İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 300 TL olan iştirak nafakasının aylık 500 TL artırılarak aylık 800 TL'ye yükseltilmesine fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili artış miktarının yetersizliğinden bahisle kararı istinafa getirmişlerdir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava; iştirak nafakasının artırımı istemine ilişkindir. Tarafların Çumra Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/515 Esas- 2016/258 Karar sayılı kararı ile boşandıkları, boşanmanın 04/09/2018 tarihinde kesinleştiği, cari iştirak nafakasının boşanma ilamı ile belirlendiği anlaşılmaktadır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 500 TL olan iştirak nafakasının aylık 800 TL artırılarak aylık 1.300 TL ye yükseltilmesine, nafakanın yıllık ÜFE oranında artırılmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili artış miktarının yetersizliğinden bahisle, davalı vekili ise davanın kabulü ve artış miktarı itibariyle kararı istinafa getirmişlerdir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava; iştirak nafakasının artırımı istemine ilişkindir. Tarafların Konya 5. Aile Mahkemesinin 2018/830 Esas- 2019/782 Karar sayılı kararı ile boşandıkları, boşanmanın 18/11/2020 tarihinde kesinleştiği, cari iştirak nafakasının boşanma ilamı ile belirlendiği anlaşılmaktadır....
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuk için aylık 600 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren 100 TL arttırılarak aylık 700 TL'ye çıkartılmasına ve davalının müşterek çocuğun eğitim öğretim yılının Eylül 5. günü ve Şubat 5. günü 500'er TL katkı bedeli ödemesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakasının artırılması istemine ilişkindir. TMK. 182/2.maddesine göre; "Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır". Aynı Yasanın 328/1.maddesine göre de; "Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki iştirak nafakasının arttırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili; tarafların 15.04.2011 tarihinde kesinleşen karar ile boşandıklarını, müşterek 1999 doğumlu çocuk için hükmedilen 600 TL iştirak nafakasının aradan geçen süre ve çocuğun ihtiyaçlarında artış olması nedeniyle yetersiz kaldığını belirterek; iştirak nafakasının 1500 TL' ye artırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, talep edilen nafaka miktarının fazla olduğunu, müvekkilinin davacının sebep olduğu borçları ödemekte olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; davanın kısmen kabulü ile dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere müşterek çocuk Ali Ayberk Şen lehine takdir edilen iştirak nafakasının aylık 1050 TL artırılarak aylık 1700 TL ye yükseltilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; artış miktarının yetersiz olduğundan bahisle hükmü istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava; iştirak nafakasının artırımı istemine ilişkindir. Tarafların Konya 3 Aile Mahkemesinin 2015/317 Esas- 2015/543 Karar sayılı kararı ile boşandıkları, boşanmanın 25/05/2015 tarihinde kesinleştiği, cari iştirak nafakasının Konya 7. Aile Mahkemesinin nafaka artırımına dair 2020/261 esas 2020/926 karar sayılı kararı ile belirlendiği anlaşılmaktadır....
Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de gözönünde bulundurulur" (TMK. 330/1). İştirak nafakasının; çocuğun yaşı, eğitim durumu, günün ekonomik koşullarındaki paranın alım gücü ile genel ihtiyaçlarına uygun olarak ana babanın mali durumları da gözetilmek suretiyle takdiri gerekir. Somut olayda, taraflar hakkında yapılan sosyal ekonomik durum araştırmasında; davalı- brileşen davacı annenin ev hanımı olup çalışmadığı, davacı-birleşen davalı babanın ise işsiz olduğu ve gelirinin tespit edilemediği belirtilmiş ise de, dosya kapsamındaki bilgilere göre davacı-birleşen davalı babanın pansiyon işlettiği, ayrıca bir kısım tanık beyanlarına göre ise müteahhitlik de yaptığı ifade edilmiş olup, mahkemece davalı babanın bu işlerden elde ettiği gelire ilişkin yeterince inceleme ve araştırılma yapılmadığı anlaşılmıştır....
Dava; nafaka (nafakanın artırımı) istemine ilişkindir. TMK.'nın 182.maddesine göre; boşanma kararı ile velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır. TMK.'nun 327/1.maddesinde; çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin anne ve baba tarafından karşılanacağı hükme bağlanmıştır. Aynı yasanın 328/1.maddesi hükmü gereğince ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Küçüğe fiilen bakan ana veya baba, diğerine karşı çocuk adına nafaka davası açabilir. (TMK madde 329/1) Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun giderleri de göz önünde bulundurulur. (TMK madde 330/1) TMK.'nun 331.maddesine göre; durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler. "Erkeğin işsiz olması ve malvarlığının bulunmaması onu nafaka sorumluluğundan kurtarmaz....
için 150,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini,aradan geçen sürede takdir edilen nafakanın ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığını bu nedenle iştirak nafakasının 400,00 TL 'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile müşterek her bir çocuk için aylık 250,00'şer TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren 250,00 TL daha arttırılarak aylık 500,00 TL yükseltilmesine karar verilmiş,hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava,iştirak nafakasının artırımı istemine ilişkindir. TMK.nun 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğun giderlerine katılmakla yükümlüdür....
Hal böyle olunca mahkemece; tarafların gerçekleşen sosyal-ekonomik durumları, nafakanın niteliği, , müşterek çocuğun yaşı, ihtiyaçları, davalı babanın geliri, ekonomik sosyal düzeyi ,davalı babanın da ortak çocuğun bakım masraflarına katılma yükümlülüğünün bulunması, hali hazırda ödenen nafakanın belirlendiği tarihle eldeki davanın açıldığı tarih arasında geçen zaman, ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayınladığı ÜFE artış oranı nazara alındığında; çocuğun menfaati üstün tutularak, nafakanın artırılmasında bir isabetsizlik bulunmamış ise de artış miktarının çocuğun yaşına, ihtiyaçlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına göre yüksek belirlendiği aylık 800,00 TL nafakanın çocuğun yaşına, ihtiyaçlarına, tarafların ekonomik sosyal durumlarına TMK'nın 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine ve ölçülülük ilkesine uygun olduğu kabul edilerek iştirak nafakası 800,00 TL olarak belirlenmiştir....
Davalı cevap dilekçesinde; mahkeme tarafından bağlanan nafakayı ödemesine rağmen, İzmir 11.İcra dosyası ile 12.606 TL fazladan ödemek zorunda kaldığını, çocuğun dershaneye ve kursa gitmesinin zorunlu olmadığını, çocuğun yurtta kalmasının da çocuğu olumsuz etkileyeceğini, sığınmacıların kayıt dışı ve asgari ücretin altında rakamlara çalışmaları nedeniyle iş bulamadığını, işsiz olduğunu savunarak; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, iştirak nafakasının 220 TL'ye artırılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakasının artırılması istemine ilişkindir. TMK. nun 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkânları ölçüsünde müşterek çocuğun giderlerine katılmakla yükümlüdür....