Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Borçlu, icra takibinin şekline göre İİK’nun 62. maddesi uyarınca her türlü itirazını, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal yedi günlük sürede icra dairesine bildirmeye mecburdur. İİK'nun 58/2. maddesi gereğince takip talebinde; borçlunun ve varsa kanuni temsilcisinin adı, soyadı, alacaklı tarafından biliniyorsa T.C. kimlik numarası veya vergi kimlik numarası, şöhret ve yerleşim yerleri belirtilmelidir. Somut olayda, borçlunun, icra dosyasındaki taraf sıfatına, alacak ve tüm ferilerine süresinde icra dairesinde itiraz ettiği ve aynı zamanda borçlu sıfatı ile hatalı olarak tarafına gönderilen ödeme emrinin ve takibin iptali talebiyle icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır....

    İİK'nın 269. maddesinde ödeme emrinin tebliğinden sonra borçlunun itiraz sebeplerini icra dairesine bildirip yasal ödeme süreleri geçtikten sonra alacaklının merciden itirazın kaldırılması ve tahliye isteyebileceği öngörülmüştür. Davalı tarafından Bodrum 2. İcra Müdürlüğünün 2021/2983 Esas sayılı takip dosyası ile davacı kiracı hakkında kira alacağının tahsili ve tahliye talebi ile başlatılan icra takibinde, ödeme emrinin bila tebliğ iadesi üzerine davacı vekili tarafından icra müdürlüğüne verilen 24/06/2021 ve 28/062021 tarihli itiraz dilekçelerinde takibi haricen öğrendiklerini belirterek, borca itiraz ettiği, icra müdürlüğünün şikayete konu kararları ile itirazın reddedildiği, icra dosyasından karar tarihinden sonra davacıya 3. defa çıkartılan ödeme emrinin TK'nın 21/2. maddesine göre 18/08/2021 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekilinin 19/08/2021 tarihinde yeniden itiraz dilekçesi verdiği, 20/08/2021 tarihinde icra takibinin durdurulmasına karar verildiği tartışmasızdır....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/09/2021 NUMARASI : 2021/975 ESAS- 2021/1171 KARAR DAVA KONUSU : ŞİKAYET KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 33. İcra Müdürlüğünün 2021/20160 Esas sayılı dosyası ile başlatılan takip kapsamında ödeme emrinin müvekkiline 28/08/2021 tarihinde T.K'nın 35. maddesine göre tebliğ edildiğini, yasal süresi içerisinde 06/09/2021 tarihinde borca itiraz ettiklerini ancak icra müdürlüğünün itiraz süresinde olmadığından takibi durdurmadığını bildirerek, icra müdürlüğü işleminin kaldırılmasına, süresinde yapılan itiraz nedeni ile takibin durdurulmasına karar verilmesini istemiştir....

    İcra Müdürlüğünün 2020/7769 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu hakkında genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi yapıldığı, borçluya gönderilen ödeme emrinin 28/09/2020 tarihinde iade edilmesi sonrasında borçluya ödeme emrinin ve dayanak belgenin tebliği için yeniden tebligat çıkarılmadığı, borçlu tarafından 12/10/2020 tarihinde takibe itiraz edildiği anlaşılmıştır. İİK 'nun 62/1. maddesinde; “İtiraz etmek isteyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur” hükmü yer almakla birlikte borçluya “ödeme emri tebliğ edilemese” bile, alacaklının anlaşmazlığı ve takibi sürdürme iradesi mevcut bulunduğu sürece borçluya ödeme emrinin tebliğ edilmemesi şikayet ve itirazda bulunmasına engel teşkil etmez. Bu durumda borçlunun itirazı geçerli olup alacaklının itirazın kaldırılmasını istemekte hukuki yararı vardır....

    Tahliye takibinde 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 274. maddesi hükmüne göre; “İtiraz etmek isteyen kiracı itirazını tahliye emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya şifahen icra dairesine bildirir. Bu suretle yapılan itiraz tahliye takibini durdurur.” İİK'nun 8. ve İcra İflas Kanunu Yönetmeliği'nin 22/2. maddesinde ise; "İcra ve iflas daireleri, yaptıkları muamelelerle kendilerine vaki talep ve beyanlar hakkında bir tutanak yaparlar. Sözlü itirazlar ile talep ve beyanların altları, ilgililer ve icra müdürü veya muavini veya katibi tarafından imzalanır.'' şeklinde düzenleme yapılmıştır. Buna göre; tahliye emrine itiraz dilekçesinin, icra memuruna havale ettirilip icra tutanağına yazdırılması gerekir. Dolayısıyla tahliye emrine itiraz tarihi, itiraz dilekçesindeki tarih olmayıp, bu dilekçenin icra tutanağına geçirildiği tarihtir (HGK. 13.5.2009 tarih ve 2009/12-185 E.-2009/182 K.)....

      Davacı - borçlu tarafından süresinde icra takibine itiraz edilerek takibin durdurulduğu anlaşılmaktadır. Şikayetçinin süresi içinde itirazda bulunarak takibi durdurmuş olması, ödeme emrinin ve takibin iptalini istemesine engel değildir. Bu nedenle şikayetçinin anılan konuda şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurmakta hukuki yararı bulunmaktadır. Genel haciz yolu ile başlatılan bir takipte, her türlü itirazın İİK'nun 62. maddesi uyarınca icra dairesine bildirilmesi zorunludur. Bu durumda, borçlunun itirazlarını, icra dairesi yerine icra mahkemesine bildirmiş olması fuzuli bir işlem olup, yanlış merciye yapılan başvuru hukuki sonuç doğurmaz. İİK'nun 66. maddesinin 1. fıkrasının ilk cümlesi gereğince, müddeti içinde yapılan itiraz takibi durdurur. Borçlunun icra mahkemesinde ileri sürdüğü hususlar, İİK'nun 62. maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olup, takibin şekline göre, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra dairesinde bildirilmelidir....

      Hukuk Dairesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibine karşı, şikayetçi borçluların hesap kat ihtarının gerekli şartları taşımadığı ve sair şikayet nedenlerini ileri sürerek icra emri ve takibin iptali talebi ile icra mahkemesine başvurdukları, İlk Derece Mahkemesince şikayetin kısmen kabulü ile borçlu ......A.Ş yönünden icra emrinin nakdi kredi alacağının 4.395.459,70 TL, gayri nakdi kredi alacağının 1.182.400,00 TL olarak düzeltilmesine, aşan kısım yönünden icra emrinin iptaline ve borçlu ... yönünden icra emrinin nakdi kredi alacağının 4.395.459,70 TL olarak düzeltilmesine...

        Dosyanın yapılan incelemesinde, şikayetçi alacaklı tarafın müdürlüğe ödeme emrinin tebliğinden önce borçlunun yaptığı itirazın geçersiz olduğundan takibin devamı talebinin reddine ilişkin 18/08/2022 tarihli müdürlük kararına şikayet edildiği, mahkemece davanın reddine karar verildiği görülmüştür. İİK.nın 62.maddesinde "İtiraz etmek istiyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur. (Değişik ikinci cümle: 17/7/2003- 4949/13 md.) İtiraz, takibi yapan icra dairesinden başka bir icra dairesine yapıldığı takdirde bu daire gereken masrafı itirazla birlikte alarak itirazı derhal yetkili icra dairesine gönderir; alınmayan masraftan memur şahsen sorumludur. Müddeti içinde yapılan itiraz takibi durdurur....

        Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe; İİK'nun 66/1. maddesine göre de, müddeti içinde yapılan itiraz takibi durdurur. İtiraz dilekçesi, takibi yapan icra dairesine verilebileceği gibi, buraya gönderilmek üzere başka bir icra müdürlüğüne de verilebilir. Bu durumda dilekçenin icra dairesine verildiği tarihde itiraz yapılmış sayılır. Genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde İİK'nun 62. maddesi hükmüne göre; borçlunun itirazını ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren yedi günlük süre içerisinde icra dairesine bildirmesi halinde İİK'nun 66. maddesi uyarınca icra müdürü takibi durdurur. Somut olayda, genel haciz yolu ile ilamsız icra takibinde borçluya örnek 7 numaralı ödeme emrinin 19/01/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 22/01/2021 tarihli dilekçesi ile borca kısmi itirazlarını icra dairesine gönderilmek üzere Berlin Başkonsolosluğuna teslim ettiği ve icra memurunun alındı kaşesi bulunan itiraz dilekçesinin 06.02.2021 tarihinde Uyap ortamına aktarıldığı görülmüştür....

        Somut olayda alacaklı tarafından başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız takipte (7) örnek nolu ödeme emrinin borçluya Tebligat Kanunu’nun 21. maddesinin 1. fıkrasına göre tebliği üzerine borçlunun vekili aracılığıyla 12.05.2015 tarihinde icra dairesine verdiği dilekçesi ile ödeme emrine itiraz ettiği, icra dairesinin 21.05.2015 tarihli işlem ile borçluya ödeme emrinin 04.05.2015 tarihinde tebliğ edildiği, itiraz dilekçesinin ise 12.05.2015 tarihinde verildiği, İİK’nın 62. maddesi gereğince ödeme emrine itiraz süresinde olmadığından takibin İİK’nın 62 ve 66. maddeleri gereğince durdurulması talebinin reddine karar verildiği, alacaklı vekilinin 22.05.2015 tarihinde haciz talep ettiği, borçlu vekilinin 24.07.2015 tarihinde icra dairesine başvurarak ödeme emrinin 05.05.2015 tarihinde tebliğ edildiğini, PTT’nin web sitesinde kayıtlara göre tebligatın 06.05.2015 tarihinde muhtara Tebligat Kanunu’nun 21. maddesine göre teslim edildiğini belirterek itirazın süresinde yapıldığının kabul edilmesini...

          UYAP Entegrasyonu