Bilindiği üzere, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesi uyarınca itirazın iptali davası; alacaklının, icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nun 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlayan bir eda davası olup, itirazın tebliğinden itibaren bir yıllık süre içinde açılan davada borçlunun itirazında haksızlığının belirlenmesi ve alacağın likit olması halinde, istem varsa borçlu aleyhine icra inkar tazminatına da hükmedilebilir. (Baki Kuru, İcra ve İflas Hukuku, 2006, s.219, 223). İcra dosyasında itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğ edildiğine ilişkin bir belge bulunmadığından, eldeki davanın bir yıllık yasal süre içinde açıldığı anlaşılmıştır....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; icra takibine konu senedin teminat senedi niteliğinde olduğunu, ödeme emrinin iptali taleplerinin değerlendirilmeden karar verildiğini, beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, takibin ve ödeme emrinin iptali ile borca itiraz talebine ilişkindir. HMK'nun 297/2 maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi usulen zorunludur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; '' Borçlu, icra müdürlüğüne itiraz ederek icra takibini durdursa dahi, İİK'nun 58 ve 61. maddelerine dayalı olarak icra mahkemesinden takibin ve ödeme emrinin iptalini talep etmesinde hukuki yararı vardır.Kaldı ki ödeme emrinde belirtilen faiz alacağının başlangıç tarihinin ve faiz oranının açıkça gösterilmediğine ilişkin iddialar borca itiraz niteliğinde olup, takibin şekline göre İİK'nun 62/1. maddesi uyarınca, ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde icra müdürlüğüne yapılması gerekir....
İcra Müdürlüğü'nün --- Esas sayılı dosyası------ İş ortalığının tüzel kişiliğinin bulunmaması nedeniyle her iki ortağa karşı icra takibi başlatıldığını,---- Tarafından icra takibine yönelik olarak yetkiye ve borca itirazda bulunulduğunu, --- Tarafından ise borca itirazda bulunulduğunu, itiraz üzerine öncelikle ----- Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ---- ---. Sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığını, mahkemece yetkisizlik kararı verildiğini, sürecin uzamaması amacıyla anılan dosyadan gönderme isteminde bulunulmadığını ve davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, akabinde icra dosyasının yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesinin talep edildiğini, icra müdürlüğünce---- dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesine karar verildiğini, ----yetki itirazı bulunmadığından işbu borçlu yönünden gönderme kararı verilmediğini belirterek; ---- Yönünden İstanbul Anadolu ----. İcra Müdürlüğü'nün --- Esas sayılı dosyasına, -------- -----------....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/01/2021 NUMARASI : 2020/427 ESAS, 2021/1 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı borçlu dava dilekçesinde özetle; aleyhine başlatılan Bodrum 2. İcra Müdürlüğünün 2017/5307 esas sayılı dosyasından gönderilen ödeme emrinin bizzat kendisine 13/06/2017 tarihinde tebliğ edildiğini ve süresi içinde icra takibine itiraz ettiğini, itiraz dilekçesine ilişkin PTT alındı makbuzunun olduğunu, makbuz içeriğine göre gönderdiği dilekçenin 16/06/2017 tarihinde Bodrum 2....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/01/2020 NUMARASI : 2018/547 ESAS, 2020/81 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri aleyhine kambiyo senedine özgü takip başlatıldığını takibe konu senetlerin teminat senedi niteliğinde olduğunu senetlerin taraflarca imzalanan finansal kiralama sözleşmesinin aylık taksitlerinin teminatı olarak verildiğini bu nedenle kambiyo senedine özgü takip başlatılamayacağını söyleyerek takibin iptalini istemiştir....
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ilamsız takiplerde mükerrerlik şikayetinin olmadığını, bunun borca itiraz olarak icra müdürlüğünde ileri sürülmesi gerektiğini, öte yandan mükerrerlik halinde ikinci takip yerine ilk takibin iptalinin istenmesinin mümkün olmadığını, davacının kötü niyetli olduğunu ileri sürerek şikayetin reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece davacı borçlunun iddiasının borca itiraz mahiyetinde olduğu, bunun icra müdürlüğünde ileri sürülmesi gerektiği, icra mahkemesinde ileri sürülen bu hususun hukuki sonuç doğurmayacağı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir....
Borca itirazın incelenmesi yöntemini düzenleyen aynı Kanun'un 169/a maddesi uyarınca; ''İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder.''...
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/03/2020 NUMARASI : 2018/894 ESAS 2020/211 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İcra takibine konu bono üzerindeki imzaların davacı ile davacı şirketleri temsil ve ilzama yetkili kişilerin eli ürünü olmadığını, davacıların bono alacaklısına herhangi bir borcu yada taahhüdünün bulunmadığını, imzaya, borca, talep edilen faiz oranına, faiz miktarı ve faiz başlangıç tarihine itiraz ettiklerini, takipte B.K. 100 Madde uygulamasının yasal koşullarının oluşmadığını, takip dayanağı bonoda İstanbul Mahkemelerinin yetkili kılındığını, İİK 50 ve HMK 17....
Esas sayılı icra dosyasında ilamsız icra takibi başlattığını, yetki itirazı ile birlikte borca itiraz ettiklerini, bu itiraz neticesinde davacı icra dosyasını yetkili yer icra müdürlüğü olan Bakırköy İcra Müdürlüğüne göndermeden itirazın iptali davası açtığını, bu nedenle de ortada geçerli ve yetkili yer icra müdürlüğünde yapılmış bir icra takibi bulunmadığından koşulları oluşmayan icra takibine itirazın iptali davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, alacağın tahsili için icra takibine itirazın iptaline ilişkindir. Davalı vekili tarafından icra dairesinin yetkisiz olduğu ve buna göre geçerli icra takibi bulunmadığı belirtilmiştir. Bu nedenle öncelikle bu hususun değerlendirilmesi gerekmektedir. HMK'nın 6. Maddesi gereğince kural olarak her dava açıldığı tarihteki davalının yerleşim yeri mahkemesinde açılır....