WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması- İştirak Nafakasının Artırılması-Maddi ve Manevi Tazminat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dava ve karşı dava birbirinden bağımsız, ayrı davalardır. Davacı-davalı tarafından velayetin değiştirilmesi, yoksulluk nafakasının kaldırılması davası açılmış, davalı-davacı tarafından da karşı dava olarak iştirak nafakasının arttırılması talep edilmiştir. Karşılıklı açılan her bir dava birbirinden bağımsız olduğundan karşı dava dilekçesinin de diğer tarafa usulüne uygun tebliği sağlanmalıdır. Mahkemece davacı-davalıya karşı dava dilekçesinin tebliği için düzenlenen tebligat mazbatası beyanda bulunan ilgilinin adı-soyadı, imzadan çekinip çekinmediğine dair bir bilgi içermediğinden geçersizdir....

    Davalı vekili tarafından, yoksulluk ve iştirak nafakası arttırım kararlarının usul ve yasaya aykırı olduğu ve arttırım miktarlarının fahiş olduğu yönünde istinaf başvurusunda bulunulduğu anlaşılmakla; yerel mahkemece, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, çocuğun yaşı ve ihtiyaçları, nafakaların bağlandığı tarihten itibaren aradan geçen süre, paranın satın alma gücü ve hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında, davacı kadının yoksulluk, çocuğun ise iştirak nafakası miktarlarının attırılmasına karar verilmesinde usul ve esas yönünden herhangi bir aykırılık bulunmadığı, ancak, hükmedilen nafaka arttırım miktarlarının yüksek olduğu anlaşılmakla, davalı vekilinin nafaka arttırımına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm kurularak yoksulluk ve müşterek çocuk içen hükmedilen iştirak nafakasının hakkaniyete uygun miktarda arttırılması yönünde karar verilmesi gerektiği kanaat ve düşüncesi ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur...

      Davada; 2003 yılında hükmedilen aylık 50 TL olarak ödenen yoksulluk nafakasının 1000 TL'ye, aylık 50 TL ödenenin iştirak nafakasının 100 TL'ye çıkartılması talep edilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile aylık 50 TL olan yoksulluk nafakasının 100 TL'ye aylık 50 TL olan iştirak nafakasının 100 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. TMK.nun 182/... maddesi gereğince; "Çocuk kendisine tevdi edilmemiş taraf kudretine göre onun infak ve terbiye masraflarına iştirak ile mükelleftir" hükmü getirilmiştir. İştirak nafakasının miktarı takdir edilirken tarafların mali ve sosyal durumları ile çocuğun giderlerinin dikkate alınması gerekir. Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, iştirak nafakasının niteliğine, günün ekonomik koşullarındaki paranın alım gücüne göre, mahkemece saptanan nafaka miktarı az olup, TMK.nun ....maddesinde vurgulanan "hakkaniyet" ilkesine uygun değildir....

        kalkması gibi yoksulluk nafakasının azaltılmasını gerektirecek koşullarda bulunmadığı," gerekçesiyle yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının reddine karar verilmiştir....

        Davacı erkek vekili istinaf dilekçesi ile; davacının söz konusu nafakayı ödemekte zorlandığını, davalının artık yoksulluk durumunun kalmadığını, davalının gelirinin davacıdan yüksek olduğunu, mal paylaşımı davasında davalı tarafından davacıya icra takibi yaptıklarını, 123.500,00 TL yatırdığını, gelirinin iyi olduğunun göstergesi olduğunu, davacının gelirinin kendisini geçindirecek düzeyde olmadığını, davalının banka kaydının getirtme taleplerinin kabul edilmediğini belirterek istinaf talebinin kabulü ile davalı taraf adına ödemekle yükümlü olunan yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, talepleri doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı taraf istinafa cevap vermemiştir. Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması ve boşanma tarihinden itibaren ödenen yoksulluk nafakalarının iadesi davasıdır. İlk derece mahkemesince davanın ispatlanamadığından reddine karar verilmiş, karara karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

        Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı dilekçesinde; kendisi ile davalının 2009 yılında boşandıklarını, davalı ve müşterek çocuk lehine ayrı ayrı aylık 150,00 TL olmak üzere toplam 300,00 TL yoksulluk ve iştirak nafakasının hüküm altına alındığını, kendisinin işsiz olup birikmiş nafaka borçlarını ödeyememesi nedeniyle cezaevine girmiş olması, davalının da işe girip çalışmaya başlaması nedeniyle yoksulluk halinin ortadan kalktığını belirterek, mahkemece hüküm altına alınan yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılmasına, mümkün olmadığı takdirde nafakaların indirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Çocuk Uğur yönünden iştirak nafakasının artışı ile ilgili verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunda; Bu çocuk için belirlenen iştirak nafakasının işlemeye başladığı tarih boşanma ilamının kesinleşme tarihi olan 13.05.2019 tarihidir.Davada iştirak nafakasının artırımı talep edildiğine ve çocuk Uğur için nafaka bu tarihte iştirak nafakası olduğuna göre eldeki dava tarihi ile 13.05.2019 tarihleri arasındaki üfe oranları yanında değişen gelişen durumların dikkate alınması gerekir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; davacı, davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesini istemiştir....

            AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki asıl yoksulluk nafakasının kaldırılması davası ile birleşen yardım nafakasının kaldırılması davası üzerine mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl ve birleşen davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili asıl dava dilekçesinde;... Aile Mahkemesinin ... Esas ve .... Karar sayılı ilamı ile davalı ... lehine 200,00 TL yoksulluk nafakası bağlandığını, davalının kendi adına kayıtlı evinin olup, babasından yetim maaşı aldığını, davalının üzerine kayıtlı malların olması ve ek olarak maaş almasının yoksulluk nafakasını engelleyen bir durum olduğunu, müvekkilinin ise emekli maaşı ile geçinen yaşlı biri olup, evinin olmadığını, ekonomik durumunun kendisine yetmediğini belirterek yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması :İştirak Nafakasının Artırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İncelenmesine gerekli görülen ... Aile Mahkemesine ait 2005/1284 esas - 2006/337 karar sayılı dava dosyası eklenerek birlikte gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi. 29.02.2016 (Pzt.)...

                UYAP Entegrasyonu