sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine icra takibi yapıldığını, icra takibine konu çek nedeniyle Osmaneli Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/67 esas sayılı dosyası ile müvekkili şirketin borçlu olmadığının tespitinin yapılması için menfi tespit davası açıldığını, bu nedenlerle müvekkili hakkında başlatılmış olan icra takibine, borca, ödeme emrine, faize, yetkiye ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini beyan ederek takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Esas sayılı dosyası üzerinden işleme konulmuşsa da yine davalıların işbu icra takibine haksız olarak itirazları neticesinde takibin durdurulduğunu, davalıların, başlatılan icra takibine itiraz ederek takibin durmasına neden olduğunu, yapılan itiraz haksız ve hukuki mesnetten yoksun olup sadece müvekkili şirketin alacağına kavuşmasını geciktirmek amacını taşıdığından kötü niyetli olduğunu, alacağın aynı zamanda likit nitelikte olup, bu itibarla davalılar aleyhine icra inkar tazminatına da hükmedilmesi gerektiğini, bu nedenle davalıların ... 6.İcra Müdürlüğü ... Esas sayılı icra takibine yaptığı haksız itirazlarının iptaline takibin devamına, kötüniyetli davalılar aleyhine % 20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İcra müdürlüğünün 2016/7284 numaraları dosyasında alacaklının HSBC Bank borçlunun Almila Uysal olduğu 24.957,21 asıl alacak üzerinden ilamsız icra takibinin 08/02/2016 tarihinde başlatıldığı, borç sebebi olarak "borca ilişkin ihtarname, eki hesap özeti" olarak belirtildiği, borçlunun icra takibine, ödeme emrine, faize, faiz oranına, borca itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durduğu, borçlu itiraz dilekçesinin alacaklı vekiline 27/02/2017 tarihinde tebliğ edildiği, itirazın iptali davasının 1 yıllık yasal süre içerisinde 28/02/2017 tarihinde açıldığı görülmüştür. İlk derece mahkemesince taraflar arasındaki icra takibine esas borcun dayanağı olan kredi kartı üyelik sözleşmesi, kredi kartı ekstresi, ihtarname dosya içerisine alınmış, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır....
A.Ş. tarafından hasardan doğan bedellerinin ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine, hasar tarihinden takip tarihine kadar işlemiş faiz dahil 3.303,93-TLnin tahsili amacıyla ilamsız takip yapılmış ve borçluya ödeme emri gönderildiğini, davalı ödeme emrini tebellüğ ettikten sonra borca ve icra takibine itiraz ettiğini, borçlu itirazında icra dairesinin yetkisine, takibe, takibe konu borca, borç miktarına, faize, faiz oranına, ödeme emrine asıl alacak ve fer'ilerine külliyen itiraz etmiş, takibin durdurulmasını talep ettiğini, borçlunun itirazı ile mezkur icra takibinin durdurulmasının akabinde işbu dava konusunun her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hasebiyle huzurdaki itirazın iptali davası için dava şartı teşkil eden 6102 S.'...
İcra Müdürlüğü ... Esas sayılı takip dosyasında kredi/kredi kartı borcu sebebine dayalı olarak 390.716,91 TL alacağın tahsili istemiyle 07.12.2021 tarihli takip talebi ile ilamsız icra takibi başlatılmış, takibe itiraz edilmesi üzerine takip durmuştur. İcra ve İflas Kanunu'nun 67/1.maddesinde itirazın iptali davası için dava açma süresinin açıkça ödeme emrine vaki itirazın alacaklıya tebliğ tarihinden itibaren başlayacağı düzenlenmiştir. Başka bir anlatımla, itirazın iptali davasında bu sürenin başlaması için borçlu itirazının alacaklıya mutlaka tebliği veya tebliğ yerine geçecek şekilde işlem yapılması gerekmektedir.(Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2011/13776 - 2012/7280 Esas ve Karar sayılı kararı) Somut olayda İstanbul ... İcra Müdürlüğü ... Esas sayılı takip dosyasında davalının itiraz dilekçesi davacıya tebliğ edilmemiştir....
İcra Müdürlüğü'nün 21.05.2015 tarihli yazısında "..UYAP kayıtlarına göre borçlulara ödeme emrinin gönderildiği, 31.07.2014 tarihinde tebliğ edildiği, 13.08.2014 tarihinde borca ve faize itiraz dilekçesinin sisteme kaydedildiği tespit edilmiş olup tebligata ilişkin yapılan UYAP sorguları ile borçlu vekilinin itiraz dilekçesi de ekte gönderilmiştir" denilmek suretiyle borçlulara ödeme emrinin gönderildiği ve tebliğ edildiği tespit edilmiştir. Bu durumda mahkemece, icra dosyasının aslı getirtilerek icra müdürlüğünün yazısında belirtildiği üzere yetkili icra dairesince ödeme emri gönderilmiş ve ödeme emrine itiraz var ise işin esasına girilmek suretiyle bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan sebeplerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 25/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İcra Müdürlüğü'nün 2017/7003 Esas sayılı icra dosyası ile takibe başlandığını, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiğini, davalı borçlu tarafından tebliğ edilen ödeme emrine haksız ve hukuka aykırı olarak itiraz edildiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu, davalı borçlunun sırf takip durdurmak ve ödeme yapmaktan kaçınmak için ödeme emrine itiraz ettiğini, borcunun olmadığı yönündeki itirazı ile takibi durdurarak kötü niyetli hareket ettiğini, davalının yapmış olduğu haksız itirazının iptali ile davanın açılmasına sebebiyet vermesi nedeniyle icra takibi bedelinin %20 si oranında icra inkar tazinatının davalıdan tahsili ile kendilerine verilmesine ve yapılan yargılama giderleri ile ücreti vekaletin de davalı yana hükmedilmesini talep ettikleri görülmektedir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı davaya cevap vermemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; "......
İcra Müdürlüğü'nün .... Esas sayılı icra dosyası ile takibe başlandığını, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiğini, davalı borçlu tarafından tebliğ edilen ödeme emrine haksız ve hukuka aykırı olarak itiraz edildiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu, davalı borçlunun sırf takip durdurmak ve ödeme yapmaktan kaçınmak için ödeme emrine itiraz ettiğini, borcunun olmadığı yönündeki itirazı ile takibi durdurarak kötü niyetli hareket ettiğini, davalının yapmış olduğu haksız itirazının iptali ile davanın açılmasına sebebiyet vermesi nedeniyle icra takibi bedelinin %20 si oranında icra inkar tazinatının davalıdan tahsili ile kendilerine verilmesine ve yapılan yargılama giderleri ile ücreti vekaletin de davalı yana hükmedilmesini talep ettikleri görülmektedir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı davaya cevap vermemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; "......
Davacı dava dilekçesinde ödeme emri itiraz başlığı altında ilamsız takibe ilişkin borcu olmadığına yönelik dilekçe vermiştir. Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin 16/05/2022 tarihinde sunmuş olduğu dilekçe iddia ve savunmanın genişletilmesi yasağı çerçevesinde kabul edilmemiştir. İddia ve savunmanın genişletilmesi yasağının istisnası olan ıslahın davanın türü olan icra memuru işlemini şikayette uygulanamayacağı ve karşı tarafın açık muvafakati de bulunmadığı anlaşılmıştır. Davacı asıl dava dilekçesinde borcu olmadığından ödeme emrine itiraz etmiş olup, kendisine yapılan tebligatın usulsüz olduğuna ilişkin bir ibare bulunmadığı anlaşılmıştır. İlamsız takiplerde borca itirazın icra dairesine yapılması gerekir. İcra Mahkemesine yapılan ödeme emrine itiraz hüküm doğurmaz. Borçluya yapılan tebligat 29/03/2022 tarihinde tebliğ edilmiş olup, borçlu 12/04/2022 tarihinde icra dairesine borca itiraz etmiştir....
KARŞIOY Somut uyuşmazlıkta; İcra takibinin dayanağı 13.751,53 USD tutarlı faturalar kaptana 01.06.2011 ve 01.07.2011 tarihinde tebliğ edilmiş olup, alacak bu tarihte muaccel olmakla, 818 sayılı B.K. 128 (6098 sayılı TBK 149) maddesi gereğince zamanaşımı bu tarihte işlemeye başlamıştır. Davacı aleyhindeki icra takibi 14.02.2013 tarihinde başlatılmış olup, 6762 sayılı TTK 1259 ve 1260 maddesinde düzenlenen 1 yıllık zamanaşımı süresi takip tarihi itibariyle gerçekleşmiştir. İcra dosyasında ödeme emri, davacı borçluya tebliğ edilememiş olup, borçlu ödeme emrine 12.08.2014 tarihinde muttali olduğunu bildirerek bu tarihli dilekçesi ile borca esas yönünden itiraz etmiş, Borca itiraz süresi içinde, 14.08.2014 tarihli dilekçesi ile de, icra müdürlüğüne sunduğu itiraz dilekçesinde bildirmediği "borcun zamanaşımına uğradığına" ilişkin def'ini, menfi tesbit davası açmak suretiyle dava yolu ile sürmüştür....