Davacılar vekili, vasiyetnamenin iptali davasının kabulünün gerektiğini, yanılmaya dayandıklarını, murisin asıl amacının o sırada evli bulunduğu ikinci eşine mal bırakmamak olduğunu, bütün malvarlığını davalıya bırakmak olmadığını, belirtilen nedenle vasiyetnamenin iptalinin gerektiğini, tenkis talepleri yönünden de mahkemenin tereke kapsamını kendiliğinden araştırmasının gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir. 4.2.2. Davalı vekili, yanılma olmadığından vasiyetnamenin iptali davasının reddedildiği ve saklı payı zedeleme kastı olmadığından tenkis davasının reddedildiği şeklinde düzeltilerek onanmasını istemiştir. 5.YARGITAY KARARI 5.1. Dava, vasiyetnamenin iptali uygun görülmezse terditli tenkis talebine ilişkindir. 5.2. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının tüm, davacının sair temyiz itirazları yerinde değildir. 5.3....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/272 Esas sayılı dosyasında görülen ve karara bağlanan vasiyetnamenin iptali davasının aynı zamanda tenkis istemini de kapsadığını, kaldı ki davacının aile hukukundan doğan yükümlülüklerini yerine getirmemesi nedeniyle tenkis isteğinde bulunamayacağını belirtip davanın usulden ve esastan reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davacı tarafından açılan ve feragat nedeniyle reddine karar verilen ... 8. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/272 Esas sayılı vasiyetnamenin iptali davasında saklı payın ihlal edildiği iddiasının da bulunduğu, bu nedenle ekdeki davada kesin hüküm teşkil edeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya içeriğinden, toplanan delillerden, mirasbırakan ...'nun 15.06.2012 tarihli vasiyetname ile tüm malvarlığını davalılara vasiyet ettiği, ... 2....
Mahkemece; davacının tenkis isteğinin kabulü ile saklı pay alacağı 16.506,43 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, vasiyetnamenin iptali ve ... Köyü, 82 ada, 38 parseldeki tapu kaydının miras hissesi oranında adına tescili talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz edilmiştir. 1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-) Somut olayda uyuşmazlık, davaya konu vasiyetnamenin tenkisine ilişkindir. Tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (bağış) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır. Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul; mirasbırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır....
Bu durumda, davaya tenkis davası olarak devam edilmesi ve vasiyetnamenin mirasçıların tasarruf nisabı oranında yerine getirilmesi gerektiği konusundaki mahkemece uyulan bozma ilamına rağmen "vasiyetnamenin saklı payı oranında iptaline" denilmek suretiyle infazı kabil olmayan hüküm tesis edilmiştir. Oysa, davaya tenkis davası olarak devam edilmesi ve infazı kabil bir karar verilmesi gerekmektedir. O halde, mahkemece, vasiyetnamenin saklı pay oranında iptaline denmesinin sonucu olarak, davaya tenkis davası olarak devam edilmesi, saklı paylı mirasçı olan davacının saklı payı oranında tenkise karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya uygun görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Mahkemece, davacı vekilinin 3.celsede davasının talep sonucunu ıslah yolu ile değiştirdiğini beyan ettiği, aynı celsede davalı vekilinin tenkis talebine ilişkin ıslah beyanını kabul etmediklerini ve muvafakat etmediklerini bildirdiği,bu nedenle davaya vasiyetnamenin iptali davası olarak devam edildiği,açılan davada dinlenen tanık beyanları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, vasiyetnamenin yapıldığı zamanda ... bırakanın akli melekelerinin yerinde olduğu, vasiyetnamenin yapımında ... bırakan üzerinde hata, hile ve ikrah sebeplerini gerektirecek, gerek üçüncü kişilerden, gerekse kendinden kaynaklı herhangi bir zorlayıcı durumun bulunmadığı ve ...bırakanın vasiyetnamesinin iptalini gerektirecek TMK.'...
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, vasiyetnamenin ve ıskatın iptali ile terdiden tenkis istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 510 uncu ve devamı maddeleri, 557 nci ve devamı maddeleri ile 560 ıncı ve devamı maddeleri 2. Tenkis (indirim) davası, miras bırakanın saklı payları zedeleyen ölüme bağlı veya sağlar arası kazandırmaların (tebberru) yasal sınıra çekilmesini amaçlayan, öncesine etkili, yenilik doğurucu (inşai) davalardandır. Tenkis davasının dinlenebilmesi için öncelikli koşul; miras bırakanın ölüme bağlı veya sağlar arası bir kazandırma işlemi ile saklı pay sahiplerinin haklarını zedelemiş olmasıdır. Saklı payların zedelendiğinden söz edilmesi ise kazandırma konusu tereke ile kazandırma (temlik) dışı terekenin tümü ile bilinmesiyle mümkündür. Tereke, miras bırakanın ölüm tarihinde bırakmış olduğu mameleki kıymetler ile, iadeye ve tenkise tabi olarak yaptığı kazandırmalardır. Bunlar terekenin aktifini oluşturur....
Tasarruf oranı aşılmış ise tasarrufun niteliğine göre icap ederse kazandırma işleminde, saklı payları zedeleme kastının bulunup bulunmadığı objektif (nesnel) ve sübjektif (öznel) unsurlar dikkate alınarak belirlenmelidir. Zira tasarruf oranını aşan her kazandırmada saklı payları zedeleme kastının varlığından söz edilemez. Mutlak olarak tenkise tabi tasarruflarda (ölüme bağlı tasarruflar veya TMK’nun 565. maddesinin 1, 2 ve 3 fıkrasında gösterilenler) tenkis uygulanırken TMK’nun 570. maddesindeki sıralamaya dikkat etmek, davalı saklı paylı mirasçılardan ise aynı kanunun 561. maddesinde yer alan saklı paydan fazla olarak alınanla sorumluluk ilkesini gözetmek, dava konusu olup olmadığına bakılmayarak önce ölüme bağlı tasarruflarla davacının saklı payını tamamlamak, sonra sağlar arası tasarrufları dikkate almak gerekir....
O zaman davalıdan tercihi sorulmak ve 11.11.1994 günlü 4/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca süratle dava konusu olup sabit tenkis oranına göre bölünemeyen malın, karar tarihindeki rayice göre değeri belirlenmeli ve bu değerin sabit tenkis oranıyla çarpımından bulunacak naktin ödetilmesine karar verilmelidir. Dava dilekçesi ile davacının vasiyetnamenin iptali ve tenkis talep ettiği, 27/10/2016 tarihinde yapılan ön inceleme duruşmasında davacı vekili; "vasiyetnamenin iptali yönünde talebimiz yoktur....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dairemizce, HMK'nın 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçelerinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınmak suretiyle yapılan incelemede; Dava, vasiyetnamenin iptali ve terditli olarak tenkis istemine ilişkin olup, mahkemece vasiyetnamenin iptali talebi yerinde görülmeyerek reddedilmiş ikincil talep olan tenkis talebinin kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı tarafça istinaf edilmiştir. Davacı tarafça öncelikle vasiyetnamenin iptali, olmadığı takdirde tenkis talebiyle dava açılmıştır. TMK’nın 557. maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır. Bunlar; a-Ehliyetsizlik, b-Vasiyetnamenin yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmış olması, c-Tasarrufun içeriğinin bağlandığı koşullar veya yüklemelerin hukuka veya ahlaka aykırı olması, d-Tasarrufun kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmış olması halleridir....
Mahkemece; Ölüme bağlı tasarrufun iptali sebepleri oluşmadığından davacının vasiyetnamenin iptali ve tapu iptal tescil talebinin reddine, davacının tenkis talebinin kabulü ile, davalı ...'ın tercihini davacıya malı devrederek tazminat almak yönünde kullanması nedeniyle mahkememizce hesap bilirkişisine tespit ettirilen sabit tenkis oranı 0,1229222736 ile tenkise tabi tasarrufların güncel değeri (.../.../2012 tarihi itibariyle) toplamının çarpımıyla elde edilen (165.079,30 TL x 0,1229222736) ....291,92 TL tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine, davalının tescil talebi olmadığından vasiyetnameye konu taşınmazların tenfizi hakkında davalının dava açma hakkının saklı tutulmasına karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. . Bilindiği üzere; mirasçılık ve mirasın geçişi mirasbırakanın ölüm tarihinde yürürlükte olan hükümlere göre belirlenir (4722 s.y. ....md.)...