Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut uyuşmazlıkta davalının icra takibine konu borcun tamamına itirazı bulunmamakta olup, aksine ödenmeyen bakiye borç bulunduğu kabulündedir. Davalının itirazı alacaklı bankanın yapılan bir kısım ödemeleri alacaktan mahsup etmemesine yöneliktir. Bu durumda davalının icra takibine yönelik itirazı kısmi itiraz niteliğindedir. İİK'nun 62/4 maddesinde ise kısmi itirazın ne şekilde yapılacağı hükme bağlanmıştır. Anılan madde; " Borcun bir kısmına itiraz eden borçlunun o kısmın cihet ve miktarını açıkça göstermesi lazımdır. Aksi takdirde itiraz edilmemiş sayılır." hükmünü içermektedir. Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında somut olaya gelindiğinde, icra takibine kısmi itirazda bulunan davalının itiraz ettiği borç miktarını açıkça itiraz dilekçesinde belirtmediği görülmüştür....

Davacı, davalının kaçak elektrik kullandığından bahisle aleyhine genel haciz yoluyla icra takibine girişmiştir. Davalının borca itiraz ettiği ve bu nedenle takibin durduğu gerekçesiyle itirazın iptali isteminde bulunmuştur. İcra İflâs Yasası'nın 62/1. maddesi uyarınca "borçlu ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde icra dairesine itirazını bildirmeye mecburdur" Aynı Yasanın 66/1. maddesine göre "müddeti içinde yapılan itiraz takibi durdurur, itiraz müddetinde değilse alacaklının talebi üzerine icra müdürü takip muamelelerine alacağın tamamı için devam eder" Somut olayda davalı (borçlu)'ya ödeme emri 01.07.2003 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu itiraz süresi 08.07.2003 günü dolduğu halde 09.07.2003 tarihinde borca itiraz etmiştir. O halde icra takibine davalının itirazı süresinde değildir. Bu haliyle davacı alacaklı icra dairesinden takip muamelelerine devam edilmesini İcra İflâs Kanunu 66. maddesi gereğince isteyebilir....

    İcra Dairesi'nde yapılmış, itiraz üzerine eldeki dava ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde açılmıştır. Davalı taraf süresi içerisinde verdiği icra takibine itiraz dilekçesinde, öncelikli olarak icra dairesinin yetkisine itiraz etmiştir. İtirazın iptâli davasının dinlenebilmesi, geçerli bir icra takibinin bulunmasına bağlıdır. Gerek icra takibine itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine, gerekse cevap dilekçesinde mahkemenin yetkisine itiraz edilirse, mahkemenin yapacağı iş öncelikli olarak icra takibinde yetkili icra dairesini belirlemektir. Mahkemenin yetkisine süresi içerisinde yetki itirazında bulunulmamış olsa bile, davalı tarafça süresi içerisinde verilen icra takibine itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itiraz edildiğinden, öncelikle takibin yetkili icra dairesinde yapılıp yapılmadığı belirlenmelidir. Davalının yerleşim yeri "..." olup, taraflar arasında sözleşme ilişkisinin kabul edilmesi halinde dahi sözleşmenin ifa edileceği yer "..." ilidir....

      Mahkemece, toplanan delillere göre, mahkemenin yetki alanı içerisinde başlatılan bir icra takibi bulunmadığından davanın usul yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, TTK.nun 1301.maddesinden kaynaklanan tazminatın rücuen tahsili için başlatılan icra takibine karşı yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı ... şirketi, Şişli 1.İcra Müdürlüğü’nün 2006/8302 Esas sayılı takip dosyası ile davalılar aleyhinde icra takibinde bulunmuş, davalılar icra dairesinin yetkisine itiraz etmemiş, sadece borca itiraz etmiştir. Borca itiraz üzerine duran icra takibine karşı, itirazın iptali istemi ile açılan iş bu dava HUMK.’ndaki genel yetki kuralları uyarınca, davalıların ikametgahı olan yetkili Bakırköy Sulh Hukuk Mahkemesi’nde açılmıştır. İİK.nun 67.maddesine dayanan ve İcra Dairesinin yetkisine itiraz olmayan itirazın iptali davasının, takibin yapıldığı İcra Dairesinin yetki çevresinde görüleceğine dair bir usul hükmü de yoktur....

        müvekkiline ----- kaldığını, davalının adına tahakkuk ettirilen faturalardaki bedelleri ödeme süreleri geçmiş olmasına rağmen ödememiş olması nedeniyle davalı aleyhine ------ dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, Sayın Mahkemece yapılacak olan yargılamada delilleri ve ekte sundukları cari hesap ekstresi gereğince müvekkilinin davalıdan alacaklı olduğunun, davalının itirazında haksız olduğunun ve kötüniyetli olarak icra takibine itiraz ettiğinin görüleceğini, dava konusu alacağın likit olduğunu, davalının icra takibine yaptığı itirazının haksız ve kötüniyetli olması nedeniyle davalının İcra ve ----- maddesi gereğince takip tutarının %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesi gerektiğini, alacağın sabit olduğunu ve davalının icra takibine haksız olarak itiraz ettiğinin sabit olduğunu, bu nedenle davalının icra dosyasına haksız itirazının alacağın tahsilini geciktireceğini, yargılama sonunda tahsil imkanının...

          beyan etmesine rağmen fatura borcu ödenmediğini, bu nedenle davalı borçlu şirket aleyhine icra takibine geçildiğini, ancak davalı şirketin icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini, bu nedenle icra takibinin durdurulmasına karar verildiğini, itiraz dilekçesinde ödemeye ilişkin herhangi bir belge dosyaya sunmadığını, icra takibine itiraz sonrasında kendilerince Arabuluculuğa başvurulduğunu, ancak anlaşılamadığını beyan ederek davanın kabulüne, usul ve yasaya uygun icra takibinin devamına, icra takibine haksız itiraz eden davalı borçlu aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 19/02/2016 tarih ve 2016/555-2016/555 D.İş sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi ihtiyati hacze itiraz eden (borçlu) vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: İhtiyati hacze itiraz eden vekili; mahkemece verilen ihtiyati haciz kararının ... 12. İcra Müdürlüğünün 2016/2109 esas sayılı dosyası ile icra takibine konulduğunu, genel yetki kuralları çerçevesinde icra takibinde aleyhine icra takibi başlatılan tarafın ikametgahının bulunduğu mahkemenin yetkili olduğunu, müvekkili şirketin kanuni ikametgahının ... olduğunu, bu nedenle yetkili mahkemenin ... olduğunu, icra takibine konu olan senedin kredi sözleşmesine teminat olarak verilmiş olan müşteri senedi olduğunu, ......

              İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/06/2021 NUMARASI : 2021/257 ESAS 2021/489 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtirazın Kaldırılması KARAR : Antalya 7. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 08/06/2021 tarih ve 2021/257 Esas 2021/489 Karar sayılı dosyası üzerinden istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemize intikal eden dosya incelendi: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Antalya Genel İcra Müdürlüğü'nün 2021/12268 esas sayılı dosyasından davalı kiracının taşınmazdan tahliyesi için başlatılan takipte davalının tahliye emrine yapmış olduğu itirazın kaldırılmasını ve taşınmazın tahliyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili; icra takibine itiraz dilekçesini tekrar etiklerini, müvekkilinin takip dayanağı belgeye attığı imzayı hatırlamadığını imza incelemesi yaptırılmasını talep etmiştir....

              Dava konusu icra takibinde ödeme emrinin borçluya 25.09.2008 tarihinde tebliğ edildiği icra dosyası içindeki tebliğ belgesinden anlaşılmaktadır. Borçlu, tebliğ tarihinden itibaren 7 günlük itiraz süresi geçtikten sona 06.10.2008 tarihinde itiraz etmiştir. İtiraz süresinde yapılmadığından icra takibi kesinleşmiştir. Kesinleşen icra takibine karşı itirazın iptali davası açılmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. İtirazın iptali davası açılabilmesinin koşullarından birisi, borçlunun aleyhindeki ilamsız icra takibine ödeme emrinin kendisine tebliğinden itibaren 7 günlük itiraz süresi içinde itiraz etmesi sonucunda takibin durmuş olmasıdır. Somut olayda, bu şart gerçekleşmediğinden davanın dava şartı yokluğundan reddi gerekir. Dava şartı aleyhe bozma yasağının istisnalarından olduğundan mahkemece bu yönler gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir....

                Davacı ..., Edremit 2.İcra Müdürlüğü’nün 2011/339 sayılı takip dosyası ile davalı aleyhinde icra takibinde bulunmuş, davalı icra dairesinin yetkisine itiraz etmemiş, sadece borca itiraz etmiştir. Borca itiraz üzerine duran icra takibine karşı itirazın iptali istemi ile açılan davada Edremit 1. Asliye Hukuk mahkemesi, HUMK.’ndaki genel yetki kuralları uyarınca, davalının ikametgahı olan yetkili İvrindi Asliye Hukuk Mahkemesi’nin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı vermiş ve bu karar da 11.07.2011 tarihinde kesinleşmiştir. İİK.nun 67.maddesine dayanan ve icra dairesinin yetkisine itiraz olmayan itirazın iptali davasının takibin yapıldığı icra dairesinin yetki çevresinde görüleceğine dair bir usul hükmü de yoktur. O halde, mahkemece, işin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....

                  UYAP Entegrasyonu