Somut olaya gelince; ilk derece mahkemesi davacının üzerine düşen edimi yerine getirdiğini ancak davalının bağımsız bölümü tamamlamayarak şekle aykırı sözleşmeden dolayı edimini ifa etmediğini, inşaatın yapılan miktarı itibariyle tapu iptali ve tescilin koşullarının oluşmadığı, edimin ifasının imkansızlaştığı gerekçesiyle tapu iptali ve tescil talebinin reddine karar vermiş ise de; yukarıda belirtildiği üzere yüklenicinin aynı zamanda arsa sahibi olduğu "Yapsatçı" sıfatıyla hareket ettiği inşaatlardan bağımsız bölüm temlik alınmasında alacağın temliki hükümleri uygulanacağından, davacı ile davalı arasında yapılan taşınmaz satış sözleşmeleri geçerli olup, mahkemece tapu iptali ve tescil talebinin koşullarının oluşup oluşmadığı araştırıldıktan sonra tapu devrinin mümkün olmaması halinde tazminat talebi yönünden değerlendirme yapılarak hüküm kurulması gerekirken, eksik araştırma ve yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14.03.2008 gününde verilen dilekçe ile taşınmaz satış vaadine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 23.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, taşınmaz satış vaadine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı Hazine vekili temyiz etmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, konut satış sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, terditli olarak tapu tescile herhangi bir nedenle karar verilememesi durumunda taşınmazın eksiksiz teslim edilmiş olması halinde rayiç değer, konutun geç tesliminden dolayı kira kaybı tazminatı ve yüzölçümü eksikliği nedeniyle değer kaybı tazminatı istemine ilişkindir. Bakırköy 6. Tüketici Mahkemesi’nin 11/11/2019 tarih ve 2018/586 Esas, 2019/1033 Karar sayılı kararı ile tapu iptali ve tescil talebinin reddine, terditli talebin kabulü ile 310.000,00 TL'nin (22/11/2019 tarihli tahsis kararı ile) davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine dair karar verilmiş, hüküm davacı tarafça tapu iptali ve tescil talebi ile yüz ölçüm kaybı ve kira kaybı tazminat taleplerinin kabulü gerektiği gerekçesi ile istinaf edilmiştir....
Tüketici Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 04/04/2018 tarihinde verilen dilekçeyle tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde bedel iadesi ve tazminat talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın tapu iptali ve tescil ile tazminat yönünden reddine, bedel iadesi talebinin kabulüne dair verilen 14/01/2020 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından talep edilmiştir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü. K A R A R Dava, davalı yapsatçıdan temlik alınan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil; ikinci kademede tazminat, kira ve satış sözleşmesinde belirlenen miktardan eksik metrekareli daire yapımı nedeniyle tazminat istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 30.06.2004 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 20.01.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılardan ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davalı ..., kendisini bağlayıcı satış vaadi sözleşmesi olmadığını, satış vaadine konu zemin üzerindeki binanın kaçak olduğunu, açılan davanın reddini savunmuş, diğer davalı kendisinin kazandığı şahsi hakkı davacıya temlik ettiğini belirtmiştir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 13/03/2020 NUMARASI : 2018/218 ESAS, 2020/208 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil KARAR : KARAR TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı şirketin Esenyurt ilçesi, 738 ada, 4 parselde kayıtlı arsanın satın alınarak üzerinde konut yapılacağı vaadiyle tüketicilerle ön ödemeli konut satış sözleşmeleri imzaladığını, davalı şirketin bu çerçevede müvekkili alıcı ile de 14/07/2011 tarihli gayrimenkul satışına ilişkin sözleşme akdettiğini, davalı şirketin sözleşme uyarınca peşin ödenecek 75.000- TL satış bedeli karşılığında, brüt 110 m2 alanlı 3+1 daireyi müvekkile sattığını, davalı şirketin kuruluştaki unvanının Miran Yapı İnşaat Gayrimenkul Danışmanlık San. ve Tic....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar- karşı davalılar vekili tarafından, davalılar- karşı davacılar aleyhine 28/12/2007, birleştirilen davada 07/04/2008 gününde verilen dilekçeler ile asıl davada tapu iptali ve tescil, birleştirilen davada gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin iptali, olmazsa tazminat talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; asıl davanın reddine, birleştirilen davanın kabulüne dair verilen 05/04/2018 tarihli hükmün ve temyiz isteminin reddine dair verilen 12/09/2018 günlü ek karara dair verilen kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar- birleştirilen dava davalıları vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Asıl dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, birleştirilen dava ise satış vaadi sözleşmesinin iptali, olmazsa tazminat isteğine ilişkindir...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı-k.davalı vekili tarafından, davalı-k.davacı aleyhine 05.10.1998 gününde verilen dilekçe ile satış vaadine dayalı tapu iptali, tescil, birleştirilen davada satış vaadi sözleşmesinin iptali istenmesi üzerine bozmaya uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın açılmamış sayılmasına dair verilen 13.07.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı (k.davacı) vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yerel mahkemece uyulan Dairemiz bozma ilamı doğrultusunda hüküm kurulmuş olmasına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 16.11.2006 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.07.2006 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 18.04.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemi ile 07.07.2006 tarihinde Sulh Hukuk Mahkemesinde açılmıştır. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı temyiz etmiştir. Davada 20.11.1996 günlü biçimine uygun düzenlenmiş gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine dayanılmıştır. Gerçekten, bu sözleşmede satımı vaad edilen dava konusu taşınmazların 2.000.000.000.TL değerinde olduğu yazılıdır....
DELİLLER : Tapu kayıtları, düzenleme şeklinde ön ödemeli konut satış vaadi sözleşmesi, delil listeleri, sunulan ve toplanan deliller ile tüm dosya kapsamı, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, düzenleme şeklinde ön ödemeli konut satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde bedelin tahsili istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyadi tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir....