Dava,itirazın iptali istemine ilişkindir. ilamsız icra takibinde gönderilen ödeme emrine karşı, davalı borçlular vekili vermiş olduğu itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itirazla birlikte borcun esasına da itiraz etmiştir. Bu itirazdan sonra açılan itirazın iptali davasında mahkemece, dava konusu icra takibinin yetkili icra dairesinde yapılmadığı kanaatine varılmış ise de, yetkili icra dairesinde ilamsız takip yapılması itirazın iptali davasının koşullarından biri olduğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 09.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
esas sayılı dosyasında yürütülen takibe yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebinden ibarettir. .... İcra Dairesinin 2018/... esas sayılı dosyası sureti celp edilerek dosyamız arasına alınmış olup, takip dosyası incelendiğinde; alacaklının ..., borçlunun ... olduğu, takibin 13.843,00-TL fatura alacağı ile 342,16-TL geçmiş gün faizi olmak üzere toplam 14.185,16-TL alacağa ilişkin faturadan kaynaklanan ilamsız takip olduğu, 20/02/2018 tarihli ödeme emrinin 02/03/2018 tarihlerinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun 08/03/2018 tarihinde, süresi içerisinde borca, ödeme emrine, ferilerine ve faize itiraz ettiği görülmüştür. ......
İİK’nın “borca itiraz” başlıklı 169. maddesinde de “Borçlu, 168 inci maddenin 5 numaralı bendine göre borca karşı yapacağı itirazını bir dilekçe ile icra mahkemesine bildirir. Bu itiraz satıştan başka icra takip muamelelerini durdurmaz” hükmü yer almaktadır. “Borçlunun kambiyo hukuku bakımından şikâyeti” başlıklı 170/a maddesinde ise aynen; “Borçlu, alacaklının bu fasıl hükümlerine göre takip hakkı olmadığını 168 inci maddenin 3 üncü bendine göre şikayet yolu ile ileri sürebilir. İcra Mahkemesi müddetinde yapılan şikayet veya itiraz dolayısıyla, usulü dairesinde kendisine intikal eden işlerde takibin müstenidi olan kambiyo senedinin bu vasfı haiz olmadığı veya alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip bulunmadığı hususlarını re'sen nazara alarak bu fasla göre yapılan takibi iptal edebilir. Her ne suretle olursa olsun, imza inkarı itirazı geri alınmış veya borç kısmen veya tamamen kabul edilmiş ise bu madde hükmü uygulanmaz” hükmü yer almaktadır....
İtirazın iptal davası, icra takibi ile bağlantılı olduğundan, davalı aleyhine yapılmış geçerli bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası dinlenmez. Yetkili icra dairesinde yapılmış usulüne uygun bir icra takibi bulunmadıkça, itirazın iptali davası açılamaz. Eğer, icra mahkemesince “ödeme emrinin iptaline” ya da “icra takibinin iptaline” karar verilmişse, iptal davası konusuz kalır.b) Borçlu tarafından süresi içinde yapılmış -ve hakkındaki takibi durdurmuş olan- geçerli bir itiraz bulunmalıdır....
Borçlunun, takip talebinde istenen işlemiş faiz miktarına itirazı da borca itiraz niteliğinde olduğundan, bu maddede öngörülen zorunluluğa ve kurala tâbi olup bu husustaki itirazını icra dairesine bildirmelidir. Borçlunun borca itirazlarını icra dairesi yerine icra mahkemesine bildirmesi, fuzuli bir başvurudan ibaret olup hukuki sonuç doğurmaz. 2004 sayılı İİK'nun 58. maddesi uyarınca, alacak belgeye dayanmakta ise, belgenin aslının veya alacaklı yahut mümessili tarafından tasdik edilmiş, borçlu sayısından bir fazla örneğinin takip talebi anında icra dairesine verilmesi mecburidir. Yine aynı Kanunun 61/1 maddesine göre takip belgeye dayanıyorsa, belgenin tasdikli bir örneği ödeme emrine bağlanır. Buna göre borçlu takibe dayanak yapılan belgelerin eklenmemesi nedeni ile İİK'nun 16. maddesi kapsamında şikayet yolu ile ödeme emrinin iptalini talep edebilir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/10/2022 NUMARASI : 2016/565 ESAS 2022/333 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline 05/10/2016 tarihinde tebliğ olunan icra emrine, borca, kefilliğe ve faiz oranına itiraz ettiklerini, borca %72 gibi fahiş oranda faiz işletildiğini, bu denli yüksek miktarda faiz işletilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu nedenle icra emrinin iptali gerektiğini, müvekkilinin 20.12.1966 yılından beri evli olduğunu, adına kayıtlı olan Alibaba Mah. 42- 67. Sok....
Caddesi , No:13 Önü adresinde yapılan çalışma esnasında davalı tarafça gereken dikkat ve özenin gösterilmemiş olduğunu, müvekkil şirketin enerji dağıtım altyapısına dahil olan kablo ve tesisata hasar verildiğini tespit edildiğini, bu hasarın müvekkil şirket tarafından onarıldığını, hasardan kaynaklanan diğer kayıpların müvekkil şirketin maddi zararına sebebiyet verdiğini, davalı/borçlu tarafından hasardan doğan bedellerinin ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine, hasar tarihinden takip tarihine kadar işlemiş faiz dahil 733,00-TL'nin tahsili amacıyla ilamsız takip yapılarak ödeme emri gönderildiğini, davalının borca ve icra takibine itiraz ettiğini, borçlunun itirazında icra dairesinin yetkisine, takibe , takibe konu borca , borç miktarına, faize , faiz oranına, ödeme emrine asıl alacak ve fer'ilerine külliyen itiraz edildiğini, borçlu borca itiraz ederek takibi durdurduğunu, itirazlarının haksız ve dayanaksız olduğunu, icra takibine konu olan alacak, davalının kusurlu şekilde yürüttüğü...
İcra Müdürlüğünün ...sayılı dosyası üzerinden icra takibine girişildiğini, davalının ise, müvekkili şirkete ait otoyol ve köprüden geçtiğini kabul ettiğini, bununla beraber HGS cihazında bakiyesinin bulunduğunu, sistemdeki arızadan dolayı paranın çekilmediğini gerekçe göstererek icra takibine itiraz ettiğini, takibe yapılan itirazın haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, takibin takip talebinde gösterilen şartlarla devamına, davalı borçlu tarafından icra takibine haksız bir şekilde itiraz edildiğinden icra takibine konu alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere belirlenecek icra inkâr tazminatının davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP : Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır. DELİLLER : ... 35. İcra Müdürlüğünün ......
Eğer, ----- mahkemesince “ödeme emrinin iptaline” ya da “icra takibinin iptaline” karar verilmişse, iptal davası konusuz kalır. b) Borçlu tarafından süresi içinde yapılmış -ve hakkındaki takibi durdurmuş olan- geçerli bir itiraz bulunmalıdır.Borçlu tarafından süresinden sonra ödeme emrine itiraz edilmiş olduğu için ya da süresi içinde olmakla beraber yanlış (yetkisiz/görevsiz) yere itiraz edildiği için takip kesinleşmisse veya takip, borçlunun itirazı nedeniyle değil de icra mahkemesinin kararıyla durdurulmuşsa bu gibi durumlarda itirazın iptali davası açmakta hukuki yarar bulunmayacaktır. c) Alacaklı tarafından, borçlunun itirazının kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde itirazın iptali davasının açılmış olması gerekir. Alacaklının, “itirazın kendisine tebliğinden itibaren” bir ---- içinde borçlunun itiraz ettiği alacağının tespiti ve itirazın iptali dileğiyle açtığı dava “itirazın iptali” davası niteliğini taşır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE: HMK'nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan istinaf incelemesinde; Dava: Fatura alacağına dayalı yapılan icra takibine itiraz nedeni ile itirazın iptali talebine ilişkindir....