"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, ortak miras bırakanları ....'nın mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak 13 parça taşınmazını davalıların miras bırakanı olan anneleri ....'ye ölünceye kadar bakım sözleşmesi ile devrettiğini ileri sürüp, tapu kayıtlarının iptali ile payları oranında adlarına tescilini istemişlerdir. Davalılar, miras bırakanları Hasan'ın bakıma muhtaç olduğunu,...'nın ve onun ölümünden sonra kendilerinin ölünceye kadar bakım sözleşmesinin gereklerini yerine getirdiklerini, taşınmazların bir kısmının ortak muris ....'dan intikal etmediğini, ...'nın kişisel malları olduğunu bildirip, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, davacılar ve davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ....'ın raporu okundu, düşüncesi alındı....
Ölünceye kadar bakım sözleşmeleri taraflara hak ve borçlar yükleyen sözleşmelerden olup, bakım borcuna karşılık bir taşınmazın devri kararlaştırıldığında, bakım alacaklısının ölümünden sonra onun mirasçıları mülkiyeti geçirme borcu ile yükümlüdürler. Bu yükümlülüklerini yerine getirmemeleri halinde, sözleşmeye dayanılarak tapu iptali ve tescil istemi ile dava açılabilir. Bakım borçlusunun bakıp gözetme yükümlülüğü aksi kararlaştırılmadığı sürece, bakım alacaklısını ailesi içerisine alıp konut temini, besleme-giydirme, hastalığında tedavi, manevi yönden de her türlü yardım ve desteği sağlama gibi ödevleri kapsar. Bu görevlerin yerine getirilmesi halinde ölünceye kadar bakım sözleşmeleri taraflarına kişisel hak sağladığı için tapu iptali ve tescil davasını, bakım borçlusu ya da onun külli halefleri bakım alacaklısının mirasçılarına karşı açabilirler. Kuşkusuz, ölünceye kadar bakım sözleşmesinin muvazaalı olarak yapıldığı her zaman ileri sürülebilir....
nın bakıma ihtiyaç duyduğunun anlaşıldığı, davacılar vekilinin dilekçesindeki iddiaları ile davacı tanıklarının beyanlarının çeliştiği, bakım yükümlülüğü ile ilgili genel olarak davalı tanıkları ölünceye kadar bakma sözleşmesinin yapıldığı 2008 yılından mirasbırakanın öldüğü 2014 yılına kadar davalı tarafından mirasbırakana bakıldığını beyan ettikleri, dinlenen tanık beyanları ile davalı ..., kardeşi dava dışı ...ve anneleri mirasbırakan...'nın birlikte yaşadığına ilişkin kolluk araştırmasının birbiriyle uyuştuğu, tarafların mirasbırakanı ...'a ölünceye kadar bakma sözleşmesinin yapıldığı 2008 yılından mirasbırakanın öldüğü 2014 yılına kadar davalı tarafından bakıldığının anlaşıldığı, böylece temlikin mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak yapıldığı iddiasının kanıtlanamadığı gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Temlik Sözleşmesinin İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm *ölünceye kadar bakmak kaydıyla temlik sözleşmesinin iptali ilişkin olup inceleme görevi Yargıtay *13. Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : Dosyanın görevli Yargıtay *13.Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 19.03.2008...
Ayrıca, alacaklının ölümü ölünceye kadar bakım sözleşmesinin sona ermesini gerektirmesine rağmen, borçlunun ölümü ile bu sözleşme son bulmaz. Ancak TBK 618.maddesinde “bakım borçlusu ölürse bakım alacaklısı bir yıl içinde sözleşmenin feshini isteyebilir” hükmü yer almaktadır. Fesih hakkı bir yıl içinde kullanılmamışsa sözleşme bakım borçlusunun mirasçıları ile devam eder. Somut olayda, davacının süresinde ölünceye kadar bakma sözleşmesinin feshini talep etmediği, bu nedenle sözleşmenin bakım borçlusunun mirasçıları olan davalılar ile davacı arasında devam ettiği anlaşılmaktadır....
D)İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle ; murisin davalı taraf ile yaptığı ölünceye kadar bakma sözleşmesinin tarihinin 2002 yılı olduğunun sabit olduğunu, tüm dosya kapsamı ve tanık beyanlarında sözleşme tarihi olan 2002 ile 2011 yılı sonu arasında davalının, murise herhangi bir bakım borcuna girmediği veya yükümlü olmadığının aşikar olduğunu, 2011 yılı sonuna kadar murisin kendi evinde kendi ihtiyaçlarını karşıladığını, herhangi bir ihtiyaç olması halinde de tarafların, murisin bu ihtiyacını eşit olarak karşıladığını, dolayısıyla 2002 ile 2011 yılları arasında davalının sözleşmeden kaynaklanan edimini yerine getirmediğinin açık olduğunu, 2011 yılından vefat tarihi olan 2014 yılına kadar ise murisi kendi evine alan davalının hem murisin emekli aylığını, hem de murisin boşalttığı evin kira gelirini alarak kendisine menfaat sağladığını, bu tür sözleşmeye dayalı temlikin de muvazaalı olduğunun ileri sürülmesinin her zaman mümkün olduğunu, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin...
HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Taraflar arasındaki dava, Ölünceye Kadar Bakma Sözleşmesinin İptali istemine ilişkin olup, bu tür davalara bakma görevi Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 01/09/2020 tarihinden itibaren geçerli Hakimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 564 ve 568 sayılı İş Bölümü Kararları gereği dairemize ait değildir. Dairemizin İş Bölümü 7. maddesinde "Ölünceye kadar bakma ve gözetme sözleşmesine bağlanarak yapılan temliki tasarruflar hakkında "sözleşmeye aykırılık" ya da "geçersizlik" iddiasıyla (TBK m. 611 vd.) açılan tapu iptal davaları sonucu verilen hüküm ve kararlar"ı inceleme görevi dairemize aittir. İstinaf incelemesine konu davada tapu iptali ve tescil talebinin bulunmadığı, bu nedenle istinaf incelemesi 6....
Borçlar Kanununun (BK) 511. maddesinde, “Ölünceye kadar bakma sözleşmesi, bakım borçlusunun bakım alacaklısını ölünceye kadar bakıp gözetmeyi, bakım alacaklısının da bir malvarlığını veya bazı malvarlığı değerlerini ona devretme borcunu üstlendiği sözleşmedir” şeklinde tarif edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 25.10.2013 gününde verilen dilekçe ile ölünceye kadar bakım sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 28.12.2018 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalılardan ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ölünceye kadar bakma sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı, davalıların murisi ... ile yaptıkları 27.07.2012 tarihli ölünceye kadar bakma sözleşmesi gereği dava konusu 672 ada 884 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tescili isteminde bulunmuştur....
(Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 6.2.2008 tarihli ve 2008/14-70 2008/104 sayılı Kararı) Ölünceye kadar bakma sözleşmelerinin Borçlar Kanununun 612. maddesi gereğince miras sözleşmesi şeklinde düzenlenmesi öngörülmüş olup Türk Medeni Kanununun 545. maddesi ile de miras sözleşmelerinin geçerliliği resmi vasiyetname şeklinde düzenlenmesi şartına bağlanmıştır. Türk Medeni Kanununun 532. maddesinde resmi vasiyetnamenin sulh hakimi, noter veya kanunla kendisine bu yetki verilmiş diğer bir görevli tarafından düzenleneceği hükmü getirilmiştir. Somut olaya gelince; burada öncelikle irdelenmesi gereken husus, tescil isteğinin dayanağı olan ölünceye kadar bakma sözleşmesinin geçerli sayılıp sayılmayacağıdır. Davacıların tescil taleplerinin dayanağı olan ölünceye kadar bakma akti 02.04.1968 tarihinde .......