GEREKÇE Dava, İİK 89/3.maddesine dayalı olarak açılan menfi tespit davasıdır.İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurmuştur.İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi gereğince, ileri sürülen istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Davacı İİK 89/3 maddesi gereğince süresi içerisinde menfi tespit davası açmış ve dava kabul edilmiştir. Davalılar süresi içinde cevap dilekçesi sunmamışlardır. İİK'nun 89/3. maddesi hükmü uyarınca açılan menfi tespit davasının kabulüne karar verilmesi durumunda, davacının sırf birinci ve ikinci haciz ihbarnamelerine süresi içinde ya da usulüne uygun olarak itiraz etmediği gerekçesiyle yargılama giderlerinden sorumlu olacağı yönünde bir kabul, 6100 sayılı Kanun'un 326. maddesine aykırı olduğu gibi 2004 sayılı Kanun'un 89/3 üncü maddesi hükmünde açıkça tanınan dava hakkının kullanılmasına bir kısıtlama oluşturacaktır....
(M) KARŞI OY YAZISI İİK'nın 89. maddesine göre takip borçlusunun üçüncü kişilerde alacağı olmadığını bilerek kötü niyetli olarak mevcut olmayan bir borcu üçüncü kişinin zimmetinde sayılmasını sağlamak için ihbarname göndermeleri dürüstlük kurallarına aykırıdır. Üçüncü kişi, İİK'nın 89/5. maddesine göre açacağı alacak davasında, kötü niyetli takip alacaklısından, kendisine karşı ihbar gönderilmesi nedeniyle uğradığı zararı, ödemek zorunda kaldığı parayı ve fer'ilerini talep edebilir. Burada üçüncü kişinin müracaatının temeli haksız fiildir. Haksız fiilde zarar, mal varlığının azalmaları, mahrum kalınan kazanç ve pasifin arttırılmasını kapsar. Bu dava haksız fiil temeline dayalı olduğu için BK'daki zaman aşımı süresine bağlıdır. Üçüncü kişinin müracaat hakkı haksız fiil sorumluluğuna dayandığı için, böyle bir müracaatta haksız fiilin şartlarının oluşması gerekir. Bu yüzden öncelikle alacaklının hukuka aykırı kusurlu bir eylemi olmalıdır....
olmaları koşulu ile) bir hukuki sonuç ancak şu halde bağlanabilir ki o da; Eğer üçüncü kişi elinde takip borçlusuna ait bir para mevcutsa, haciz ihbarnamesi kanunen gereken şartları ihtiva etmese bile, süresinde itiraz edilmezse, alacak, üçüncü kişinin ihbarnameyi tebellüğ ettiği anda, takip borçlusuna borçlu olduğu miktar ölçüsünde haczedilmiş olacağı, Üçüncü kişi nezdinde takip borçlusuna ait mal, alacak veya hak bulunmuyorsa, üçüncü kişinin itiraz etmemesinin, borcun zimmetinde sayılması sonucunu doğurması mümkün olmadığını, Zaten haciz ihbarnamesinin kanunen gerekli kayıtları ihtiva etmesi kuralı, üçüncü kişi lehine konulmuş bir kural olduğunu, Şu halde, bu kurala uyulmamış olmasına dayanılarak maddi hukuk anlamında üçüncü kişi aleyhine durum yaratıldığı kabul edilemeyeceği, bu bağlamda müvekkilinin boçluya herhangi bir borcu bulunmadığını üçüncü şahıs müvekkilin borçluya borcu bulunmadığının tespiti ile , borçlu ---- ile kötü niyetli alacaklı ---------karşı ,ödemek zorunda kaldığı...
İİK'nun 89/4. maddesine dayalı olarak açılan tazminat davasında, tarafların göstereceği deliller, ticari defterler ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak, ihbarnamenin tebliğ tarihi itibariyle, borçlunun, üçüncü kişiden istenebilir, kesin nitelikte bir alacağının mevcut olup olmadığı genel hükümler çerçevesinde belirlenir, diğer bir ifade ile anılan maddeye göre tazminata hükmedilebilmesi için, borçlunun, haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye tebliği tarihi itibariyle, üçüncü kişi nezdinde kesinleşmiş, İİK.’nun 89/1. maddesi kapsamında haczedilebilecek muaccel bir alacağının bulunması zorunludur....
S.2 Taraflara ait icra dosyalarının incelenmesinde, şikayetçinin alacaklı bulunduğu icra dosyasında, takibin bonoya dayalı ilamsız takip olduğu ve takipten önce ihtiyati haciz kararına dayalı olarak, takip borçlusunun alacaklı olduğu üçüncü kişiye önce haciz müzekkeresi (İİK'nın 88. md.) gönderildiği, bu müzekkerenin 31.12.2013 tarihinde tebliğ edildiği, daha sonra haciz ihbarnamesi (İİK'nın 89. md.) gönderildiği, ihbarnamenin 02.01.2014 tarihinde tebliğ edildiği ve ödeme emrinin de 02.01.2014 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Şikayet olunanın alacaklı bulunduğu icra dosyasında ise takibin yine bonoya dayalı ilamsız takip olduğu, takipten önce alınmış ve uygulanmış bir ihtiyati haciz kararı bulunmadığı, ödeme emrinin 02.01.2014 tarihinde tebliğ edildiği, takibinin kesinleşmesi üzerine 21.01.2014 tarihinde İİK'nın 89. maddesine dayalı haciz ihbarnamesi tebliğ edildiği anlaşılmıştır....
kişi olan davacıya, davalı alacaklının talebiyle İİK 89 maddesine dayalı 3 adet ihbarname gönderildiği hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. İİK.nun 89/3. maddesi uyarınca 3. kişinin menfi tespit davası açılabilmesi için aynı madde gereğince 1. ve 2. haciz ihbarnamelerine süresinde itiraz etmemiş olması gerekir. Üçüncü kişi 1. haciz ihbarnamesine süresi içinde itiraz etmiş ise artık İİK. 89. madde uyarınca menfi tespit davası açmasına gerek yoktur. Buna rağmen dava açmış ise davacının dava açmakta hukuki yararından söz edilmesi hukuken mümkün değildir. (Yargıtay 12....
Öte yandan İİK'nun 89/4. maddesine dayalı olarak açılan tazminat davası, icra mahkemesince genel hükümlere göre görüleceğinden, Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir. Bu Kanun'da da dava zamanaşımına ilişkin bir düzenleme yoktur. Ceza yargılamasına ilişkin zamanaşımı hükümlerinin bu davalarda uygulanması mümkün değildir. Somut uyuşmazlıkta, Mersin Uluslararası Liman İşletmeciliği A.Ş. adına çıkartılan 89/1 haciz ihbarnamesine karşı 26/09/2011 tarihinde yasal süresi içerisinde üçüncü kişi şirket tarafından itiraz edilmiştir....
İİK'nun 89/4. maddesinde; "Üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesine müddeti içinde itiraz ederse, alacaklı, üçüncü şahsın verdiği cevabın aksini icra mahkemesinde ispat ederek üçüncü şahsın 338. maddenin 1. fıkrası hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebilir. İcra mahkemesi tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder" düzenlemesi yer almaktadır. Kanun hükmünde yer alan tazminatın konusu, haciz ihbarnamesine karşı üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunması sebebiyle takip alacaklısının uğradığı zarardır. Bu davada üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunu, davacı takip alacaklısı ispat etmelidir. Üçüncü kişinin beyanının aksi, İİK'nun 68. maddesinde sayılan belgelere bağlı olmaksızın her türlü delille ispat edilebilir. Anılan maddenin açık hükmü gereğince; icra mahkemesince, genel hükümlere göre yargılama yapılarak sonuca gidilmelidir....
İİK'nun 89/4. maddesine dayalı olarak açılan tazminat davasında, tarafların göstereceği deliller, ticari defterler ve kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yapılarak, ihbarnamenin tebliğ tarihi itibariyle, borçlunun, üçüncü kişiden istenebilir, kesin nitelikte bir alacağının mevcut olup olmadığı genel hükümler çerçevesinde belirlenir, diğer bir ifade ile anılan maddeye göre tazminata hükmedilebilmesi için borçlunun haciz ihbarnamesinin üçüncü kişiye tebliği tarihi itibariyle üçüncü kişi nezdinde kesinleşmiş, İİK.’nun 89/1. maddesi kapsamında haczedilebilecek muaccel bir alacağının bulunması zorunludur. Somut olayda doyanın incelenmesinde, borçl... Makine Tic. Ltd. Şti. ile davalı 3. kişi arasında arasında düzenlenmiş olan 13/06/2006 tarihli 100.000,00 TL bedelli satış sözleşmesinin olduğu ve dosyada hükme esas alınan 06/07/2012 tarihli bilirkişi raporu ile de bu sözleşmeye dayalı olarak davalı 3. kişi şirketin, borçlu ... Ltd....
İİK'nun 89/4. maddesinde; "Üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesine müddeti içinde itiraz ederse, alacaklı, üçüncü şahsın verdiği cevabın aksini icra mahkemesinde ispat ederek üçüncü şahsın 338. maddesinin 1. fıkrası hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebilir. İcra mahkemesi tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder" düzenlemesi yer almaktadır. Kanun hükmünde yer alan tazminatın konusu, haciz ihbarnamesine karşı üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunması sebebiyle takip alacaklısının uğradığı zarardır. Bu davada üçüncü kişinin gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunu davacı takip alacaklısı ispat etmelidir. Üçüncü kişinin beyanının aksi, İİK'nun 68. maddesinde sayılan belgelere bağlı olmaksızın her türlü delille ispat edilebilir. Anılan maddenin açık hükmü gereğince; icra mahkemesince, genel hükümlere göre yargılama yapılarak sonuca gidilmelidir....