Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün 2009/17555 esas sayılı takip dosyasında takibe itirazının iptaline, takibin 22.467,30 TL üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren % 19 oranını aşmamak üzere değişen oranlarda yasal faiz uygulanmasına, davalı aleyhine % 40 oranında inkar tazminatına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Haciz yoluyla ilamsız icra takibinde ödeme emrini alan borçlu icra dairesinin yetkisine, takip konusu borca ve takip dayanağı belgedeki imzaya itiraz edebilir. İtiraz dilekçesinde yetkiye, borca ve imzaya itirazını açıkça belirtmesi gerekir. Somut olayda borçlu 22/10/2009 tarihli itiraz dilekçesinin konu bölümünde yetkiye ve takibe itiraz şeklinde itirazda bulunduğunu bildirmiş ise de açıklama bölümünde takip yapılan İzmir İcra Müdürlüğü'nün değil Karşıyaka İcra Müdürlüğü'nün yetkili olduğunu belirterek bu sebeple icra takibine ve yetkiye itiraz etttiğini bildirmiştir....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/07/2020 NUMARASI : 2019/557 ESAS, 2020/459 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine bono alacağından dolayı takip başlatıldığını, takip dosyasından müvekkiline yapılmış bir tebligat bulunmadığını, dosya içerisinde tebliğ mazbatasının da olmadığını, TK 12 ve 13 maddeleri ile Tebligat Tüzüğünün 18....

    İcra Müdürlüğü aracılığıyla ödeme emrine itirazda bulunduğunu, borçlunun davayı açmasının ödeme emrine itiraz etmesinin kendi aleyhine başlatılan icra takibine mutalli olduğunu gösterdiğini, borçlunun 18/10/2019 tarihli dilekçesinde kendi aleyhine başlatılan icra takibinin haricen öğrendiğini, tebligatın usulüne uygun tebliğ edilmişse bile muhatabın tebliğe muttali olmuş ise muteber sayıldığını, yani borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiğinin kabul edilmesi gerektiğini, borçlunun Kayseri 4....

    Mahkemece, toplanan delillere göre, mahkemenin yetki alanı içerisinde başlatılan bir icra takibi bulunmadığından davanın usul yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, TTK.nun 1301.maddesinden kaynaklanan tazminatın rücuen tahsili için başlatılan icra takibine karşı yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı ... şirketi, Şişli 1.İcra Müdürlüğü’nün 2006/8302 Esas sayılı takip dosyası ile davalılar aleyhinde icra takibinde bulunmuş, davalılar icra dairesinin yetkisine itiraz etmemiş, sadece borca itiraz etmiştir. Borca itiraz üzerine duran icra takibine karşı, itirazın iptali istemi ile açılan iş bu dava HUMK.’ndaki genel yetki kuralları uyarınca, davalıların ikametgahı olan yetkili Bakırköy Sulh Hukuk Mahkemesi’nde açılmıştır. İİK.nun 67.maddesine dayanan ve İcra Dairesinin yetkisine itiraz olmayan itirazın iptali davasının, takibin yapıldığı İcra Dairesinin yetki çevresinde görüleceğine dair bir usul hükmü de yoktur....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/11/2020 NUMARASI : 2020/515 ESAS, 2020/632 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkilince borçlu aleyhine yapılan takipte verilen itiraz dilekçesi üzerine müdürlükçe tebliğ usulüne uygun ve süresinde ise takibin durdurulmasına karar verildiğini, itiraz dilekçesi veren kişinin takibe itiraz ettiği sırada hükümlü vasfını taşıyıp "Ben şu anda cezaevinde hükümlü olarak bulunmaktayım. Mart/2020 tarihinde cezaevine girdim....

      Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesince yapılan inceleme sonucunda; şikayet edilen alacaklının cevap dilekçesi ile şikayetin reddine karar verilmesini istediği ancak istinaf dilekçesinde şikayetin kabulüne karar verilmesini talep ettiği, borçluya çıkartılan ilk ödeme emri tebligatının bila tebliğ edildiği, borçlunun takipten haricen haberdar olarak borca itiraz ettiği, daha sonra borçluya ödeme emri tebliğ edildiği, alacaklının ihtilafı sürdürdüğü gerekçeleriyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulü ile 25.06.2021 ve 29.06.2021 tarihli icra memur işlemlerinin iptaline, davacının 24.06.2021 tarihli borca itirazı dikkate alınarak icra müdürlüğünce işlem yapılmasına karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayet edilen alacaklı temyiz isteminde bulunmuştur. B....

        konulduğunu 24.02.2021 tarihinde öğrendiğini, icra müdürlüğünün borca itiraz dilekçelerini yanlış değerlendirdiğini, davacının itiraz dilekçesinin gerekçe kısmında borca itiraz sebebini ve borcun oluşmadığını yazdığı halde icra müdürlüğünce itiraz dilekçesindeki takibin durdurulmasına karar verilmesi yönündeki talepleri hakkında karar verilmediğini, bu nedenle icra müdürlüğünün 09.02.2021 tarihli işleminin yasal hükümlere aykırı olduğunu ve iptali gerektiğini beyan ederek icra müdürülüğünün kararının iptali ile davacıya tebliğ edilmiş olan borç muhtırasının iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

        GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili 24/05/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; T1 Şirketi'nin alacağın'dan kaynaklı borcun tahsili için Bursa 3.İcra Müdürlüğü 2020/6895 Esas sayılı icra dosyasından taraflarınca icra takibine geçildiğini, davalı vekilince borca ve yetkiye itiraz edilmesi sebebiyle icra takibi usul ve yasaya aykırı olarak durdurulduğunu, takipte yetkili icra müdürlüğünün Bursa İcra Müdürlükleri olduğunu, şikayetin kabulüne, Bursa 3.İcra Müdürlüğünün 2020/6895 Esas sayılı 04.05.2021 tarihli takibin yetki yönünden durdurulması kararının iptaline, icra takibinde yetkili olan Bursa 3.İcra Müdürlüğünce takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekilinin 16/06/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete gönderilen Bursa 3....

        Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine dayanak yapılan senette tahrifat olduğu iddiası, İİK'nun 169. maddesi uyarınca borca itiraz niteliğinde olup, itirazın, aynı Kanun'un 168/5. maddesi uyarınca; ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal beş günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması gerekir. Somut olayda; örnek 10 numaralı ödeme emrinin 07.10.2013 tarihinde tebliği üzerine, borçlunun 09.10.2013 tarihinde (yasal sürede) icra mahkemesine başvurarak, dayanak senedin teminat senedi olduğu iddiasıyla borca itiraz ettiği, anılan itiraz dilekçesinde tahrifat iddiasında bulunmadığı, borçlu tarafından mahkemeye sunulan 11.02.2014 tarihli dilekçe ile ise, senette tahrifat yapıldığı yönünde borca itiraz edildiği görülmüş olup, tahrifat iddiasının (5) günlük yasal itiraz süresi geçirildikten sonra ileri sürüldüğü anlaşılmıştır....

          GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket adına Pekdaş Tarım T3 ve Tic aleyhine Akşehir İcra Dairesinin 2019/4944 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, şirkte adına yetkilileri tarafından verilmiş dosyada herhangi bir itiraz evrağı bulunmadığını fakat şirkete hitaben yetkili belgesi olmaksızın Yalvaç İcra Müdürlüğüne verdiği bir dilekçe ile Emine Pekdaş'ın borca itiraz ettiğinin gözüktüğünü, icra takiplerinde itiraza yetkili kişilerin asıl borçlular olduğunu, borçlunun tüzel bir kişi olması halinde bu kişi adına ancak şirket yetkilileri yetki belgelerini sunarak borca ve ferilerine itiraz edebileceğini, bu durumun aksine yetki belgesi olmaksızın veya taraf sıfatı olmayan herhangi bir üçüncü kişinin itirazı kanun tarafından tanınmış geçerli bir itiraz olarak kabul edilemeyeceğini, dosya kapsamında yapılan inceleme neticesinde dosyadaki itiraz eden Emine Pekdaş isimli kişinin borçlu şirketin temsilcisi olduğunu gösteren hiçbir varakanın...

          UYAP Entegrasyonu