ve 150/a maddeleri gereğince ödeme emrine itiraz hakkında uygulanması gereken aynı Kanunun 62. maddesinde; "itiraz etmek isteyen borçlu, itirazını ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak İcra Dairesine bildirmeye mecburdur" hükmüne yer verilmiştir....
anlamda 01.04.2023 tarihli tensip tutanağı 09.08.2015 tarihli tensip tutanağı ile aynı işlevi gördüğünü, mahkemece talebe bağlı kalındığını, davalı yetki itirazında bulunmuş ise de icra takibine karşı yapmış olduğu itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itiraz etmediğini Ankara İcra Dairesi yetkili olmasa bile yetkili hale geldiğini, bununla birlikte yetki itirazının inceleneceği yer şikayet prosedürünün işlediği İcra Hukuk Mahkemesi değil, itirazın iptali davası açıldığında Asliye Hukuk Mahkemesi olacağını, bu nedenle işbu mahkemenin yetkiye ilişkin bir karar vermesi mümkün olmadığını, bununla birlikte İcra ve İflas Kanunu 50 maddesinde "takibe esas olan akdin yapıldığı icra dairesi de takibe yetkilidir" şeklinde bulunan hüküm gereği sözleşmenin imzalandığı yer olan Ankara Mahkemeleri ve İcra Daireleri yetkili olduğunu, davalının vekalet ücretine dair talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek ilk derece mahkeme kararının kaldırılması talep edilmiştir....
No:2 İç Kapı No:23 Güngörenİstanbul" adresine tebliğe çıkarıldığını ve muhtara tebliğ edildi şerhi ile tebliğ edildiğini, usulsüz yapılan tebligat nedeni ile takipten ancak 23.10.2019 tarihinde haberdar olunması ile hemen aynı gün icra dosyasına itirazda bulunulduğunu ancak müdürlükçe itirazın süresinde yapılmadığı gerekçesi ile itirazın reddedildiğini, İcra Müdürlüğü'nün red kararının müvekkiline tebliğ edilmediğini ve kararın öğrenildiği 01.11.2019 tarihinde yerel mahkeme nezdinde memur muamelesini şikayet davası açıldığını, itiraz sonrası müdürlüğün red kararının öğrenme tarihinin 01.11.2019 tarihi olduğunu, icra takibine muttali olunan anda ne itiraz başvurusu ne de red kararı olmadığından müvekkilinin icra takibine muttali olduğu tarihin red kararını öğrendiği tarih olarak kabul edilmesinin düşünülemeyeceğini, kararda açıkça belirttiği üzere, şikayet, memur muamelesinin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün üçerisinde yapılabilecekken mahkemenin, dosyada, müvekkilin red kararını bu...
Noterliğinin 09/08/2019 tarih ve 13225 yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edilerek şikayet edilen bankaya gönderildiğini, ihtarname ile tüm alacak kalemlerine ve faizlerine ayrı ayrı itiraz edildiğini, yasal süresi içerisinde şikayet edilenin ihtarnamesine itiraz edildiğini, bu nedenle müvekkillerinin temerrüdünden bahsedilemeyeceğini ve alacağın kesinleşmediğini, takibe konu alacağın artık çekişmeli bir hal aldığını, bu nedenle alacağın alacaklı tarafından ispat edilmesi gerektiğini, ipoteğin üst sınır ipoteği niteliğinde olduğunu, bu durumda banka tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibi yapılarak icra emri icra emri gönderilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, ipoteğin kredi kullandırılmadan önce tesis edilmesi nedeniyle ilamlı icra takibine konu edilemeyeceğini, ipotek tesis edildiği sırada kesin şekilde belirli bir borç miktarı bulunmadığından kayıtsız şartsız borç ikrarını içermediğini, bu nedenle ilamsız takip yapılabileceğini, bu nedenlerle takibin iptaline...
- K A R A R - Davacı vekili, davalı ile 22.01.2007 tarihinde imzalanan Bankacılık İşlemleri Sözleşmesine istinaden kullanılan hesabın borç bakiyesinin tahsili için davalıya ihtarname tebliğ edilmesine rağmen ödenmediğini, davalıya başlatılan ilamsız icra takibine itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına, %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı alacaklı tarafından 1 yıllık hak düşürücü sürede dava açılmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir....
Ödeme emri tebliğ zarfında ödeme emri gönderilmediği, bunun yerine daha önce başlatılan icra takibine itiraz üzerine verilen karar belgesi çıkması nedeniyle davacının takibe itiraz edemediğini, bu şekilde yanıltıcı olarak gönderilen ödeme emri tebliğinin usule uygun olmadığı ileri sürülmüş ise de, Şikayet dilekçesinde "borçluya ödeme emrinin 26/07/2019 tarihinde tebliğ edildiği, ödeme emri tebliğ zarfından daha önce başlatılan icra takibine itiraz üzerine verilen karar belgesi çıkması nedeniyle davacının anılan kararın tebliğ edildiğini düşündüğü" beyan edilmekte, sair bir sebeple tebliğ usulsüzlüğü de ileri sürülmemektedir....
İcra Dairesinin 2011/4744 sayılı dosyasında başlatılan takipte faizin fazla hesaplandığını, bu nedenle faize itiraz ettiklerini, ayrıca icra emrinde alacak toplamının tamamına icra takip tarihinden itibaren "%18 yıllık bankalarca uygulanan en yüksek mevduat faizi" talep edilmiş ise de sadece kıdem tazminatı yönünden bu oranın istenilebileceğini, diğer alacak kalemleri yönünden yasal faizin talep edilmesi gerektiğini, bu yönü ile de icra emrine itiraz ettiklerini, yine ... harçtan muaf olduğu halde her iki borçlu da harçtan sorumluymuş gibi icra emri düzenlendiğini ileri sürerek, şikayetin kabulüne karar verilmesini istemiştir....
- K A R A R - Davacı vekili, faturalara dayalı alacağın tahsili için girişilen icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini iddia ederek, itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına hükmolunmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, aynı alacak için davacının önce .... İcra Müdürlüğü'nün 2011/1961 sayılı dosyasında takip başlattığını, itiraz üzerine takibin durduğunu, yapılan şikayetin İcra Hukuk Mahkemesince reddi üzerine kararı temyiz ettiklerini bu arada davacının aynı faturalara dayanarak bu sefer ...2/90 sayılı dosyasında yeni bir takip yaptığını, ilk takip dosyası henüz derdestken davacının ikinci takibine bu nedenle itiraz edildiğini, dava tarihi itibarıyla davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmadığını, davanın esastan da reddi gerektiğini savunarak, lehlerine tazminata hükmolunmasını istemiştir. Mahkemece Ankara 8....
İcra Müdürlüğü'nce, İİK.nun 60. maddesine göre takip talebine uygun olarak yeniden ödeme emri düzenlenmesi ve borçluya tebliği zorunludur. Borçlunun, yetkili icra dairesince düzenlenen ödeme emrinin tebliği üzerine, yeniden itiraz ve şikayet hakkının doğduğu izahtan varestedir. Başka bir anlatımla, yetkili icra dairesinden borçluya gönderilen ödeme emri, borçluya yeniden itiraz ve şikayet hakkı verir. O halde mahkemece, borçlunun ödeme emrine yönelik şikayetlerinin esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Şikayet Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm icra takibine dair usulsüz tebligata dayalı şikayete ve gecikmiş itiraz talebine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 09.02.2012 tarihli 2012/1 sayılı ... bölümü kararı gereğince Yargıtay 12. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 04.09.2012 (Salı)...