Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mevzuat, konusu suç teşkil eden emir müstesna, amir tarafından verilen emrin muhteva itibari ile kanuna uygunluğunu araştırmaktan astı yasaklamıştır. Emrin hizmete ilişkin olması halinde, emri yerine getiren kimsenin prensip itibari ile hiç bir ceza sorumluluğu yoktur ve bütün sorumluluk sadece emri verene aittir. Özel nitelikte olmayan ve bu özel niteliği ilk bakışta anlaşılmayan her emir, hizmetle ilgili sayılmak gerekir. Ast kendisinden verilen emrin bir suç işlemek maksadı ile verildiğini biliyorsa ve buna rağmen emri yerine getirmişse kendisi de amirle birlikte ceza görecektir. Dikkat edileceği veçhile, astın bu hususta sadece bir şüpheye kapılması cezalandırılması için yeterli değildir, zira her asker, amiri tarafından verilen emrin kanuni olduğunu farz ve kabul etmek zorundadır ve bu konuda ast lehine bir karinenin varlığı kabul edilebilir(AsCK 41, f. 2 ve 3)(Prof, Dr. Sahir Erman Askeri Ceza Hukuku Syf 176 vd.)....

    Mevzuat, konusu suç teşkil eden emir müstesna, amir tarafından verilen emrin muhteva itibari ile kanuna uygunluğunu araştırmaktan astı yasaklamıştır. Emrin hizmete ilişkin olması halinde, emri yerine getiren kimsenin prensip itibari ile hiç bir ceza sorumluluğu yoktur ve bütün sorumluluk sadece emri verene aittir. Özel nitelikte olmayan ve bu özel niteliği ilk bakışta anlaşılmayan her emir, hizmetle ilgili sayılmak gerekir. Ast kendisinden verilen emrin bir suç işlemek maksadı ile verildiğini biliyorsa ve buna rağmen emri yerine getirmişse kendisi de amirle birlikte ceza görecektir. Dikkat edileceği veçhile, astın bu hususta sadece bir şüpheye kapılması cezalandırılması için yeterli değildir, zira her asker, amiri tarafından verilen emrin kanuni olduğunu farz ve kabul etmek zorundadır ve bu konuda ast lehine bir karinenin varlığı kabul edilebilir.(AsCK 41, f. 2 ve 3)(Prof, Dr. Sahir Erman Askeri Ceza Hukuku Syf 176 vd.)...

      Harekat B.lığına ataması yapılmış olup da helen ayrılışını yapmayan ordu komutanlığı icra subayı sanık Bnb....’ı odasına çağırıp bir süre görüştüğü, akşam saat 20.56’da ise K.K.K....

        İcra Müdürlüğü ....... esas sayılı dosyası ile borçlu aleyhinde ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçluya gönderilen emrin tebliğinden sonra borçlu tarafından borca ve ferilerine itiraz edildiğini, arabuluculuk görüşmelerinde anlaşma sağlanamadığını, davalı tarafın itirazını tamamen kötü niyetli, yapılan itirazın ise haksız olduğunu belirterek takibe yapılan itirazın iptali ile takibin devamını, takip konusu alacağın tamamı üzerinden hesaplanacak nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile tarafımıza verilmesini ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, davacının, davalı ile aralarındaki ticari ilişki neticesinde doğan cari hesap borcunun tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptaline ilişkindir....

          Sanığın EYS sistemi üzerinden gelen sözde sıkıyönetim bildirisini ilk olarak açıp okumadan göndermesi askerliğin genel ilkelerine uygun olduğu, emrin hızlı bir şekilde gönderilmesi amacıyla tam olarak değerlendirmesinin sanık tarafından yapılamayacağı kanaatiyle bu durumun sanık açısından suça ilişkin eylem olarak değerlendirilmemiş ancak artık yapılan eylemlerin bir darbe girişimi olduğunun netleştiği, Başbakanın saat 23:20 sularında NTV televizyonuna bağlanarak "ordu içindeki bir grubun kalkışma eylemidir" diyerek beyanda bulunduğu, emrin mahiyetinin birlik içerisinde bilinerek emir hakkında bilgi sahibi olduktan sonra, komutanın emir ve talimatı yokken, tekrar hiç gereği yokken, sanki sıkı yönetim emrinin geçerli bir emir olduğu, emrin uygulanması yönünde kolordunun ısrarının olduğu izlenimini verecek şekilde tekrar 2 kez 00:00 suları gönderilmesi eylemi artık hata sınırlarını aşan darbeye yönelik bir irade açıklaması olarak değerlendirilmiş ve sanığın bu suça yardım eden sıfatıyla iştirakinin...

            Gereği görüşülüp düşünüldü: Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 20. ve 22. maddelerinde, kişilerin özel yaşamlarının ve haberleşmenin gizliliği ilkeleri güvence altına alınmış, 38/6. maddesinde, kanuna aykırı olarak elde edilen bulguların delil olarak kabul edilemeyeceği ifade edilmiş, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 119/2. maddesinde arama karar veya emrinde; aramanın nedenini oluşturan fiil, aranılacak kişi, aramanın yapılacağı konut veya diğer yerlerin adresi ya da eşya, karar veya emrin geçerli olacağı zaman süresinin açıkça gösterilmesi gerektiği belirtilmiş, aynı Yasanın 206/2-a ve 217/2. maddelerinde de yasa ve hukuka aykırı delillerin hükme esas alınamayacağı açıklanmıştır....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 6136 sayılı Yasaya aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet Gereği görüşülüp düşünüldü: Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 20. ve 22. maddelerinde, kişilerin özel yaşamlarının ve haberleşmenin gizliliği ilkeleri güvence altına alınmış, 38/6. maddesinde, kanuna aykırı olarak elde edilen bulguların delil olarak kabul edilemeyeceği ifade edilmiş, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 119/2. maddesinde arama karar veya emrinde; aramanın nedenini oluşturan fiil, aranılacak kişi, aramanın yapılacağı konut veya diğer yerlerin adresi ya da eşya, karar veya emrin geçerli olacağı zaman süresinin açıkça gösterilmesi gerektiği belirtilmiş, aynı Yasanın 206/2-a ve 217/2. maddelerinde de yasa ve hukuka aykırı delillerin hükme esas alınamayacağı açıklanmıştır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Ceza verilmesine yer olmadığına dair Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; Sanığın mağdura yönelik eyleminin 5271 sayılı CMK'nin 223/3-b maddesinde belirtilen "Yüklenen suçun hukuka aykırı fakat bağlayıcı emrin yerine getirilmesi suretiyle veya zorunluluk hali ya da cebir veya tehdit etkisiyle işlenmesi” kapsamında değerlendirilerek hüküm kurulmuş olması ancak karar içeriğinden ve anlatımdan meşru savunma kapsamından karar verilmek istendiğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında 5271 sayılı CMK'nin 223/2-d maddesi uyarınca beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden CMK'nin 223/3-b maddesi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeple 6723 sayılı Kanun'un...

                  "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : Beraat Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yapılan yargılama sonunda, sanığın savunması ve toplanan delillere göre; Tokat ili Jandarma Bölge Komutanı olarak görev yapmakta iken, yıllık iznini kullandığı sırada, askeri darbeye kalkışıldığı süreçte, kendi bilgisi olmaksızın, konumuna uygun ancak yetkisini daraltacak biçimde, sözde "Yurtta Sulh Konseyi" tarafından Tokat ili sıkıyönetim komutanı olarak görevlendirildiğine ilişkin emrin mesai arkadaşları tarafından kendisine ulaştırılması üzerine, görev yerine dönmediği gibi, talimat doğrultusunda hareket etmeyen, emrindeki birliklere "darbeye iştirak...

                    Mensup olduğu örgütle kurduğu bağ nedeniyle örgütsel faaliyet kapsamında işlenen Anayasa'yı ihlal suçuna ilişkin planlama, hazırlık ve icra organizasyonundan haberdar olmak suretiyle darbeye teşebbüs suçunu sevk ve idare edenler tarafından verilen emirleri/görevleri kabullenerek ülke çapındaki icra hareketleriyle illi bir değer taşıyan icra hareketlerini gerçekleştirenlerin ya da görev paylaşımı bağlamında henüz sırası gelmemiş icra hareketleri için gerekli hazırlıkları yapanların bu suç yönünden müşterek fail olarak sorumlu tutulmaları gerekmektedir....

                      UYAP Entegrasyonu