"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafakanın indirilmesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraf vekilleri temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davada, aylık 1.000 TL olarak ödenilmekte olan iştirak nafakasının 300 TL ye indirilmesi talep edilmiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davacı tarafın tüm, davalı tarafın ise sair temyiz itirazları yerinde değildir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 22/10/2019 NUMARASI : 2017/147 ESAS, 2019/676 KARAR DAVA KONUSU : İŞTİRAK NAFAKASININ ARTIRILMASI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Çorlu 2....
Tüm dosya kapsamı ve istinaf başvurusu birlikte değerlendirildiğinde; tarafların boşanması sonucu davalı Nagehan lehine yoksulluk nafakasına, diğer davalı müşterek çocuk Ahmet için iştirak nafakasına hükmedildiği, nafakaların kaldırılmasına ilişkin eldeki davanın 07/12/2021 tarihinde açıldığı, dava açılmadan önce davalı Nagehan'ın 29/04/2021 tarihinde resmi evlilik yaptığı, evlilik tarihi itibariyle TMK'nun 176/3.maddesi uyarınca yoksulluk nafakasının kendiliğinden sona erdiği, yine müşterek çocuk Ahmet 02/02/2002 doğumlu olup, dava tarihi itibariyle reşit bulunduğu ve velayet kararıyla birlikte hükmedilen iştirak nafakasının da reşit olduğu tarih itibariyle kendiliğinden sona erdiği, eldeki davanın sadece kadının evlenmesine bağlı yoksulluk nafakasının, çocuğun reşit olmasına bağlı iştirak nafakasının kaldırılması talebine ilişkin olduğu, bu nafakaların kendiliğinden sona ermesinden sonra nafaka ödenmeye devam edildiği şeklindeki istinaf başvurusunun davanın konusu dikkate alındığında...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 23.12.2021 NUMARASI : 2020/482 ESAS, 2021/911 KARAR DAVA KONUSU : İŞTİRAK NAFAKASININ ARTIRIMI KARAR : Mahalli mahkemece verilen karara karşı taraflarca istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmiş olup, ön inceleme aşaması tamamlandıktan ve incelemenin duruşma yapılmadan karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşıldıktan sonra duruşmasız olarak yapılan inceleme neticesinde, Dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Kadıköy 3....
Aile Mahkemesinin 2017/75 Esas 2017/156 Karar sayılı ilamı ile kararlaştırılmış olan iştirak nafakasının indirilmesi yönündeki talebin reddine, davalı-karşı davacının iştirak ve yoksulluk nafakasının arttırılması talebine yönelik karşı davasının reddine" karar verilmiştir. Davacı karşı davalı erkek vekili istinaf dilekçesi ile; iştirak nafakasının indirilmesi talebinin reddine ilişkin kararın kaldırılmasına, asıl davanın tümden kabulüne, karşı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesi ile; asıl davada yoksulluk nafakasının kaldırılması kararının kaldırılmasına, karşı davanın tümden kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı karşı davalı erkek vekili istinafa cevap dilekçesi ile istinaf talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. Asıl dava anlaşmalı boşanmada belirlenen yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması/indirilmesi davasıdır. Karşı dava ise yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı davasıdır....
Yukarıda açıklanan TMK.nun 328/1.maddesi uyarınca; kural olarak, ana babanın bakım borcu çocuğun ergin olmasına kadar devam ettiğinden, anılan maddenin birinci fıkrasının açık hükmü uyarınca küçük ergin olmakla lehine bağlanan iştirak nafakası kendiliğinden sona erer. ./.. -3- Somut olayda; davacı dava dilekçesinde, müşterek çocuk ... Asliye Hukuk Mahkemesinin .... Karar sayılı ilamı ile hükmedilen nafakanın 200 TL'ye indirilmesini talep etmiştir. Müşterek çocuk... ergin olması ile iştirak nafakası kendiliğinden sona erdiğinden, davacının, kanun gereği kendiliğinden sona eren iştirak nafakasının kaldırılması veya indirilmesi talebi ile dava açmasında hukuken korunmaya değer menfaati, diğer bir ifade ile bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır....
Tarafların ilk derece mahkemesince kabul edilen kusurlarının gerçekleştiği, davacı-davalının boşanmaya neden olan olaylarda ağır kusurlu olduğu, tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında hükmedilen iştirak ve yoksulluk nafakası azdır. Dolayısı ile kadının iştirak ve yoksulluk nafakasına ilişkin istinaf itirazlarının kabulü ile daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekmektedir....
Sayılı kararı ile küçük Ebrar için 1.000,00 TL nafaka talebi, baba Mustafa Yazıcı'nın da davayı kabul etmesi üzerine kesinleştiğini, bu dava ile davacı baba, nafaka miktarının indirilmesi ve müşterek çocukla kişisel ilişki kurulması talepli dava açtığını, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilerek nafakanın indirilmesi talebinin reddine, şahsi ilişki talebinin kabulüne karar verildiği, nafakanın indirilmesi talebinin reddine ilişkin karara karşı itirazının bulunmadığı, şahsi ilişki tesisinin kabulüne yönelik verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle kaldırılmasını istemiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK.nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda, Dava; nafakanın indirilmesi ve şahsi ilişki kurulması istemine ilişkindir....
Somut olayda; müşterek çocuk yararına hükmedilen iştirak nafakasının indirilmesi istenen yıllık miktarı (250x12=3.000 TL) karar tarihi itibariyle Hukuk Muhakemeleri Kanununun 341. maddesi uyarınca belirlenen parasal sınırın altında kalıp, kesin niteliktedir. Bu sebeple, 01/06/1990 gün,1989/3 esas ve 1990/4 karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurul Kararı kıyasen uygulanmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 346 ve 352. maddeleri gereğince davacı erkek vekilinin istinaf dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir....
Somut olayda; taraflar arasındaki anlaşmalı boşanma kararından sonra müşterek çocuk lehine olan iştirak nafakasında herhangi bir artışa gidilmemiş olup, aradan geçen sürede eğitim hayatına başlayan ve devam eden müşterek çocuğun ihtiyaçlarının artış gösterdiği açıktır. Bu durumda; tarafların gelir durumları, müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu ve genel ihtiyaçları doğrultusunda, anlaşmalı boşanma davasında protokol ile belirlenen iştirak nafakasının indirilmesi hakkaniyete uygun bulunmamış, bu itibarla, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, davanın kısmen kabulü ile iştirak nafakasının yazılı şekilde indirilmesine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir....