WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı işveren bu oran üzerinden ödemeyi ihtirazı kayıtla ödemiş ve ihale kapsamında yapılan işin tadilat işi olduğunu, buna göre asgari işçilik oranının belirlenmesi gerektiğini belirterek kurum işleminin iptali için dava açmıştır. 19.Taraflar arasında uyuşmazlık konusu olan ve indirim hükmü içeren 07.03.1995 tarihli 16-105 Ek sayılı ve 17.11.1995 tarihli 16-118 Ek sayılı Kurum genelgelerine göre, özel bina inşaatları ile ihale konusu işlere ait işyerlerinde; müfettiş incelemesi yapılması yerine ön inceleme ile “asgarî işçilik uygulaması” sonucu Kurumca belirlenen baraj esas alınmak suretiyle yeterli işçilik bildiriminde bulunduğu saptanan işverenlere ilişiksizlik belgesi verilerek işyeri dosyaları tasfiye edilmekte; yine, bu baraja göre eksik işçilik bildiriminde bulunulan işyerleri ise, sigorta müfettişi incelemesine tâbi tutularak re'sen prim tahakkuk ettirilmektedir....

    Kuruma eksik işçilik bildiriminde bulunan davacı yüklenici şirket olduğuna göre, eksik beyanın sonuçlarına kural olarak davacı şirketin katlanması gerekir. Davalı ... ancak taraflar arasındaki sözleşmenin 14. maddesine göre ödemek zorunda olduğu prim aslından sorumludur. Bunun dışında davalı taşeron şirketin sorumlu olabilmesi için işçilik miktarının kuruma eksik bildiriminde bir kusurunun bulunması zorunludur. Bu husuların belirlenmesi, konunun uzmanı bilirkişilerden alınabilecek raporla mümkün olabilir. Mahkemece davalı taşeron şirketin sorumluluğu olup olmadığı, varsa miktarının belirlenmesi için bilirkişi raporu alınmadan davanın tümden kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır....

      Bilirkişi raporunda bu işlerin her biri için farklı işçilik oranı uygulanacağından bahisle; her bir işe uygulanacak işçilik oranı belirlendikten sonra işçilik oranlarının ortalaması olan %8,3 oranı hak ediş miktarına uygulanarak eksik işçilik bedeli hesaplanmıştır. Kurum müfettişlerince belirlenen asgari işçilik oranı olan 16-192 sayılı ek Genelgede yer alan iş kollarından Harita,proje-Aplikasyon çalışmalarında uygulanması gereken %14 işçilik oranının işin değişik ve yukarıda belirlenen farklılığı karşısında hakediş miktarına uygulanması mümkün değildir. Ancak her bir işin işçilik oranının ayrı ayrı hak ediş içindeki yeri ve tutarı hesaplandıktan sonra bunlara uygulanacak asgari işçilik tutarlarının toplamının eksik işçilik miktarını oluşturacağı düşünülmeksizin mahkemece ortalama işçilik oranları hak ediş tutarına uygulanarak eksik işçilik bedelini tesbit eden bilirkişi raporunun hükme dayanak tutularak sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur....

        Kurumun düzenleyici nitelikteki bu işlemine karşı idari yargı yoluna başvurarak iptal kararı alınmadıkça bir başka işçilik oranına dayanılarak hesaplama yapılamayacağı gibi listede açıklanan işi bölümlere ayırıp her biri için ayrı işçilik oranları alınması da mümkün değildir Ancak ihaleli konuları varsa her biri için listede belirlenen asgari işçilik oranının esas alınması gerektiği kabul edilmelidir....

          Mahkemece, bozma ilamımız doğrultusunda hareket edilerek yaptırılan inceleme sonucu hükme esas alınan 04.03.2010 tarihli bilirkişi raporunda davacının SGK'na eksik bildirdiği işçilik miktarının 59.692,51 .-TL olduğu, bu eksik işçilik miktarı için ödenmesi gereken ek prim tutarı aslının ise, 20.859,99.-TL olduğu hesaplanmıştır. Davacı şirket SGK'nun ilgili ünitesine itiraz etmeden ve bu davayı açmadan önce, 04.02.2005 (30.000,00.-TL) ve 04.03.2005 (26.000,00.-TL) tarihlerinde toplam 56.000,00.-TL ödemiştir. Eksik bildirilen işçilik miktarına isabet eden ek prim tutarı aslı olan 20.859,99.-TL'na uygulanan ( ilk ödeme tarihi olan 04.02.2005 tarihi itibariyle) gecikme zammının 5.851,81.-TL olarak hesaplandığı dikkate alındığında, davacı şirketin, davalı Kurum ünitesine itiraz tarihi olan 18.10.2005 ve dava tarihi olan 07.03.2006 tarihlerinden önce, SGK'na eksik bildirdiği işçilik miktarı nedeniyle tahakkuk etmesi gereken prim aslı ve gecikme zammı tutarı olan toplam 26,711,80....

            Davacı .......ne ait otel-restaurant-bar işletmesi işyerinde 2003 yılı 8-10.aylar, 2004 yılı 4-10.aylar ve 2005 yılı 4-10 aylar arası için asgari işçilik uygulaması yapılmış ve 15.12.2006 tarihli sigorta müfettiş raporuna dayalı şekilde anılan dönemlere ilişkin olarak eksik işçilik bildirimi nedeniyle tahakkuk ettirilen 117.754,67 TL prim borcunun ödenmesinin istenmesi üzerine açılan eldeki davayla; Kurumca eksik işçilik bildirimi nedeniyle yapılan prim ve gecikme zammı işleminin iptali istenmiştir. Davanın kabulüne ilişkin ilk hükmün Dairemizce, anılan işin yürütülmesi için gerekli miktarda işçilik bildiriminin yapılıp yapılmadığı, işin niteliği, bünyesinde kullanılan teknoloji, iş yerinin büyüklüğü, benzer işletmelerde çalıştırılan işçi sayısı, ilgili meslek veya kamu kuruluşlarının görüşü gibi unsurların dikkate alınması suretiyle yapılacak araştırma ve inceleme sonucuna göre karar verilmesi gereğinden bahisle bozulmuştur....

              Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Taraflar arasında davacının ödenmeyen prim alacağı bulunup bulunmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır. Davalı şirket tarafından yıllık satış miktarına göre belirlenen puanlar karşılığında her yıl Mart ayı başına kadar satış primi ödendiği, 2013 yılı çalışma dönemi için de tüm çalışanlara olduğu gibi davacıya da 2013 prim sisteminin bildirildiği ve bu prim tablosu baz alınarak 2013 yılında toplam baz prim tutarının 18.000.00 TL olarak belirlendiği, hedef gerçekleştirmenin % 100 olması durumunda baz prim tutarına hak kazanılacağının ve yıl sonunda % 100 üzeri gerçekleşmede prim hak ediş oranı ve gerçekleşme oranının eşit olacağı prim sisteminden tespit edilmiştir....

                tazminatlarının tamamen eksik hesaplandığını ve müvekkilinin mağduriyetine neden olunduğunu, işçilik alacaklarının hukuka uygun bir bilirkişi raporu ile ortaya çıkartılmasını, haklı davanın tam kabulüne, karar verilmesi gerektiğini beyanla istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

                Ancak, 13.01.2020 tarihli bilirkişi raporunda davacının fazla çalışma alacağı hesaplanırken mesaisi arttıkça prim alacağı artacağına ilişkin kabulle fazla çalışma alacağı prim dikkate alınmadan sabit ücretin %50 zamlı kısmı uygulanarak belirlenmiş, hesaplama yöntemi dönemin Yargıtay kararlarına da uygun düşmeyerek fazla çalışma alacağı hatalı şekilde hesaplanmış, davacı tarafça da itiraza uğramamıştır. Oysa Yargıtay 9. HD'nin 2020 yılı Eylül ayında aldığı ilke kararlarına göre (m.40); ücret, sabit ücret ile hedefe veya kotaya bağlı primden oluşuyorsa işçinin fazla çalışma ücreti sabit ücret üzerinden saat ücretinin %150 fazlasıyla ödenecektir. Başka bir anlatımla bu tür prim ödemelerinin fazla çalışma ücreti hesabına bir etkisi bulunmamaktadır. Buna göre fazla çalışma ücreti; Ücret Dönemi AylıkÜcret SaatÜcreti %50+ FM Hafta Haftalık Fazla Çalışma SaatÜcr....

                Md.Lüğünce sicil dosyası açıldığını, asgari işçilik incelemesi talebinde bulunduğunu, 475.491,57 TL fark prim borcu çıkartıldığı....

                UYAP Entegrasyonu