Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Zararlandırıcı sigorta olayının kazası sayılması için, 1) sigorta olayına maruz kalan kişinin sigortalı olması, 2) sigorta olayının maddede sayılı sınırlı olarak belirtilen hal ve durumlardan birinde meydana gelmesi koşuldur. Başka bir anlatımla, sigorta olayının, kazası sayılabilmesi için iki koşulun birlikte gerçekleşmesi zorunlu olup kazası tespiti davaları bakımından özel olarak belirlenmiş bir ispat yöntemi de yoktur. Bu davaların her türlü delille ispatı mümkündür. Olayın kazası sayılması gerektiğinin tespitine ilişkin davanın asıl amacı, 5510 sayılı Yasa gereğince hak sahiplerine kazası sigorta kolundan gelir bağlanmasının teminine yöneliktir. Diğer yandan bir sosyal sigorta olayının kazası sayılıp sayılmaması işverenin dahi hak alanını ilgilendirir. Zira işveren kusurlu ve de olayda kazası ise, kurum bağladığı gelirin peşin değerini işverenden isteyebilecektir....

    İş Mahkemesi TÜRK MİLLETİ ADINA Davacı, davalılardan verene ait yerinde yaşadığı olayın kazası olduğunun ve göremezlik derecesinin tespitine karar verilmesini istemiştir. İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmesi üzerine davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Bölge Adliye Mahkemesince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davacının 01.10.2007 tarihinde geçirdiği kazanın kazası olduğunun tespiti yönündeki davasının hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine, 01.10.2007 tarihinde geçirdiği kazada maluliyet oranının tespiti yönündeki talebinin kabulüne karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, murisinin 8.11.2005 tarihinde geçirdiği kazanın kazası olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dava, davacının murisi eşinin davalı işverene ait işyerinde çalışırken, şantiyede kaldığı sırada 08.11.2005 tarihinde geçirdiği kalp krizi sonucu ölmesiyle sonuçlanan olayın kazası olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin reddine karar verilmiş ise de varılan bu sonuç usul ve yasaya uygun değildir. Bir olayın kazası niteliğinde bulunup bulunmadığının saptanması hukuki bir sorundur....

        Bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki emziren kadın sigortalının, mevzuatı gereğince çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda, e) Sigortalıların, işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere gidiş gelişi sırasında, meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedenen ya da ruhen engelli hâle getiren olaydır." şeklinde kazası tanımlanmıştır. İlk Derece Mahkemesince dava , davacının 26/11/2013 tarihinde maruz kaldığı olayın kazası olduğunun tespiti ile birlikte aynı tarihte davalı işyerinde çalıştığına yönelik hizmet tespiti istemi olarak değerlendirilmiş ise de; davacının talebinin açık olmaması karşısında mahkemenin davacının talebi somutlaştırılmaksızın davanın kazası ve hizmet tespiti olarak değerlendirilmesi hatalı bulunmuştur. Bu nedenle İlk Derece Mahkemesince davacıdan hizmet tespiti talebinde bulunup bulunmadığı sorulmalı sonucuna göre değerlendirme yapılmalıdır....

        Mahkemece davalı ile sigortalı arasındaki ilişkinin eser sözleşmesine dayandığı, dolayısıyla kazası olmadığı kanaatine varılarak davanın reddine karar verilmiştir. Somut uyuşmazlıkta öncelikle olayın kazası olup olmadığının açıklığa kavuşturulması gerekmektedir. Bu nedenle, kazası olup olmadığının tespiti kararı sigortalının hak alanını da ilgilendirdiğinden mahkemece, davalıya kazası olmadığının tespiti yönünde hak sahiplerini de hasım göstererek dava açması için süre verilmeli, sonucuna göre değerlendirme yapılarak karar verilmelidir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi Davacı, geçirdiği kazanın kazası olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalılardan Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalı Sosyal Güvenlik Kurumunun aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine Dava, davacının sürekli göremezliğe uğradığı olayın kazası olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece " davanın olayın oluşumunda görevli işverenler ... AŞ. ve ... İnş. Ltd....

            Somut olayda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu tarafından yapılan tahkikat sonucu olayın kazası olduğunun bildirildiği, kazası olduğu iddia olunan olay ile ilgili olarak Sosyal Güvenlik Kurumunun 22.11.2004 gün ve 13971 sayılı ekli yazıları ile, olay ile ilgili kazası tahkikatının halen devam ettiğinin bildirildiği halde mahkemece bu işlem sonucunun ne olduğu olayın Kurumca kazası sayılıp sayılmadığı araştırılmadan ve SGK.ca sürekli göremezlik oranının belirlenmesi beklenmeden Avrasya Hospital adlı özel sağlık kuruluşu raporu ile sonuca gidildiği ortadadır....

              Yapılacak ; davacıya kazasını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmak, olayın Kurumca kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “ kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, olayın Kurumca kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise davacıya Kuruma müracaat ederek sürekli göremezlik oranının belirlenmesi için önel vermek, olayın kazası olduğunun ve sürekli göremezlik oranının tespitinden sonra davalıların işveren veya işveren vekili olup olmadıkları giderek somut uyuşmazlığın çözümünde mahkemesinin görevli bulunup bulunmadığı değerlendirilerek sonuca göre bir karar vermekten ibarettir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, geçirmiş olduğu kazanın kazası olduğunun ve davalı şirketin kusurlu olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Davacılar murisi ...'nun ....09.2012 tarihinde ölümü ile sonuçlanan olayın kazası olduğunun tespiti ile davalı işverenin kusur oranının tespitini istemiştir....

                  İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece; Davacının 21/07/2015 tarihinde geçirmiş olduğu kazanın kazası olmadığı yönündeki davalı kurum işlemenin iptali ile kazanın kazası olduğunun tespitine ilişkin talebi ile davacıya kaza tarihinden itibaren sürekli göremezlik geliri bağlanması talebinin ayrılmasına, Davacının 21/07/2015 tarihinde geçirmiş olduğu kazanın kazası olmadığı yönündeki davalı kurum işlemenin iptali ile kazanın kazası olduğunun tespiti talebinin kabulü ile davacının 21/07/2005 tarihinde geçirmiş olduğu kazanın kazası olduğunun tespitine, aksine kurum işlemenin iptaline karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Karara karşı Davalılar tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur....

                  UYAP Entegrasyonu