'nun 169. maddesi uyarınca borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın İİK'nun 169/a maddesi uyarınca incelenmesi gerekmektedir....
Bunun dışında sözleşmenin ifa olunacağı yer icra dairesi de özel olarak yetkilidir. Somut olayda davalı takip borçlusunun yerleşim yeri İzmir, sözleşmenin ifa yeri ise Kırşehir'dir. Davalı taraf süresinde verdiği icra takibine itiraz dilekçesinde öncelikli olarak icra dairesinin yetkisine itiraz etmiş, İzmir İcra Daireleri'nin yetkili olduğunu bildirmiştir. İtirazın iptâli davasının dinlebilmesi, geçerli bir icra takibinin bulunmasına bağlıdır. İcra takibine itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itiraz edilirse mahkemenin öncelikli olarak icra takibine yetkili icra dairesini belirlemesi gerekir. Mahkemenin yetkisine itiraz edilmemiş olsa bile (somut olayda usulen yetki itirazı ileri sürülmüştür.) davalı tarafça süresi içinde verilen icra takibine itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itiraz edildiğinden öncelikle takibin yetkili icra dairesinde yapılıp yapılmadığı belirlenmelidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine, borçlu ... Dayanıklı Tüketim Malları Dağıtım ve Tic. Ltd. Şti'nin yasal sürede icra dairesine verdiği dilekçesinde borca itiraz ettiği, alacaklının itirazın kaldırılması isteminde bulunduğu, mahkemece, takip dayanağı belgenin İİK'nun 68. maddesinde sayılan belgelerden olmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....
Yine Madde 169/a maddesi de "(1)İcra mahkemesi hâkimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hâkim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmî veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı hâlinde itirazı kabul eder. İcra mahkemesi hâkimi yetki itirazının incelenmesinde taraflar gelmese de gereken kararı verir" hükmünü düzenlemiştir....