Y A R G I T A Y K A R A R I Davada, anlaşmalı boşanma ile kabul edilen davalı kadın yararına aylık 350 TL yoksulluk ile müşterek çocuk için aylık 350 TL iştirak nafakasının artırılması yönünden davalı tarafından en son 10.02.2009 tarihinde açılan dava neticesinde, davalı kadın için aylık 530 TL yoksulluk, müşterek çocuk için aylık 660 TL iştirak nafakasına hükmedilip ayrıca nafakaların her yıl %15 oranında artırılmasına karar verildiği, ancak davalının boşanmadan sonra maddi durumunun iyileşmesi, davacının da işlerinin kötüye gitmesi ve gelirinin azalması nedeniyle hükmolunan nafakaların katlanılamaz hale geldiği belirtilerek öncelikle yoksulluk nafakasının kaldırılması, olmadığı takdirde aylık 150 TL'ye indirilmesi, iştirak nafakasının da aylık 150 TL'ye indirilmesi istenilmiştir....
Hal böyle olunca mahkemece; iştirak nafakalarının kaldırılması olmadığı takdirde indirilmesi ve yoksulluk nafakasının kaldırılması taleplerine yönelik olan karşı davayı asıl dava olan iştirak nafakası artırım davasından ayırmak, yeni esasa kaydetmek, yargılamaya bu esas üzerinden devam etmek, taraf delillerinin değerlendirilmesi sonucu varılacak uygun sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş,bozmayı gerektirmiştir. Bozma nedenine göre, davalı karşı davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, davalı karşı davacı tarafın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 05.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davacının iştirak nafakasının kaldırılması olmadığı taktirde indirilmesi talebinin reddedilmesine yönelik istinaf başvurusunun incelenmesinde; dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının yerinde bulunmayan istinaf itirazlarının esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Davacının iştirak nafakasının kaldırılması olmadığı taktirde indirilmesi talebinin reddedilmesine yönelik istinaf başvurusunun incelenmesinde; dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının yerinde bulunmayan istinaf itirazlarının esastan reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
nafakasının kaldırılmasına, mümkün olmadığı takdirde indirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Bu sebeple davalı-davacının temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2-Yoksulluk nafakasının kaldırılması, olmadığı takdirde azaltılması davası ile iştirak nafakasının kaldırılması, olmadığı takdirde azaltılması davalarına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Temyize konu kaldırılması talep edilen yoksulluk nafakasının yıllık miktarı 2400 TL olup, yine temyize konu kaldırılması talep edilen iştirak nafakasının yıllık miktarı 1800 TL olup Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362/1-a maddesi gereğince karar tarihindeki temyiz kesinlik sınırının (3200 TL) altında kaldığından kesindir....
Somut olayda; davacı-karşı davalı yoksulluk nafakasının kaldırılması/indirilmesi talebinin yanında müşterek çocuklar için hükmedilen iştirak nafakasının indirilmesi talebinde de bulunmuş, mahkemece davacı-karşı davalının yoksulluk nafakası ile ilgili talebi konusunda karar verilmesine rağmen iştirak nafakalarının indirilmesi talebi konusunda olumlu olumsuz bir karar verilmediğinden, davacı-karşı davalının istinaf talebinin usuli eksiklik nedeni ile kabulü ile davacı-karşı davalının iştirak nafakalarının indirilmesi talebi yönünden de olumlu veya olumsuz bir karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Kabule göre; davalı-karşı davacı karşı dava dilekçesi ile yoksulluk/iştirak nafakalarının arttırılması talebinde bulunmuş, bilahare karşı dava dilekçesindeke taleplerle aynı talebi içeren birleşen davayı açmıştır....
kaldırılması talebi kabul görmez ise davalı için hükmedilen yoksulluk nafakasının 50,00- TL indirilmesini ,yine müşterek çocuk Esra için hükmedilen iştirak nafakasının da 50,00- TL indirilmesini talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, davacının müşterek çocuklar lehine bağlanan iştirak nafakasının kaldırılması isteminin yerinde olmadığı, ancak boşanma kararından sonra davacının ekonomik durumunun olumsuz yönde değiştiği, davacının müşterek çocuklar lehine bağlanan toplam aylık 600,00-TL iştirak nafakasını ödeme gücünün bulunmadığı anlaşıldığından Türk Medeni Kanunu'nun .... maddesindeki hakkaniyet ilkesi, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, günün ekonomik koşullarındaki paranın alım gücü, müşterek çocukların yaşları, sağlık ve eğitim durumları nazara alınarak nafakanın indirilmesi talebinin kısmen kabulüne, müşterek çocukların her biri lehine daha önce bağlanan aylık 300,00-TL iştirak nafakasının her bir çocuk için aylık 200,00-TL'ye indirilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. TMK.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen iştirak nafakasının kaldırılması, olmadığı takdirde indirilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 2,20 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, HUMK'nun 440/1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.01.2017 günü oybirliğiyle karar verildi....