Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada; tarafların 13.10.2010 tarihinde anlaşmalı olarak boşandıkları, protokol gereğince müşterek çocuklara verilen 750'şer TL iştirak nafakasının herbir çocuk için 150'şer TL indirilmesi talep ve dava edilmiştir.Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuk ... için takdir edilen 750 TL iştirak nafakasının 300 TL'ye, diğer müşterek çocuk ... için takdir edilen 750 TL iştirak nafakasının 250 TL'ye indirilmesi cihetine gidilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.Taraflar MK’nun 134/3.maddesi çerçevesinde “anlaşmalı olarak” boşanmışlardır. Aralarında yaptıkları protokol, hukuki niteliği itibariyle Medeni Kanun hükümlerinden kaynaklanmakta ise de; genel sözleşme hükümlerine tabidir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/34 Esas ve 2014 /467 Karar sayılı 24/11/2014 kesinleşme tarihli ilamı ile çekişmeli olarak boşandığı, boşanma ilamında davalı kadın lehine aylık 800 TL yoksulluk nafakasına ve müşterek çocuk Aslıhan Şencan lehine aylık 400 TL iştirak nafakasına hükmedildiği, müşterek çocuk Aslıhan'nın 03/09/1998 doğumlu olduğu, iştirak nafakasının müşterek çocuk Aslıhan'nın 18 yaşını doldurduğu tarih itibari ile sonra erdiği, iş bu dava tarihinden önce sona eren iştirak nafakasının kaldırılması talebinin reddine karar verilmesi gerektiği, boşanma ilamında, hükmedilen yoksulluk nafakasının, her yıl TEFE'de meydana gelen değişiklik oranında artırılmasına karar verildiği, yapılan sosyal ve ekonomik durum araştırmasında; davacının emekli olduğu, aylık 2.500 TL geliri olduğu, yeni evlilik yaptığı, aylık 1.700 TL nafaka ödediği, üzerine kayıtlı mal varlığının olmadığı, davalının ise aylık 2.020 TL tutarında asgari ücret düzeyinde geliri olduğu, aylık 550 TL kira verdiğinin...
Davacı ve davalının Mahkememizin 2009/306- 2010/204 Esas-Karar sayılı kararı ile boşandıkları çocuk ve kadın yönünden hükmedilen iştirak ve yoksulluk nafakalarının günün ekonomik koşulları ve tarafların sosyal ekonomik durumlarına göre ödenmesi gereken miktar itibariyle fahiş olmadığı gibi davacının da müşterek çocuğun eğitim ve bakım giderlerini gücü oranında katılması gerektiği davalının da bir gelirinin olmaması nedeniyle boşanma sonucu yoksulluğa düştüğü, kaldı ki daha önce hükmedilen iştirak nafakasının müşterek çocuğun 17 yaşında olması sebebiyle ihtiyaçlarını karşılamaya halihazırda dahi yetmeyeceği, gerek iştirak gerekse yoksulluk nafasının miktar ve şartlar itibariyle nafakaların kaldırılması ve indirilmesi şartlarının davacı yararına oluşmadığından talebin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." şeklindeki gerekçe ile "Açılı davanın REDDİNE" karar verilmiştir....
Hukuk Dairesi 2020/1980 2020/3397E-K) Somut olayda taraflar TMK 166/3 maddesi gereği08.09.2020 tarihinde yılında boşanmışlar, davalı kadın lehine aylık 1.000 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiş ve karar kesinleşmiş ve yaklaşık 9 aylık süre geçtikten sonra yoksulluk nafakasının kaldırılması veya aylık 150 TL 'ye indirilmesi talep edilmiştir. TMK'nun 176/3. maddesinde öngörülen yoksulluk nafakasının kaldırılması vaya TMK'nın 176/4. Maddesi uyarınca indirim yapılması koşulları somut olayda oluşmamıştır.Zira davalı tarafın evlenmesi veya evlenme olmaksızın birlikte fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi durumları söz konusu değildir....
Hukuk Dairesi 2020/1980 2020/3397E-K) Somut olayda taraflar TMK 166/3 maddesi gereği08.09.2020 tarihinde yılında boşanmışlar, davalı kadın lehine aylık 1.000 TL yoksulluk nafakasına hükmedilmiş ve karar kesinleşmiş ve yaklaşık 9 aylık süre geçtikten sonra yoksulluk nafakasının kaldırılması veya aylık 150 TL 'ye indirilmesi talep edilmiştir. TMK'nun 176/3. maddesinde öngörülen yoksulluk nafakasının kaldırılması vaya TMK'nın 176/4. Maddesi uyarınca indirim yapılması koşulları somut olayda oluşmamıştır.Zira davalı tarafın evlenmesi veya evlenme olmaksızın birlikte fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi durumları söz konusu değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :İştirak ve Yoksulluk Nafakasının Arttırılması-Velayetin Değiştirilmesi- İştirak ve Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı tarafından davacı-davalının kısmen kabul edilen nafakaların arttırılması davası ile karşı davadaki taleplerinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı-davalının, davacı-davalının kısmen kabul edilen iştirak ve yoksulluk nafakaların arttırılması kararlarına yönelik temyiz itirazlarının, yıllık arttırılan miktar ayrı ayrı karar tarihi itibariyle kesinlik sınırının altında kaldığı için reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davalı-davalının, reddedilen iştirak ve yoksulluk nafakasının kaldırılması taleplerine yönelik temyiz itirazlarının, kaldırılması talep edilen yıllık nafaka miktarları ayrı ayrı karar tarihi itibariyle...
Davalı yanın açtığı ve bağlantı nedeni ile eldeki dava ile birleştirilen davada ise babanın işsizlik maaşı aldığı ileri sürülerek yoksulluk nafakasının 100.00'TL ye, iştirak nafakasının 250.00'TL ye indirilmesi talep ve dava edilmiştir. Mahkemece, iştirak nafakasının 575.00.- TL ye, yoksulluk nafakasının 460.00'TL ye yükseltilmesine, birleşen davanın ise reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının (birleşen davada davacı) vekilinin tüm, davacı (birleşen davada davalı)nın sair temyiz itirazları yerinde değildir. Davacı (birleşen davada davalı)nın kabul gören temyiz itirazlarına gelince; TMK. 182/2.maddesine göre; "Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar taraf vekillerince ayrı ayrı istinaf edilmiş, Davacı erkek vekili kararı, nafakanın tamamen kaldırılmaması Davalı kadın vekili ise, nafakanın indirilmesi Yönleri ile istinafa getirmişlerdir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması ya da indirilmesi isteminden ibarettir. Cari nafakalar yabancı mahkeme ilamı ile belirlenmiş, konu ilamın tanınmasına ve tenfizine karar verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmıştır. HMK'nun 355. maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar taraf vekillerince ayrı ayrı istinaf edilmiş, Davacı erkek vekili kararı, nafakanın tamamen kaldırılmaması Davalı kadın vekili ise, nafakanın indirilmesi Yönleri ile istinafa getirmişlerdir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması ya da indirilmesi isteminden ibarettir. Cari nafakalar yabancı mahkeme ilamı ile belirlenmiş, konu ilamın tanınmasına ve tenfizine karar verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmıştır. HMK'nun 355. maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir....
Aile Mahkemesinin 2018/273 esas, 2019/232 karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, müşterek çocuğun velayetinin anneye bırakıldığını, çocuk lehine 75,00 TL nafakaya hükmedildiğini, nafakanın daha sonra aylık 200,00 TL'ye yükseltildiğini, sigortalı bir işinin olmadığını, yeniden evlendiğini, üç çocuktan ikisinin engelli olduğunu, eşinin çalışmadığını, bu sebeple nafakayı ödemekte zorlandığını belirterek, kaldırılmasını, olmadığı takdirde aylık 50,00 TL'ye indirilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap vererek, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın reddine hükmolunmuştur. Davacı vekili verilen kararı; usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle istinaf etmiş, kararın kaldırılmasını, davanın kabulünü talep etmiştir. Davalı vekili istinaf başvurusuna cevap vermemiştir. Dava; iştirak nafakasının kaldırılması, olmadığı takdirde indirilmesi istemine ilişkindir....