Çeşme İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, şikayetin kısmen kabul/kısmen reddi ile tebligatın usulsüz olduğu şikayetinin kabulü ile Çeşme İcra Müdürlüğünün 2020/42 sayılı takip dosyasındaki ödeme emrinin tebliğ tarihinin 25/03/2020 olarak düzeltilmesine, takibin durdurulması taleplerinin reddine, karar verilmiştir. Davacı vekili istinafa başvuru dilekçesinde özetle; mahkemece ödeme emrinin usulsüz tebliği kabul edildiğinden ödeme emrinin iptali ile takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken tebliğ tarihinin düzeltilmesi ile yetinilmesinin hatalı olduğunu, ayrıca davanın açılış tarihi itibariyle borca itirazları süresinde olduğundan borca itiraz yönünden de değerlendirme yapılması gerektiğini savunarak ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne takibin durdurulmasına karar verilmesini talep ve istinaf etmiştir....
, davalı borçlunun ödeme emrinin tebliğ edildiği tarihten itibaren süresi içerisinde itiraz da bulunmadığı ve ödeme emrinin tebliğinden önce yapmış olduğu borca itirazın değerlendirilmemesi gerektiğinden bahisle taraflarının takibin devamına ilişkin istemlerinin reddine dair icra müdürlüğünün 17/08/2022 tarihli işleminin iptali ile takibin devamına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/10/2022 NUMARASI : 2022/464 ESAS 2022/626 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kayseri Genel İcra Dairesi'nin 2022/37806 Esas sayılı dosyası ile taraflarınca ilamsız icra takibi başlatıldığını, başlatılan icra takibine icra emri tebliğ edilmeden borçlu T3 tarafından 29/07/2022 tarihinde itiraz edildiğini, borçlunun henüz borcun içeriğini ve dayanak belgesini görmeden kötü niyetli bir şekilde borcu inkar ederek ödeme emrine itiraz ettiğini, borçluya ödeme emrinin 01/08/2022 tarihinde tebliğ edildiğini ve kanunda belirtilen 7 günlük itiraz süresi içerisinde borca itiraz etmediğini ve ödeme emri tebliğ öncesi yaptığı borca itirazın değerlendirilmemesi...
İİK'nın 62/1. maddesinde; “İtiraz etmek isteyen borçlu, itirazını ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur” hükmü yer almakla birlikte alacaklının anlaşmazlığı ve takibi sürdürme iradesi mevcut bulunduğu sürece borçluya ödeme emrinin tebliğ edilmemesi şikayet ve itirazda bulunmasına engel teşkil etmez....
Maddesinin uygulanması yönünden şikayetlerin ve iflas yolu ile takip yapılamayacağına yönelik şikayetin İcra Hukuk Mahkemesine yapılacağını, aynı şekilde ödeme emri ve icra takibinin iptali taleplerinin de yine icra hukuk mahkemesinden isteneceğini, bu nedenle itirazın hukuki sonuç doğurmayacağı yönündeki kararın doğru olmadığını beyan etmiş, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve itiraz ve şikayetlerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı tarafça istinafa karşı cevap dilekçesi sunulmamıştır. GEREKÇE: Davacı tarafça, İİK'nın 43. Maddesi kapsamında takip yolunun ikinci kez değiştirilmesi işleminin hatalı olduğu, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği, iflas takibi yapılması şartlarının bulunmadığı şikayetlerinin yanında, davacının iflasa tabi şahıslardan olmadığı ve borca ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini bildirerek takibe itirazda bulunulduğu görülmüştür....
Mahkemece, davacı tarafça her ne kadar itirazın iptali davası açılmış ise de; itirazın iptali davasının görülmesi için öncelikle icra takibine süresinde yapılmış bir itirazın varlığının gerektiği, oysa ödeme emri borçluya 05.09.2013 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına rağmen borçlunun 7 günlük itiraz süresinden (itirazın son günü 12.09.20103) sonra 13.09.2013 tarihinde itiraz dilekçesini verdiği, süresinden sonra yapılan itiraz nedeni ile icra takibinin durmayacağı, zira takibin kesinleşmiş olduğu gerekçesiyle, davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine, davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. ... Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyasında bulunan ödeme emri üzerinde borçluya 05.09.2013 tarihinde tebligat yapıldığı yazılıdır. ... Müdürlüğünde icra takibi 02.09.2013 tarihinde başlatılmış, davacı vekili ödeme emrinin tebliğ tarihinin 09.09.2013 olduğunu iddia etmektedir....
talep olunan % 36 oranındaki faize itiraz ettiğini belirterek, takibin/ödeme emrinin iptaline karar verilmesini istemiştir....
Davacı borçluya örnek 7 ödeme emrinin 23/08/2021 tarihinde TK 21 maddesi uyarınca tebliğ edildiği, davacı borçlunun 26/08/2021 tarihli borca itiraz dilekçesini PTT kanalıyla gönderildiği, itiraz dilekçesinin İcra Müdürlüğünce 02/09/2021 tarihinde dosyasına havale edildiği, borca itiraz dilekçesinde ödeme emrinin 23/08/2021 tarihinde tebellüğ edildiğinin bildirildiği, davacı borçlunun bu tarih itibariyle takipten haberdar olduğu, davacının İİK'nın 62 maddesi uyarınca ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren 7 günden sonra itiraz ettiği, İİK'nun 16.maddesi ve TK'nuna göre usulsüz tebligat şikayetinin öğrenme tarihinden itibaren 7 gün içerisinde mahkemeye yapılması gerektiği, davacı vekilinin kabulünde olduğu gibi davacının usulsüz tebligattan 26/08/2021 tarihinde haberdar olduğu kabul edilse bile bu tarihten itibaren de 7 günlük süre içerisinde davanın açılmadığı, davanın 7 günlük süreden sonra 09/09/2021 tarihinde açtığı anlaşıldığından mahkemece davanın reddine ilişkin kararın yerinde olduğu...
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü nedeniyle tebliğ tarihinin düzeltilmesi ve takip borçlusunun mirasının reddi nedeniyle takibin iptali istemine ilişkindir....
İcra takip dosyasında yapılan tebligatın usulüne uygun olması sebebiyle, davacının borca itirazının süresinde olmadığı kanaatine varılarak borca itiraz talebinin de reddine karar vermek gerekmiştir. Açıklanan nedenlerle; davacının davasının reddi ile Bakırköy 5. İcra Dairesinin 2022/9488 Esas sayılı icra dosyasındaki borçluya yapılan ödeme emri tebliğ işleminin iptali talebinin reddine ve itirazın süresinde olmaması nedeniyle borca itiraz talebinin de reddine'' karar verildiği görülmüştür. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesini tekrarla, kararın kaldırılmasını istemiştir....