"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, davalı ile boşandıklarını, 2012 yılında yapılan son nafaka artışı ile müşterek çocuk için aylık 225 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini,çocuğun aradan geçen sürede eğitim vb. masraflarının arttığını,kendisinin geliri bulunmadığını ve aylık 600 TL kira ödemesi bulunduğunu ileri sürerek; müşterek çocuk Muhammed Taha için hükmedilen aylık 250 TL'lik iştirak nafakasının aylık 500,00 TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir....
G... ve M... lehine ayrı ayrı taktir edilen 1000,00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden geçerli olmak üzere her bir çocuk için aylık 1300,00 TL ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakasının artırılması istemine ilişkindir. TMK. 182/2.maddesine göre; "Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır". Aynı Yasanın 328/1.maddesine göre de; "Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de gözönünde bulundurulur" (TMK. 330/1)....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili ve davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili; davalı ile davacının boşandıklarını, müşterek çocuk Emre'nin velayetinin davacı anneye bırakıldığı, ağırlaşan hayat şartları karşısında masraflar ve okul giderlerinin artması nedeniyle müvekkilinin müşterek çocuğa nafaka bağlanması için açtığı dava sonucu aylık 100 TL iştirak nafakası bağlandığı, hükmedilen aylık 100 TL iştirak nafakasının günün ekonomik koşulları ve müşterek çocuğun büyümesi ve ihtiyaçlarının artması sonucu yetersiz kaldığını belirterek, aylık 100 TL iştirak nafakasının aylık 800 TL'ye çıkartılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir...
Emre için takdir edilen 1.000 TL iştirak nafakasının 900 TL'ye indirilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere her ay davacıdan alınarak davalıya verilmesine, karar verilmiş, hüküm süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, iştirak nafakasının azaltılması istemine ilişkindir. TMK. 182/2.maddesine göre; "Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır". Aynı Yasanın 328/1.maddesine göre de; "Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de gözönünde bulundurulur" (TMK. 330/1)....
İştirak nafakasının; çocuğun yaşı, eğitim durumu, günün ekonomik koşullarındaki paranın alım gücü ile genel ihtiyaçlarına uygun olarak ana babanın mali durumları da gözetilmek suretiyle takdiri gerekir. Somut olayda, yapılan sosyal ekonomik durum araştırmasına göre, davacının polis memuru olduğu, aylık 2500 TL maaş aldığı ve 300 TL lojman kirası ödediği, davalının da aynı şekilde polis memuru olup, aylık 2900 TL maaşının bulunduğu ve kendisine ait evde yaşadığı tespit edilmiştir. Bununla birlikte, İzmir 2. Aile Mahkemesi'nin 2012/16 Esas- 2012/41 Karar sayılı ve 16.01.2012 tarihli (boşanma) ilamı ile hükmedilen iştirak nafakasının, bu davanın açıldığı tarih itibariyle aradan geçen yaklaşık iki yıllık süre içerisinde, müşterek çocukların büyümesi ve ihtiyaçlarının artması karşısında düşük kaldığı anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki iştirak nafakasının arttırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacısayılı anlaşmalı boşanma kararı ile müşterek çocuk için aylık 250,00 TL iştirak nafakasına ve bu nafakanın her yıl % 10 oranında arttırılmasına hükmedildiğini, müşterek çocuğun özel okula gittiğini, ihtiyaçlarının arttığını, tek başına karşılamaya çalıştığını, davalının nafaka dışında katksı olmadığını belirterek, iştirak nafakasının 1.000 TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece; davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, müşterek çocuk ... lehine 250,00 TL iştirak nafakasının dava tarihi olan 09/09/2015 tarihinden itibaren aylık 300,00 TL'ye çıkartılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakasının artırılması istemine ilişkindir. TMK. 182/2.maddesine göre; "Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır". Aynı Yasanın 328/1.maddesine göre de; "Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de gözönünde bulundurulur" (TMK. 330/1)....
Aile Mahkemesi'nin 2005/430 Esas-2005/650 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, ortak çocuk Feyza'nın boşanma kararı ile birlikte velayetinin davacı anneye bırakıldığını, ayrıca ortak çocuk için 50,00-TL iştirak nafakasının davalı babadan tahsiline karar verildiğini, daha sonra İzmir 9 Aile Mahkemesinin 2011/1009 Esas-2012/169 Karar sayılı ilamı ile iştirak nafakasının aylık 125 TL'ye yükseltildiğini, bu bedelin ihtiyaçları karşılamaya yetmediğini, nafakanın 300 TL arttırılarak 425 TL ye çıkartılmasını talep etmiştir. Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkeme tarafından; davanın kısmen kabulü ile; dava tarihi olan 14/02/2014 tarihinden başlamak üzere İzmir 9. Aile Mahkemesinin 2011/1009 Esas-2012/169 Karar sayılı ilamı ile müşterek çocuk için hükmolunan aylık 125,00-TL iştirak nafakasının 200,00-TL'ye yükseltilmesine, kararın kesinleştiği tarihten itibaren yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine, karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili; davalı eski eşinden Aile Mahkemesi'nin 2009/856 Esas 2010/1004 Karar sayılı ilamı ile boşandığını, müşterek çocuk Ebrar'ın velayetinin müvekkiline verildiğini, müşterek çocuk için aylık 100,00-TL nafakanın davalı eşten tahsiline karar verildiğini, iştirak nafakasının günün ekonomik koşulları ve müşterek çocuğun büyümesi ve ihtiyaçlarının artması sonucu yetersiz kaldığını belirterek, aylık 100 TL iştirak nafakasının aylık 600 TL'ye çıkartılmasına, 600 Tl iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte...
O halde, mahkemece, tarafların gelir durumu, müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu ve genel ihtiyaçları doğrultusunda, iştirak nafakasının indirilmesi hakkaniyete uygun olmayıp, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, davanın kabulü ile iştirak nafakasının yazılı şekilde indirilmesine karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir. 2-) Oluş ve kabule göre iştirak nafakasının kaldırılması olmadığı takdirde 175 TL ye indirilmesi istemli açılan davada; dava tarihi itibariyle 555,74 TL ye ulaştığı beyan olunan iştirak nafakasının 317 TL üzerinden 2016 yılı için devamına; devam eden yıllarda TÜİK tarafından belirlenen Üfe oranında artış yapılmasına bu suretle davanın kısmen kabulüne karar verilmişken, "davanın kabulüne " yönelik hüküm tesisi isabetsiz olup , bozmayı gerektirmiştir....