Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunarak; mahkemece dava konusu icra dosyasında borçlu müvekkili şirket nezdinde bulunan araçların değerlerinin hesaplanıp akabinde borca yetecek miktarda aracın haczinin devamına kalan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken aksi yönde hüküm kurulması hatalı olduğunu, alacaklıların talebi doğrultusunda Kayseri Genel İcra Dairesi Müdürlüğü'nün 2022/47850 Esas sayılı dosyasında müvekkili şirketin banka hesaplarına ve de toplam değeri 27.929.610 TL olan 16 adet aracına ihtiyati haciz şerhi işlendiğini, haczedilen araçlardaki mahrumiyet raporlarına bakıldığında araçlar üzerinde ilgili icra dosyası dışında haczin olmadığının görüleceğini, icra dosyasının incelenmesinde ihtiyati haciz miktarının 4.355.308,70 TL kesinleşmeyen dosya borcu toplamının ise 07/10/2022 tarihi itibari ile 4.876.615,29 TL olduğunu, dosyadaki hacizli taşınmaz ve araçlara bakıldığında ise, ilgili icra dosyası dışında haciz görünmediğini, müvekkili şirket aleyhine...
İhtiyati haciz, bir icra takip işlemi olmayıp, asıl icra takip işlemine yardımcı olan, güvence sağlayan, koruyucu nitelikte bir kurum ve bizzat icra takip işlemine dönüşmeye elverişli, yapılacak icra takibinden veya açılacak davadan önce ya da başlatılan icra takibi veya açılan dava sırasında uygulanan bir nevi tedbir işlemidir. İhtiyati haczin icra takip işlemi olmadığı hususu, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun “İhtiyati haczin, İİK.'nun 289.maddesinde öngörülen takip yasağından sayılmayacağına ilişkin” 16.02.2000 gün ve 2000/12-49 esas 2000/94 karar sayılı; yine “ihtiyati haczin, Türk Ticaret Kanunu’nun 662.maddesinde zamanaşımını kesen sebepler arasında sayılan takip talebi niteliğinin bulunmadığına ilişkin” 22.06.1968 gün ve 1967/805 esas, 1968/475 karar sayılı ilamlarında da açıkça ifade edilmiştir....
Alacaklının yedi gün içinde icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını istememesi ya da mahkemede itirazın iptali davası açmaması halinde yalnız ihtiyati haciz hükümsüz kalır (m.264,IV); icra takibi ise, (ihtiyati haczin hükümsüz kalmasına rağmen) derdest kalmakta devam eder. Alacaklı derdest icra takibine devam edebilmek için, altı ay içinde itirazın kaldırılmasını isteyebilir (m.68,I;m.68/a,I) veya bir yıl içinde itirazın iptali davası açabilir (Baki Kuru İcra ve İflas Hukuku El Kitabı ikinci baskı sayfa 1067). İcra takip dosyasının incelenmesinde, ihtiyati haciz kararı ile birlikte ilamsız icra takibine süresinde başlandığı ve borçlunun maaşına ihtiyati haciz konulduğu, borçlunun ödeme emrine süresinde yaptığı itirazın (itiraz edildiğine dair açıklama içeren durma kararının) alacaklı vekiline 17.10.2014 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra takibine itirazın kaldırılmasıİcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklı tarafından, davalı borçlular aleyhine kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine, davalı borçluların itiraz etmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve icra inkar tazminatı isteminde bulunmuştur. Mahkemece, istemin reddine karar verilmesi üzerine karar davacı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı tarafından 01.01.2006 başlangıç tarihli ve on yıl süreli yazılı kira sözleşmesine dayalı olarak ... 2. İcra Müdürlüğü’nün 2011/15749 esas sayılı takip dosyası ile 26.08.2011 tarihinde başlatılan icra takibinde 2011 yılının Ağustos ayı kira parasının tahsili istenmiştir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 68. maddesi uyarınca ilamsız icra takibinde, borçlunun borca itirazının kesin olarak kaldırılması istemine ilişkindir. Menemen İcra Müdürlüğünün 2021/1562 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine 466.343,52 TL asıl alacağın tahsili amacıyla ilamsız icra takibine başlandığı, takibin konusunu "Menemen Belediyesi Ayrıntılı Hesap Kartı"nda yazılı 20/01/2020, 06/02/2020 ve 07/02/2020 tarihli yevmiyeli temlik alacaklarının oluşturduğu, 7 örnek ödeme emrinin 11/08/2021 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 17/08/2021 tarihinde borca ve fer'ilerine itirazlarını içerir dilekçe sunduğu, aynı tarihte takibin durdurulmasına karar verildiği, borca itiraz dilekçesinin alacaklı vekiline tebliğ edilmediği ve davanın yasal süresinde açıldığı anlaşılmıştır....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/11 Değişik İş numaralı dosyasından alınan ihtiyati haciz kararı üzerine aleyhine Antalya Genel İcra Müdürlüğünün 2021/3377 Esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, borca itiraz etmesi üzerine takibin durdurulmasına karar verildiğini, İİK'nın 264/2-4. maddeleri uyarınca borçlunun süresinde mahkemeye başvurmadığını, bu sebeple ihtiyati haczin hükümsüz olduğunu ileri sürerek ihtiyati haciz kararına istinaden dosyaya sunulan teminatın iadesini talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı vekili cevap dilekçesinde; icra memur muamelesine şikayette hasım olarak alacaklı olan müvekkilinin gösterilemeyeceğini, itirazın iptali davasının hak düşürücü süre olan bir yıl içinde açıldığını, ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verecek merciin kararı veren Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, ihtiyati haczin hükümsüz olduğuna karar verilmeden borçlunun depo ettiği tutarı icra dairesinden talep etmesinin hukuka aykırı olduğunu beyan ederek talebin reddini istemiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/01/2021 NUMARASI : 2020/316 E. 2021/20 K. DAVA KONUSU : ŞİKAYET (İCRA MEMUR MUAMELESİ) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilin demans/alzheimer hastası olduğunu, 07/08/2020 tarihinde Covit-19 şüphesi ile hastaneye kaldırıldığını, yoğun bakımda geçen tedavisi ardından yeniden Nezih Yaşlı Bakımevine çıkartıldığını, müvekkilin durumu itibariyle icra takibine fiilen ve hukuki ehliyet anlamında itiraz, şikayet veya dava gibi her hangi bir işlem yapmasının mümkün olmadığını, İstanbul 4. SHM'nin 2020/503 E. Sayılı dosyasında Ayhan Fayez'in vesayet altına alınması için dava açıldığını, derdest olduğunu, HMK 77....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İcra Takibine İtirazın Kaldırılması Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulü karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Dava, kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili; kira alacağının tahsili amacıyla davalı borçlu aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalı borçlunun borca haksız yere itiraz ettiğini belirterek itirazın kaldırılmasına karar verilmesini istemiş, davalı vekili davanın reddini savunmuştur....
a 08.01.2015 tarihinde tebliğ edildiği ve her iki borçlunun yasal 7 günlük süresi içerisinde 09.01.2015 tarihinde icra dairesinde borca itiraz ettiği ve icra memurunca 09.01.2015 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 264/2. maddesinde yer alan ve yukarıda belirtilen yasal düzenleme uyarınca borçlunun itirazının hemen alacaklıya tebliğ edilmesi gerekir. Takip dosyası içerisinde yapılan incelemede borçluların itirazının alacaklıya tebliğ edildiğine dair tebligat evrakı yada icra tutanaklarında bu konuda bir tespit bulunmamaktadır. Borçluların itirazı alacaklıya tebliğ edilmediğine göre, itirazın kaldırılması veya iptali istemiyle açılacak davaya ilişkin 7 gün süre işlemeye başlamaz....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı temsilcisi istinaf başvuru dilekçesinde özetle, ihtiyati haciz kararı tarafına tebliğ edilmediği gibi, haciz mahallinde şirket yetkilisi bulunmadığından, haczin infazından da haberdar olunmadığını, yerel mahkemenin ihtiyati haciz kararı borçlu şirkete tebliğ edilmediği halde, tebliğ edilmiş varsayarak, itiraz etmediğini kabul edip, yanılgıya düştüğünü belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 68. maddesi uyarınca ilamsız icra takibinde borçlunun borca itirazının kesin olarak kaldırılması istemine ilişkindir. Somut olayda, davalı tarafından davacı ismine düzenlenen 11/05/2019 ve 18/05/2019 keşide tarihli çeklere dayanılarak ilamsız icra takibine başlandığı, davalının icra müdürlüğüne sunduğu itiraz dilekçesinde, sadece borca itiraz ettiği, takibe konu çeklerdeki imzanın davalı tarafından açıkça inkar edilmediği anlaşılmaktadır....