Bir tasarrufun iptali bir öncekinin yürürlüğe girmesini sağlarsa, süreler iptal kararının kesinleşmesi tarihinde işlemeye başlar. Tenkis iddiası, def'i yoluyla her zaman ileri sürülebilir." hükmünü içermektedir. Yukarıda açıklanan maddelere göre; bir yıllık hak düşürücü süre, vasiyetnamenin iptali davalarında; mirasçının (davacının) tasarrufu (vasiyetnameyi), iptal sebebini ve kendisinin hak sahibi olduğunu öğrendiği tarihten itibaren, tenkis davalarında ise; saklı paylı mirasçının (davacının), bu payının zedelendiğini öğrendiği tarihten başlar. Diğer taraftan, ölüme bağlı bir tasarruf olan vasiyetnamenin iptali veya tenkisi istemiyle açılacak davalar için kanunda belirtilen süreler, hak düşürücü süre olarak düzenlenmiş olduğundan, yargılama aşamasında hakim tarafından, temyiz aşamasında ise Yargıtay tarafından kendiliğinden dikkate alınır....
İstinaf Sebepleri Vasiyetnamenin iptali talebindeki red hükmünün yanlış gerekçe ile kurulduğunu, bu yanlış gerekçenin tenkis davasını olumsuz yönde etkilediğini, ölüme bağlı tasarruf niteliğinde vasiyetname bulunduğundan doğrudan tenkise karar verildiğini, halbuki taşınmazların sağlararası ivazsız kazandırma yönünden değerlendirilmesi gerektiğini çünkü vasiyetnamedeki taşınmazların muris tarafından Darülaceze'ye ölümünden 12 sene evvel geri dönme koşulu bulunmaksızın şartsız olarak bağışlandığını, bu nedenle infaz edilebilir bir vasiyetname bulunmadığını, bu gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, tenkise yönelik TMK 565 inci maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarının somut olaya uymadığını, maddenin dördüncü fıkrasının tartışılması gerektiğini, bu noktada ise saklı payı ihlal kastının değerlendirilmesi gerektiğini, çelişkili ve yönlü tanık ifadeleriyle murisin saklı payı aşma kastı bulunduğunun ispat edilemediğini, tenkis davasının da reddine karar verilmesi gerektiğini...
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/192 Esas, 2021/371 Karar sayılı kararında: Davanın ölüme bağlı vasiyetnamenin tenkisi davası olduğu görülmüştür....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, öncelikle TMK.nun 557.maddesi gereğince, vasiyetnamenin iptali koşullarının bulunmadığını, murisin vasiyetname yapmak suretiyle malvarlığı üzerinde tasarruf hakkını kullandığını, murisin yasal mirasçılarının bir nevi mirastan ıskat edildiklerini, vasiyetnamenin iptali şartlarının bulunmadığını, bu nedenle vasiyetnamenin iptali isteminin reddinin gerektiğini, tenkis talebi yönünden ise murisin vefat tarihi itibariyle terekesinin aktif ve pasifinin tespitinin gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. İlk derece mahkemesince; asıl dava yönünden, Adli Tıp Kurumu raporuna göre murisin vasiyetnamenin düzenlenme tarihinde fiil ehliyetine haiz olduğu, murisin dava tarihi itibariyle tenkise tabi mal varlığının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine, birleşen davada davacıların davayı takip etmemeleri nedeniyle HMK'nun 150/5.maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir....
Hal böyle olunca, mahkemece;yukarıda ifade edilen yasa hükümleri ve açıklamalar dikkate alınmak suretiyle, öncelikle vasiyetnamenin iptali yönündeki iddialarının değerlendirilmesi noktasında dosyanın ... Kurumu'na sevki sağlanarak, murisin dava konusu vasiyetnamenin yaptığı tarih itibariyle hukuki işlem ehliyetine sahip olup olmadığının tespit edilmesi; eldeki davada vasiyetnamenin iptali koşulları mevcut değil ise, davacının tenkis talebinin değerlendirilmesi, bu değerlendirme yapılırken de yukarıda ifade edilen ilke ve esaslara göre alanında uzman bilirkişi yada bilirkişiler tarafından düzenlenen taraf ve Yargıtay denetimine elverişli raporlar alınmak suretiyle hüküm tesisi yoluna gidilmesi gerekirken; eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş,bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacı ...'...
Medeni Kanunun 557/1 maddesinde iptal sebepleri düzenlenmiştir. 1- Tasarruf miras bırakanın tasarruf ehliyeti bulunmadığı bir sırada yapılmışsa, 2- Tasarruf yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmışsa, 3- Tasarrufun içeriği, bağlandığı koşullar veya yüklemeler hukuka ve ahlaka aykırı ise, 4- Tasarruf kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmışsa iptali istenebilecektir. Yine kanunun 559. Maddesine göre iptal davasının bir yıl ve on yıllık hak düşürücü süreler içerisinde açılması gerekmektedir. İptal sebepleri kanunda sınırlı olarak sayılmıştır, bu sebepler haricinde bir nedenle ölüme bağlı tasarrufun iptali istenemeyecektir....
Türk Medeni Kanununun 507.maddesi uyarınca tasarruf edilebilir kısım ise, terekenin mirasbırakının ölüm günündeki durumuna göre hesaplanır. Dava konusu olayda ise murisin tek mal varlığını ölüme bağlı tasarrufla vasiyet ettiği ileri sürülmüş olup, davalı tarafından başkaca mal varlığının bulunduğu açıklanmamıştır. Vasiyetnamede ise muris tarafından mirasçıları arasında herhangi bir taksim kuralı konulmamış olup, paylaştırma (taksim) iradesinden sözedilemez....
nun 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebeplerini sınırlı (tahdidi) olarak sıralamıştır. Aynı maddenin 4.bendinde "Tasarruf kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmışsa" iptal sebebi olarak gösterilmiştir. TMK.'nun 532. maddesine göre, resmi vasiyetname; resmi memur, Sulh hakimi, noter veya kanunla kendisine bu yetki verilmiş diğer bir görevli tarafından iki tanığın katılmasıyla düzenlenir. Uygulamada vasiyetnameler genel olarak noter tarafından düzenlenmektedir. Davaya konu vasiyetname, muris tarafından resmi vasiyetname şeklinde düzenlenmiştir. Vasiyetnamenin iptal edilebilmesi için şekil eksikliği şartları bulunmamaktadır. Vasiyetnamenin gecikmeli olarak ortaya çıkması şekil eksikliği veya vasiyetnamenin iptalini gerektirir bir husus değildir. Vasiyetnamede belirlenen bir kısım ölüme bağlı tasarrufun muris tarafından vasiyetname düzenlendikten sonra icra edilmesi yine iptal sebebi değildir....
ta ki 632 ada 384 'de kayıtlı 1.kat 10 nolu evini davacıya vasiyet ettiğini, vasiyetnamenin ... 1.Sulh Hukuk Mahkemesinin 02/06/2005 tarihli 2002/536 E.- 2005/286 K.sayılı dosyasıyla açılmasına karar verildiğini, diğer ilgililer tarafından da vasiyetnamenin iptali davası açılmadığını, böylece vasiyetnamenin kesinleştiği ileri sürülerek vasiyetname ile davacıya bırakılan taşınmazın muris adına olan kaydının iptali ile vasiyet alacaklısı davacı adına kayıt ve tescili talep ve dava edilmiştir.Davalılar vekili cevabında; muris vasiyetçinin vasiyetnamenin tanziminden sonra vasiyete konu aynı malı bu sefer 17/04/1998 tarihinde aynı vasiyet alacaklısı (davacı) ...'...
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, vasiyetnamenin iptaline istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 557 nci maddesi. 3. Değerlendirme 1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2.TMK'nın 557 nci maddesi, "Aşağıdaki sebeplerle ölüme bağlı bir tasarrufun iptali için dava açılabilir: a.Tasarruf mirasbırakanın tasarruf ehliyeti bulunmadığı bir sırada yapılmışsa, b.Tasarruf yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmışsa, c.Tasarrufun içeriği, bağlandığı koşullar veya yüklemeler hukuka veya ahlâka aykırı ise, d.Tasarruf kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmışsa." şeklinde düzenlenmiştir....