Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı dava dilekçesi ile; 220'şer TL iştirak ve yoksulluk nafakası aldıklarını, ortak çocuk...ve kendisinin masraflarının arttığını belirterek iştirak ve yoksulluk nafakalarının 700'şer TL'ye yükseltilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde, davalının evlendiğini, 2 çocuğunun daha olduğunu, kredi borcu bulunduğunu, davacının zenginleşmeyi amaçladığını belirterek davanınn reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece iştirak ve yoksulluk nafakalarının 500'er TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş; hüküm taraflar tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının tüm davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir. Türk Medeni Kanunu'nun 176/4 maddesi hükmüne göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılmasına karar verilebilir....

    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine, davaya Aile Mahkemesi sıfatıyla bakıldığı halde gerekçeli hüküm başlığında bu hususun belirtilmemesinin yerinde düzeltilebilir maddi hata kabul edilmesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, maddi olguları anlatmak taraflara, hukuken yorumlamak ise hakime aittir. Her ne kadar dava dilekçesi sonuç bölümünde “tedbir nafakalarının artırılması” denilmiş ise de, istem Bergama Asliye Hukuk Mahkemesinin 2005/30-190 sayılı boşanma kararı ile hükmedilen “yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılmasına” ilişkin olduğu halde, hükümde tedbir nafakası olarak nitelendirilmesi ve bu şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygun görülmemiştir. Ayrıca, TMK.mad.176/lV hükmüne göre: “Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerinde yoksulluk nafakasının arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir.”...

      Davacı-karşı davalı erkek vekili; erkeğin reddedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması davasına, kadının kabul edilen yoksulluk nafakası ve iştirak nafakasının arttırılması davasına yönelik olarak istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı-karşı davacı kadın vekili; erkeğin istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava; velayetin değiştirilmesi ve yoksulluk nafakasının kaldırılması, karşı dava ise; yoksulluk ve iştirak nafakalarının arttırılması istemlerine ilişkindir. Her ne kadar, davacı-karşı davalı vekili istinaf talebinin duruşmalı incelenmesini talep etmiş ise de; Hukuk Muhakemeleri Kanununun 356. maddesinde istinaf incelemesinin aynı Yasanın 353. Maddesinde belirtilen haller dışında duruşmalı yapılacağı düzenlenmiştir....

      Davacı-davalı kadın vekili istinaf dilekçesi ile; yoksulluk nafakasının kaldırılma şartlarının oluşmadığını, iştirak nafakalarında yapılan artışın az olduğunu, asıl ve karşı davada verilen kararın kaldırılmasına, iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması taleplerinin kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

      Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar vekili dilekçesinde; ödenen iştirak ve yoksulluk nafakalarının yetersiz kaldığını ileri sürerek; davacı için yoksulluk nafakasının ....500 TL’ye, müşterek çocuk........için ise iştirak nafakasının 750 TL’ye çıkartılmasına karar verilmesi talep etmiştir. Mahkemece, dava tarihinde ergin bulunan müşterek çocuk ............ tarafından, eğitiminin devam ettiğinden bahisle açılan davadaki istemin TMK.nun 364/son maddesinde hüküm altına alınmış olan yardım nafakası verilmesine ilişkin bulunduğu gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakasının 300 TL'ye yükseltilmesine, davacı ... için 300 TL yardım nafakasının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir. ......

        Somut olayda, davacı-davalı için reddolunan iştirak ve kaldırılan yoksulluk nafakasının yıllık miktarının toplamı (150+150+350=650x12=7.800 TL), davalı-davacı yönünden arttırılan iştirak nafakasının yıllık miktarının toplamı (300x2x12=7200), 8.000 TL kesinlik sınırı altında olduğundan, hüküm kesin niteliktedir. Bu nedenle, tarafların istinaf kanun yoluna başvurma talebinin reddi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

        AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 27/04/2023 NUMARASI : 2022/631- 2023/336 DAVA KONUSU : Yoksulluk ve İştirak Nafakalarının Arttırılması KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı ile müvekkilinin evli iken Kayseri 5....

        Sayılı ilamı ile boşandıklarını, boşanma ilamı ile birlikte davacı için aylık 100 TL yoksulluk ve velayeti anneye verilen müşterek çocuk için aylık 50,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini ancak ödenen yoksulluk ve iştirak nafakalarının çok düşük kaldığını iddia ederek; yoksulluk nafakasının aylık 750,00 TL’ye, iştirak nafakasının aylık 500,00 TL’ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne karar verilerek, davacı tarafa ödenen yoksulluk nafakasının aylık 400 TL'ye, müşterek çocuk için ödenen iştirak nafakasının aylık 300 TL'ye çıkartılması yönünde hüküm tesis edilmiş; hüküm davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir....

          Değerlendirme Davacı kadın vekili dava dilekçesinde boşanma kararı ile davacı kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası ve çocuklar için hükmedilen iştirak nafakalarının arttırılmasını istemiş ancak nafakalara yıllık artış yapılmasına ilişkin talebi olmamıştır. 6100 sayılı Kanun`un 26 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Mahkemece, davacı kadın tarafından yıllık artış yapılması talep edilmediği halde, talebi aşacak şekilde yoksulluk ve iştirak nafakalarına ileri ki yıllarda yıllık ÜFE oranında artış uygulamasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. V....

            Mahkemece; yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılması talebinin reddine, nafakaların her yıl ...tarafından açıklanan .. oranında arttırılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk ve iştirak nafakasının arttırılması istemine ilişkindir. Somut olayda;... Aile Mahkemesinin 2010/908 Esas sayılı dosyasının 01/03/2011 tarihli ara kararı ile davacı kadın lehine 750 TL ve müşterek çocuk lehine 500 TL tedbir nafakasına ilişkin hüküm kurulduğu, tarafların .... Aile Mahkemesinin 2013/718 Esas ve 2014/163 Karar sayılı lmaı ile 25.02.2014 tarihinde boşandıkları, davacı lehine aylık 750 TL yoksulluk nafakasına ve velayeti davacıya verilen müşterek çocuk lehine aylık 500 TL iştirak nafakasına hükmedildiği, kararın 01.07.2015 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır....

              UYAP Entegrasyonu