Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi'nde tapu iptali ve tescil davası açtığını, yine ablası Rengin'in davacıyı yaraladığından ve onu tehdit ettiğinden dolayı da böyle bir olaylar meydana geldiğini, açılan davanın reddini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: Düzce 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2020/309 Esas, 2022/147 Karar sayılı gerekçeli kararında özetle: 1- Davacının taraflar arasındaki ölünceye kadar bakma sözleşmesinin feshi, tazminat ve tapu iptali tescil taleplerinin reddine, 2- Taraflar arasındaki ölünceye kadar bakma sözleşmesinin, dava tarihinden itibaren ömür boyu her ay 1.000,00 TL bakım giderinin davalıdan alınarak davacı kısıtlıya verilmesi sureti ile devamına, belirlenen bakım giderine her yıl TÜİK tarafından belirlenecek TÜFE oranında arttırım yapılmasına, dair karar verildiği görülmektedir....

Davacı, miras bırakanı ...’nın maliki olduğu ve ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile davalı ...’ya temlik edilen 649, 700, 507, 472, 236 ve 233 parsel sayılı taşınmazlardaki saklı paylarının tenkisini istemiş, yargılama aşamasında talebini ıslah ederek miras bırakan ile davalı arasında Karaburun Noterliğince yapılan 23/11/2004 tarih 00791 yevmiye nolu ölünceye kadar bakma sözleşmesinin muris muvazaası nedeniyle iptalini, olmadığı taktirde saklı paylarının tenkisine karar verilmesini istemiştir. Birleştirilen dosyalarda davacılar, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin muris muvazaası nedeniyle iptalini, 236, 286, 287, 472, 507, 649 ve 700 parsel sayılı taşınmazların tapularının iptali ile miras payları oranında tescile karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, ölünceye kadar bakma akdinin ivazlı bir akit olduğunu, murisin boşanma aşamasında olduğu davacıdan mal kaçırma kastının bulunmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur....

    Birleşen davada davacı, ölünceye kadar bakma akdi uyarınca sorumluluğunu yerine getirdiğini ancak kendi özrü dışında akdin davalı tarafından sonlandırıldığını ileri sürerek, birlikte ifa kuralı gereği 25.000-TL tazminatın faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, adına kayıtlı tapunun iptali ile davalı adına tesciline karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, asıl davada tapu iptal ve tescil isteğinin kabulüne, birleşen dava bakımından ise tazminat isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir Hemen belirtmek gerekir ki, ölünceye kadar bakma sözleşmeleri, yaşama süresince bakımı gerektiren ve rastlantıya bağlı sözleşmelerdir. Bu sözleşme uyarınca bakım alacaklısı bir malını ya da mallarını bakım bakım borçlusuna devredecek, bakım borçlusu da yaşamı boyunca bakım alacaklısına bakacaktır. Somut olayda, davalıya ölünceye kadar bakma akti ile verilen taşınmazın tekrar davacıya dönmesi konusunda tarafların iradesi birleşmiştir....

      Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 12/10/2009 gününde verilen dilekçe ile ölünceye kadar bakım sözleşmesi nedeni ile tapu iptali ve tescil, birleştirilen davada davacılar vekili tarafından birleştirilen dava davalısı aleyhine 18/09/2009 gününde verilen dilekçe ile ölünceye kadar bakım sözleşmesinin ve tapudaki şerhin iptali talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne, birleştirilen davanın reddine dair verilen 20/10/2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar- birleştirilen davada davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının...

        Elbirliği ortaklığında bir paydaşın tasarrufu ile diğer paydaşların zarar görmemesi; bir başka anlatımla diğer paydaşların dışa karşı koruması gerekir. Bunun sonucu, her türlü tasarruf tüm paydaşların oluru ile mümkündür. Somut olayda ölünceye kadar bakım sözleşmesi aynı grup içerisindeki elbirliği ortakları arasında yapılmamıştır. Ölünceye kadar bakım sözleşmesinin alacaklısı olan davacı...’ın mirasçı olup, ...’ın mirasçısı olmadığından elbirliği ortakları arasında yer almamaktadır. Bu durumda, iştirak halinde mülkiyete konu taşınmazlar yönünden ölünceye kadar bakım sözleşmesinin ifa olanağının bulunduğundan söz edilemez. Mahkemece, bakım alacaklısının 4754, 2121, 2107 ve 233 parsel sayılı taşınmazlar yönünden iştirak hali devam ettiği için, sözleşmenin henüz ifa olanağının bulunmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 08.06.2011 gününde verilen dilekçe ile ölünceye kadar bakma sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 19.01.2017 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 16.01.2018 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ... vekili Av. ... ile karşı taraftan davacılar vekili Av. ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KA R A R Dava, ölünceye kadar bakım sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davalı ..., talebin zamanaşımına uğradığını, bakım borçlusu ...'...

            Murisin (bakım alacaklısının) sağlığında bakım borçlusuna karşı açtığı tapu iptali ve tescil davası reddedilmiş ve bu hüküm kesinleşmiş ise artık mirasçılardan mal kaçırma amaçlı devrin varlığından söz edilemeyeceğinden daha sonra mirasçıları tarafından açılan muvazaaya dayalı tapu iptali ve tescil davası reddedilir....

            Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.05.2014 tarihinde verilen dilekçe ile ölünceye kadar bakım sözleşmesinin iptali, 2. kademede tenkis, birleştirilen davada ölünceye kadar bakım sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın reddine, birleştirilen davanın kısmen kabulüne dair verilen 23.10.2018 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı-birleştirilen davalı vekili tarafından talep edilmiştir. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davacı-birleştirilen davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya ve içeriği incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki asıl davada ölünceye kadar bakım sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, karşı davada ise ölünceye kadar bakım sözleşmesinin iptali davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 13/05/2019 gün ve 2016/10052 Esas, 2019/4252 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı- karşı davalı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Mahkemece verilen karar, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle bozulmuş olup, karar düzeltme istemi HUMK’nun 440. maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir....

                Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ölünceye kadar bakım sözleşmesinin ehliyetsizlik nedeniyle iptali karşı dava ise iptali dava konusu yapılan sözleşmeye dayanılarak açılan tapu iptali ve tescil istemlerine ilişkindir. Mahkemece, ölünceye kadar bakım sözleşmesine dayalı tescil istemi pay tanınmak suretiyle kabul edilmiş, sözleşmenin iptali istemi ise reddedilmiş, hükmü asıl davanın davacısı temyiz etmiştir. 1-Davranışlarının eylem ve işlemlerinin sebep ve sonuçlarını anlayabilme, değerlendirme ve ayırt edebilme kudreti bulunmayan bir kimsenin kendi iradesiyle hak kazanma, borç altına girebilme ehliyetinden bahsedilemez....

                  UYAP Entegrasyonu