DAVA Alacaklı İcra Mahkemesine başvurusunda, 28.04.2021 tarihinde takip başlatıldığını ve ödeme emrinin borçluya 18.05.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, borçlunun icra takibi başlatıldıktan ancak ödeme emri tebliğ edilmeden önce 28.04.2021 tarihinde sunulan itiraz dilekçesi üzerine İcra Müdürlüğü tarafından icra takibinin durdurulmasına karar verildiğini, kanun hükmü uyarınca, itirazın geçerli olabilmesi için ödeme emrinin borçluya tebliğ edilmesi gerektiğini, diğer taraftan ödeme emrinin tebliğinden sonra 25.05.2021 tarihinde sunulan itiraz dilekçesinde borca itiraz edildiğine dair bir ifade bulunmadığını, yasal sürede yapılmış bir itiraz olmadığını, takibe devam edilmesi gerektiğini ileri sürerek, ödeme emri tebliğ edilmeden dosyaya sunulan dilekçeye istinaden icra takibinin durdurulmasına ilişkin 28.04.2021 tarihli müdürlük kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
İlk derece mahkemesi kararında özetle: Alacaklı davalı tarafından davacı borçlu aleyhine girişilen kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takipte ödeme emrinin davacıya 01/07/2021 tarihinde tebliğ üzerine borçlunun mahkemeye başvurarak borca itiraz niteliğindeki iddialarını ileri sürdüğü anlaşıldığı, İİK'nun 168/5. maddesi hükmü gereği kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takiplerde borçlunun yetkiye, imzaya ve borca itirazlarını beş gün içinde icra mahkemesine bildirmesi gerektiği, bu sürenin hak düşürücü süre niteliğinde olup mahkemece re'sen gözetilmesi gerektiği, borçluya gönderilen ödeme emrinin 01/07/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 09/07/2021 tarihinde mahkemeye başvurarak borca itiraz niteliğindeki iddialarını ileri sürdüğü ve açıkça ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olduğunu ileri sürmediği, bu itibarla davanın ödeme emrinin tebliğinden itibaren işleyen yasal 5 günlük süresinde ileri sürülmediği anlaşıldığından süre aşımı nedeniyle reddine karar vermek gerektiği anlaşılmıştır...
nin yönetiminin Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Banka ve Kambiyo Genel Müdürlüğünün … tarih … sayılı kararı ile değiştirilerek Fon'a devredildiği, anılan kredilerden müteselsil kefil olmasından dolayı …'ın da sorumlu tutulduğu, Tahsilat Daire Başkanlığı'nın … tarih ve …sayılı ihtiyati haciz onayı ile temlik alınan dosyaların borçluları ve kefillere ilişkin 6183 sayılı Kanun'un 13. maddesi uyarınca ihtiyati haciz işlemlerinin başlatıldığı, kefil sıfatıyla …'a … tarih ve … sayılı ödeme emri gönderildiği, bilinen adresinde tebliğ edilememesi üzerine 05/06/2006 tarihinde ilanen tebliğ edildiği, ödeme emrine itiraz edilmediği ve süresi içinde kesinleştiği, ancak …'ın 04/11/2013 tarihinde vefat etmesi nedeniyle yasal ve tek mirasçısı davacı …'a dava konusu ödeme emrinin gönderildiği ve işbu ödeme emrinin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı, … İç ve Dış Ticaret A.Ş.'nin … A.Ş.'...
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya ve İİK'nın 169. maddesi uyarınca borca itiraza ilişkindir. İzmir 23. İcra Dairesinin 2021/11567 E. sayılı dosyasının incelemesinde; davalı T3 tarafından davacı ve diğer davalı T5 aleyhine 30.000,00 TL asıl alacak üzerinden başlatılan kambiyo takibi olduğu, takibin dayanağını 20/01/2020 tanzim, 20/01/2021 vade tarihli 30.000,00 TL bedelli bononun oluşturduğu, ödeme emrinin davacı borçluya 26/10/2021 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Borçlunun kambiyo hukuku bakımından imzaya ve borca itirazını İİK'nın 168/4 ve 5. maddeleri uyarınca ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren 5 günlük süre içinde icra mahkemesine yapılması zorunludur. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir....
İİK 67.maddesine göre itirazın iptali davası açılabilmesi için borçluya ödeme emrinin tebliğ edilmiş olması ve borçlu tarafından da yasal süre içerisinde ödeme emrine karşı itiraz edilmiş olması yasal bir zorunluluktur. Dolayısıyla borçluya usulüne uygun olarak ödeme emrinin tebliğ edilmesi itirazın iptali davasının ön koşuludur. TTK'nın 105.maddesinde acentenin aracılıkta bulunduğu sözleşmelerden doğacak uyuşmazlıklardan dolayı acentenin müvekkili adına dava açabileceği, kendisine karşıda aynı sıfatla dava açılabileceği düzenlenmiştir. Anılan hükmün açık ifadesine göre, acentenin ancak doğrudan aracılık ettiği sözleşmeler nedeniyle müvekkiline izafeten kendisine karşı dava ya da takip yöneltilebilecektir. Uyuşmazlık konusu icra dosyasında, davalı adına izafeten her ne kadar ... A.Ş.'...
Davacı borçlu vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkilinin ödeme emrinin kendisine 23.08.2021 tarihinde tebliğ edildiğini sözlü olarak bildirdiğini, yargılama aşamasında tebligatın usulsüz olarak yapıldığını fark ettiklerini ve 05.10.2021 tarihli ek beyanla ödeme emrinin usulüne uygun yapılmadığını belirttiklerini, bu hususu gerektiğinde tanıkla ispatlayabileceklerini, ancak Mahkemece bu hususta araştırma yapılmadığın belirterek istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Eşme İcra Müdürlüğünün 2021/269 E sayılı takip dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine bir adet bonoya dayanılarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takibe başlandığı, örnek 10 ödeme emrinin davacı borçluya 20/08/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun yasal 5 günlük süreden sonra 28.08.2021 tarihinde imzaya ve borca itiraz ettiği görülmüştür....
Ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur. Mahkemece, davacı tarafça davalı kiracı ve kefil aleyhine kira borcundan dolayı takip yapıldığı, borçlulardan ...’ün itirazları nedeniyle takibin durduğu, davanın süresinde açıldığı, davacı her ne kadar icra takibi yapmış ve dava açmış ise de kiracı şirkete ödeme emrinin tebliğ edilemediği, borca itiraz etmediği, bu durumda itirazın kaldırılması ve tahliye davalarının şartlarının olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan takibe itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkindir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; takibin usul ve yasaya aykırı olduğunu, icra emrine dayanak belgelerin müvekkiline tebliğ edilmediğini, İİK 58/3.maddedeki düzenlemeye göre icra emrinin iptali gerektiğini, ayrıca borca, imzaya, faize, borcun tüm ferilerine itiraz ile icra emrinin iptali taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yasaya aykırı olarak davanın reddedildiğini söyleyerek kararın kaldırılmasını istemiştir....
İcra Müdürlüğünün 2020/4564 Esas sayılı dosyasında borçlu T1 ve borçlu T4 hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takibe başlanmış olup borçlu tarafından 21/09/2020 tarihinde borca itiraz edildiğini, T1'ın borca itiraz dilekçesinde, T4 ve T5 250.000,00 TL ' lik teminat senedi verdiğini, ihtar çekerek 250.000,000 'lik senedini geri istediğini ve müvekkili T2' ı tanımadığını beyan ettiğini, borçlunun itirazının haksız, dayanaksız olup gerçeği yansıtmadığını, kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takibe itirazda, borçlu ödeme emrinin kendisine tebliğinden itibaren 5 gün içerisinde takibin yapıldığını icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesine dilekçe ile başvurarak imzaya veya borca itiraz hakkını kullanabileceğini, davacı borçluya gönderilen ödeme emrinin 12/09/2020 tarihinde tebliğ edildiğini, davacı borçlu tarafından 5 yasal günlük süre sona erdikten sonra 21/09/2020 tarihinde borca itiraz edildiğini, söz konusu borca itiraz süresinde yapılmadığından öncelikle borca itirazın...
Hukuk Genel Kurulu’nun 19/11/2014 tarih ve 2013/12- 2240 Esas 2014/929 Karar sayılı ilamında; borçluların mirası reddetmeleri nedeniyle borçlu olmadıklarına yönelik iddialarının borca itiraz niteliğinde olup, ödeme emrinin tebliği üzerine yasal süre içerisinde yapılması gerektiği kabul edilmiştir. Somut olayda, 26/02/2019 tarihinde vefat eden muris İsmail Akyol tarafından keşide edilen senede dayalı olarak davacı ve diğer mirasçılar hakkında 17/10/2019 tarihinde takibe geçildiği, mirasın reddine ilişkin kararın icra takibinden önce 11/04/2019 tarihinde alındığı, takibin mirası ret süresi geçtikten sonra başlatılmış olduğu, istemin İİK'nın 169. maddesine dayalı borca itiraza ilişkin olup ödeme emrinin davacıya tebliğ edildiği 24/10/2019 tarihinden itibaren yasal beş günlük sürede yapıldığı açıktır....