aritmetik ortalamasının alınarak hesaplamaya esas alınması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.Yapılacak iş, davalı Kurumdan davacının ne kadar işçilik bildirdiğini ve uygulanan prim oranını sormak ve prim borcunun hesaplanması sırasında bu oranının uygulanması gerektiğini göz önünde bulnudurmak, davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarını getirtmek, asgari işçilik uygulamasında yalnızca malzemeli işçilik ve salt işçilik faturaları ve fatura bedelinin de KDV hariç kısmının düşülebileceğini dikkate almak, bilirkişi kurulundan yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde malzemeli ve salt işçilik faturalarının her birisinin hangi gerekçe ile malzemeli veya salt işçilikli fatura olarak kabul edildiğini gösteren ve ihale kapsamındaki imalat kalemlerine ait asgari işçilik oranlarını 29.9.2005 Tarih ve 25951 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Asgari İşçilik Tespit Komisyonunca Belirlenen Çeşitli İşkollarına Ait Asgari İşçilik Oranlarını Gösterir Tebliğ” e göre belirleyen, Tebliğ'de asgari işçilik...
Mahkemece, davacının 1972-1980 arasında yurtdışında geçen ve 3201 sayılı Yasa kapsamında borçlanılan sürelerin basamak intibakında değerlendirilerek aylık miktarının belirlenmesi isabetli ise de, basamak intibakı sonucu oluşan prim borcunun davacı tarafından 22.01.2015 tarihinde ödenmesi karşısında, davacının basamak intibakı sonucu belirlenen 01.09.2013 tarihindeki aylık tutarına itiraz etmediği de gözetilerek, Kurumdan, davacının 01.09.2013 tarihi itibariyle yaşlılık aylığının ek ödeme dahil 583,99 TL. olmasına göre 01.02.2015 tarihi itibariyle olması gereken aylık tutarı sorularak, prim borcunun ödendiği tarihi takip eden ay başından itibaren intibak ettirilen basamağa göre belirlenen yaşlılık aylığının ödenmesi gerektiği gözetilerek, varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....
Davanın yasal dayanağı olan 506 sayılı Kanunun “Prim Belgeleri” başlığını taşıyan 79’uncu maddesinin 12’nci fıkrasında; bu Kanunun 83’üncü maddesinde belirtilen kurum ve kuruluşlar tarafından ihale yoluyla yaptırılan her türlü işlerden dolayı yeterli işçilik bildirmiş olup olmadığının Kurumca araştırılacağı, usul ve esasları yönetmelikle belirlenecek bu araştırma sonucunda yeterli işçiliğin bildirilmemiş olduğunun anlaşılması durumunda, bildirilmemiş olan işçilik tutarı üzerinden hesaplanan prim tutarının, gecikme zammı ile birlikte sigorta müfettişince inceleme yapılması istenilmeksizin işveren tarafından ödendiği takdirde, işyeri hakkında sigorta müfettişine inceleme yaptırılmayabileceği belirtilmiş; 16’ncı fıkrasında; Kuruma, yeterli işçilik bildirilmiş olup olmadığının araştırılmasına ilişkin yöntem, işin yürütümü için gerekli olan asgari işçilik tutarının tespitinde ve Kuruma yeterli işçilik bildirmiş olup olmadığının araştırılmasında dikkate alınacak asgari işçilik oranlarının saptanması...
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2018/2232 KARAR NO : 2019/194 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BOLVADİN ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ TARİHİ : 04/07/2018 NUMARASI : 2018/53E - 2018/273K DAVA KONUSU : İş (SSK'ca Belirlenen Eksik İşçilik Prim Oranına İtiraza İlişkin) KARAR : Yukarıda mahkemesi ile esas ve karar numarası yazılı dosya üzerinden verilen karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmakla yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; müvekkilinin davalı şirket bünyesinde 12 Eylül 2015 İle 27 Eylül 2016 tarihleri arasında çalıştığını, ancak müvekkilinin sigortasının çalışmaya başladıktan bir ay sonra yanı 12 Ekim 2015 tarihinde başlatıldığını belirterek, davacının davalı şirkette 30 gün eksik ödenmiş bulunan sigorta primlerinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir....
Yapılacak iş, davacı şirketten dava konusu otel inşaatı işyerine ilişkin tüm kayıtlar, defterler ve faturalar getirtilerek, muhasebe uzmanı, inşaat mühendisi ve sosyal güvenlik uzmanından oluşturulacak bilirkişi heyetine bu belgeler ile birlikte dosya tevdi edilerek, özellikle 31.1.2006 tarihli teftiş raporunun göz önünde bulundurulması ve irdelenmesi gerektiği, % 9'luk işçilik oranı üzerinde bir uyuşmazlık bulunmadığı ikaz edilerek, eksik işçilik bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise bunun miktarı ve buna göre eksik prim ve gecikme zammı hesaplattırılarak sonucuna göre karar vermekten ibarettir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözardı edilerek, eksik araştırma ve yetersiz inceleme ile kurulan hüküm usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 21.2.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
oranının en fazla %5,97 olarak tespiti gerekirken bunun yapılmadığını, yapılan iş kapsamında yaptırılan işlerle ilgili çok sayıda fatura bulunduğunu, faturalar dikkate alındığında davacı şirket tarafından ödenen salt işçilik faturaları da dikkate alınarak bir borcun ortaya çıkmayacağını beyanla dava konusu iş yeri ile ilgili olarak gereken asgari işçilik oranının tespitini talep etmiştir....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 17/07/2020 NUMARASI : 2018/490 ESAS, 2020/147 KARAR DAVA KONUSU : İş (SSK'ca Belirlenen Eksik İşçilik Prim Tutarına İtiraza İlişkin) KARAR : Yukarıda mahkemesi ile esas ve karar numarası yazılı dosya üzerinden verilen karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmakla yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin vergi mükellefi olduğu 1995 yılından sonra Bağ-Kur'lu sayıldığını ve 2003 yılına kadar Bağ-Kur primi yatırdığını, davalı Kurumun, bu prim borcunu, 1479 sayılı Kanuna dayanarak zorunlu sigortalılık gereğince tahsil ettiğini, müvekkilinin bu prim borcunu o yıllarda ödemekte zorlandığını ve davalı Kurumun yasal yollarla tahsil ettiğini, müvekkilinin ilgili dönemde çıkan yasa ile prim borçlarını yapılandırarak ödediğini, davalı Kurumunun zamanında ödenmeyen prim borçlarını faiziyle müvekkilinden tahsil ettiğini, müvekkilinin 17/11/2017 tarihinde davalı Kuruma yaptığı...
Davacı yüklenici şirket dava dışı kuruma ödemek zorunda kaldığı prim ve cezalar toplamı kadar alacak istemiyle bu davayı açmıştır. Dosya içerisine getirtilen İzmir 4. İş Mahkemesi'nin 2003/595 Esas 2007/177 Karar sayılı dava dosyası içeriğinden, davacı şirketin davalı kuruma karşı kendisinden istenen prim ve cezaların iptâli için açılan davaya ilişkin olduğu, mahkemece davacı şirketin 16.496,20 TL'lik davasının reddine karar verildiği, bunun üzerine davacı şirketin kuruma gerekli ödemeyi yaptığı ve rücuan bu davayı davalı taşeron şirkete karşı açtığı belirlenmiştir. Dosya içerisindeki İzmir 4. İş Mahkemesi dosyasında bulunan 13.01.2003 tarihli sigorta müfettişi ... tarafından düzenlenen rapordan, iş verenin davacı yüklenici şirket olduğu, davacı yüklenici şirket tarafından kuruma eksik işçilik bildiriminde bulunulduğunun saptandığı belirlenmiştir....
Somut olayda, Mahkemece, davalı kurumca yapılan işlemin dayanağı 506 sayılı yasanın 140. maddesi olup 01.10.2008 tarihi itibariyle yürürlükten kalktığı, yürürlükten kaldırılan 506 sayılı yasaya dayanılarak 2004 yılının her ayına ilişkin olarak davacı adına tesis edilen ve hesaplanan eksik işçilik bildirimi nedeniyle ek prim tahakkukunun yerinde olmadığı kanaati ile sonuca gidildiği anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk(İş) Mahkemesi Dava, eksik işçilik bildirimi nedeniyle yapılan prim ve gecikme zammı işleminin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....