Şayet itiraz süresinde değilse takip durmamış olacağından alacaklının itirazın iptali davası açmakta hukuki yararı yoktur. İcra dosyasında, borçlu-davalıya ödeme emrinin, 11.10.2005 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu -davalı şirketin icra takibine 21.10.2005 tarihli itiraz dilekçesi ile itiraz ettiği görülmektedir. Bu durumda davalı-borçlunun ödeme emrine süresinden sonra itiraz ettiği nazara alınmadan yazılı şekilde davanın esasının incelenip karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 24.04.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı tarafından 16.10.2020 tarihinde borca faiz alacağı yönünden itiraz edildiği, eldeki itirazın iptali davasının 26.10.2021 tarihinde açıldığı, dava açıldıktan sonra 01.12.2021 tarihinde yapılan kapak hesabına göre icra dosyasına 50.346,04TL yatırılarak borcun kapatıldığı ve bu şekilde davanın konusuz kaldığı anlaşıldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına , itiraz ve davadan sonra borç kapatıldığından İİK 'nun 67. Maddesi gereğince icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, 2-Dava konusu olan 34.978,42TL üzerinden (itiraz edilen kısım) İİK'nun 67/2 ve 4....
İlamsız icra takibinde borçlunun ödeme emrine itiraz etmesi durumunda takip kendiliğinden durur. Borçlu, itiraz sebeplerini ayrıca ve açıkça bildirme zorunluluğu bulunmamaktadır. Ancak kısmi itiraz ve imzaya itiraz hallerinde itiraz iradesinin açıkça belirtilmesi zorunludur. Borçlunun itirazı üzerine alacaklının itirazın iptali davası açabilir ve bu davanın amacı, itirazla duran takibin devamını sağlamaktır. Davalı borçlunun icra dosyasında ileri sürdüğü itirazlar dışındaki itirazlarını bu davada cevap süresi içinde ileri sürmesi olanaklıdır....
İcra Müdürlüğü’nün ... E. sayılı dosyasında açılan iflas yoluyla adi takipte borçluya gönderilen ödeme emrine davalının itiraz etmediği, takibin kesinleştiği, davalının usulüne uygun tebliğ edilen depo emirlerine rağmen yasal süresi içerisinde borcunu ödemediği, iflas ilanlarının yapıldığı ve iflas koşullarının oluştuğu anlaşılmakla, davanın kabulü ve davalının iflasına" karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -KARAR- Davacı vekili, müvekkili şirketin davalıya vermiş olduğu hizmet karşılığında düzenlenen 11.11.2008 tarihli faturadan bakiye 5.000.00.-TL.nin ödenmediğini, alacağın tahsili amacıyla davalı hakkında girişilen icra takibinin itiraz üzerine durduğunu belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, ödeme emrine itiraz süresi içinde borcun ödendiğini bildirerek davanın reddini savunmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalı bankanın haksız işlemi nedeniyle dava dışı 3.kişiye mükerrer yapılan ödemenin tahsili amacıyla başlatılan icra takibinde, ödeme emrine itiraz edildiğini belirterek, itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, icra takibine itirazın süresinde olup, ödeme emrine itiraz dilekçesinin sehven daha önce iptaline karar verilen icra takip dosyasına sunulduğunu, daha sonra durumun farkedilip doğru icra dairesine bu hususun dilekçe ile bildirildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir....
İcra müdürlüğünün 2015/37808 E. Sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, (icra takibinden sonra davalı tarafça yapılan ödemelerin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla dikkate alınmasına,) İcra takibine konu edilen asıl alacak miktarının %20'si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine'' kararı verilmiştir....
Esas sayılı dosyasıyla takip yapıldığını, Davalı Borçluya ödeme emrinin 24.06.2013 de tebliğ edildiğini ve borçlunun kötü niyetli olarak 27.06.2013 tarihinde borcun tamamına itiraz ettiğini, Davalı borçlunun 30.06.2013 tarihinde müvekkilinin hesabına 15.06.2013 tarihinde 27.000,00-TL 15.08.2013 tarihinde 42.488,56-TL ödeme yaparak Cari hesap borcunu ödediğini, Vekalet ücreti vs yargı harçlarını yatırmadığını, Davalının borca itiraz ettiği tarihte (30.06.2013) müvekkiline 67.854,67-TL borcu bulunduğunu, Kötü niyetli olarak zaman kazanmak adına icra takibine itiraz edip takibi durdurduğunu, Borçlu hakkında yapılan takipten sonuç alınamaması üzerine itirazın iptali ve kötü niyetli olarak borcunu inkar eden borçlu aleyhine İcra takibine konu edilen 67.854,67-TL Cari hesap bakiyesi üzerinden %20' den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini, ....İcra Müdürlüğünün ......
İİK.nun 67/1.maddesi uyarınca, itirazın iptali davasının itirazın alacaklıya tebliği tarihinden itibaren bir yıl içinde açılması gerekir. Mahkemece davanın yasada öngörülen sürede açılmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. Oysa, icra takibiyle ilgili olarak ödeme emrine itiraz eden borçlunun itirazının davacı-alacaklı vekiline ilk kez 05.05.2004 tarihinde tebliğ edildiği, bu tarihten önce itirazın tebliğ edildiğine dair icra dosyasında bir bilgi ve belgeye rastlanmamıştır. Bu durumda mahkemece ödeme emrine itirazın davacı-alacaklı vekiline 05.05.2004 tarihinde tebliğ edildiği, davanın da 16.09.2004 günü yasal sürede açıldığı gözetilerek taraf delilleri toplanıp, varılacak uygun sonuç dairesinde işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddinde isabet görülmemiştir....
yoluyla icra mahkemesine şikayet edileceğini, bu sefer bir başka icra müdür yardımcısının 06/08/2018 tarihinde 31/07/2018 tarihi itibariyle 28.798,00 TL bakiye dosya borcu kaldığının tespit edildiğini, kendilerine 07/08/2018 değil 08/03/2018 tarihi itibariyle kapak hesabı yapılması taleplerini ilettiklerini ve reddedildiğini, ayrıntılı gelişmeleri anlatıp muhtıranın iptali için başvurduklarını, verilen kararın istinafa gittiğini, icra mahkemesinin dilekçeleri yanlış anlayıp dosya kapak hesabı yaptırmadığını, şikayetin reddine başvurduğunu ve kararın istinaf edildiğini, bu nedenle 08/03/2018 tarihi itibariyle yapılan hesaplamanın yanlış olduğunu, daha önce muhtıranın iptaline yönelik yapılan şikayet ile huzurdaki şikayetin birbirinden farklı olduğunu ve süresiz şikayete tabi olduğunu, bu nedenle mahkeme ilamında belirtilen ve icra müdürlüğünce 08/03/2018 tarihi itibariyle söz konusu ödenecek miktarın bu tarihteki kura göre hesaplanmasına yönelik verilmiş olan icra mahkemesi kararı da gözetilerek...