Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sayılı dosyasından 06.10.2021 tarihinde iflas yolu ile adi takibe başlandığını, iflas ödeme emri 15.10.2021 tarihinde davalı şirkete tebliğ edildiğini, iflas takibine davalı şirket tarafından itiraz edilmediğini, takibin 22.10.2021 tarihinde kesinleştiğini, İİK 156. maddesi kapsamında ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiğini, ...'nın işçilik alacaklarının 61.733,00 TL olduğunu, bu alacağın tahsili için ... 32. İcra Dairesinin ... E. Sayılı dosyasından 06.10.2021 tarihinde iflas yolu ile adi takibe başlandığını, iflas ödeme emri 15.10.2021 tarihinde davalı şirkete tebliğ edildiğini, iflas takibine davalı şirket tarafından itiraz edilmediğini, takibin 22.10.2021 tarihinde kesinleştiğini, İİK 156. maddesi kapsamında ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiğini, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davalı yana yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı, borçlunun, kendisine ödeme emri tebliğ edilmediğini, takipten 25/08/2014'te haberdar olduğunu ve takibe konu senedin zamanaşımına uğradığını ileri sürerek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece; bonolara ilişkin üç yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır. 1) Borçlunun zamanaşımı nedeniyle takibin iptali talebinin yanı sıra, ödeme emri tebliğinin usulsüzlüğü şikayetinde de bulunduğu, mahkemece borçlunun...

      Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; somut olayda borçluya 29.07.2016 tarihinde tebliğ edilen ödeme emrinde "Bu zarfta örnek 10 ödeme emri vardır" ve "Bu zarfta emniyet haciz evrakı vardır" şerhinin yazılı olduğu, dolayısı ile takibe dayanak belge örneğinin ödeme emri ekinde borçluya tebliğ edilmediğinin anlaşıldığı, yasal düzenlemeler gereğince takip dayanağı belgenin ödeme emri ekinde borçluya tebliğinin zorunlu olduğu gerekçesiyle borçlunun istinaf başvurusunun esastan kabulü ile ilk derece mahkemesinin hükmünün kaldırılmasına ve şikayetin kabulü ile 29.07.2016 tarihli ödeme emrinin iptaline, ödeme emri tebliğ işlemi iptal edilmiş olduğundan borca itiraz hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı Dünya Varlık Yönetim A.Ş. vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....

        ihtilafı sürdürdüğü anlaşılmakla davalı borçlunun itirazı geçerli olduğundan davacı alacaklının davalı borçlu T3'a yönelik şikayetinin reddine, davalı borçlu T3 gönderilen her iki ödeme emrinin iade döndüğünden davalı borçluya usulüne uygun ödeme emri tebliğ edilmeden, ödeme ve itiraz süreleri de işlemeye başlamayacağından ve haricen öğrenmeye dayalı itiraz hukuki sonuç doğurmayacağından davacı alacaklının davalı borçlu T3 yönelik şikayetinin kabulü gerektiği anlaşılmakla şikayetin kısmen kabulü ile Adana 10....

        İcra Müdürlüğü'nün 2020/22620 Esas sayılı dosyası üzerinden, haciz ve tahliye istemli icra takibi başlatıldığını, kefil borçlu Metin Toparlaka yapılan ödeme emri tebligatının tebliğ edildiğini, kiracı borçlu T3 yapılan ödeme emri tebligatının iade olduğunu, her iki borçlu yönünden yetkiye, borca ve takibe itiraz edildiğini, 28/12/2020 tarihli talepleri ile borçlu T3 mernis adresine, örnek no:13 ödeme emri tebligatı gönderilmesinin talep edildiğini, söz konusu taleplerine istinaden icra müdürlüğü tarafından tebligatı iade dönse de adı geçen borçlunun takibe itiraz ettiği gerekçesiyle taleplerini reddettiğini belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulü ile İstanbul Anadolu 1. İcra Müdürlüğü’nün 2020/22620 Esas sayılı dosya üzerinden vermiş olduğu 28.12.2020 tarihli kararın iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: İstanbul Anadolu 1....

        Anılan yasal düzenleme uyarınca, itiraz süresi ödeme emrinin tebliği ile başlar. Ödeme emri tebliğ edilmeden borçlunun itiraz hakkı doğmaz. Dairemizce yapılan değerlendirmelere göre; alacaklı tarafından başlatılan genel haciz yolu ilamsız icra takibinde borçlu adına çıkarılan örnek 7 numaralı ödeme emrinin iade edildiği, borçlunun 26/12/2018 tarihinde icra müdürlüğüne başvurarak itiraz dilekçesi verdiği görülmekle, borçluya ödeme emri tebliğ edilmediğine göre itiraz hakkı da doğmayacağından, icra müdürlüğüne yaptığı itiraz sonuç doğurmaz....

        Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; ödeme emrinin usulsüz tebliği üzerine alacaklının talebi ile ikinci kez ödeme emri tebliğ edildiğinde süresinde verilen itiraz dilekçesi üzerine icra müdürlüğü tarafından itiraz talebinin reddine karar verilmesi durumunda takibin kesinleşip kesinleşmediği, varılacak sonuca göre kesinleşen takibe dayalı tahliye kararı verilip verilemeyeceği noktasında toplanmaktadır. Yargıtayın yerleşik uygulamalarına göre borçluya ikinci kez ödeme emri gönderilmesi ona yeni bir itiraz hakkı ve süresi verildiği anlamına gelmektedir. Bu durumda ikinci ödeme emri esas alınarak sonuca gidilmesi gerekir ( Hukuk Genel Kurulunun 11.11.2009 gün ve E:2009/12-417, K:2009/511, 20.03.2013 gün ve E:2012/12-1129, K:2013/380 ). Somut olayda bu hususta bir uyuşmazlık da bulunmamaktadır....

          Her ne kadar mahkemece, yasal sürede takibe itiraz edildiği ve itiraz dilekçesi içeriğine göre dayanak belge ve eklerinin incelendiği böylece, tebliğ evrakına dayanak belgelerin eklenmesindeki amacın gerçekleştiği ve bir mağduriyetin yaşanmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiş ise de, mahkemenin, İİK.nun 61.maddesine aykırı olarak takip dayanağı belgelerin icra dosyasında incelenerek itiraz edildiği değerlendirmesi usul ve yasaya aykırıdır (HGK.nun 23/05/2001 tarih ve 2001-12-428 E.-426 K. sayılı kararı). O halde, mahkemece, borçlu ... yönünden şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlu ...'...

            İcra Dairesi'nin 2019/9649 E sayılı dosyasından başlatılan genel haciz yolu ile ilamsız takipte davacı borçluya ödeme emrinin 26/07/2019 tarihinde tebliğ edildiğini, ödeme emri tebliğ zarfından daha önce başlatılan icra takibine itiraz üzerine verilen karar belgesi çıkması nedeniyle davacının anılan kararın tebliğ edildiğini düşündüğünü, oysa ki yeni bir takip başlatılmış olduğunu ve ödeme emri tebliğ zarfında ödeme emri gönderilmemesi, bunun yerine daha önce başlatılan icra takibine itiraz üzerine verilen karar belgesi çıkması nedeniyle davacının takibe itiraz edemediğini, bu şekilde yanıltıcı olarak gönderilen ödeme emri tebliğinin usule uygun olmadığını beyan etmiş, ödeme emrinin ve takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

            Karar, davalılar.... ve ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, aidat alacağının tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. ... 4. İcra Müdürlüğü'nün 2008/9884 sayılı takip dosyasının incelenmesinden, İcra Müdürlüğü'nce, davalılar .... ve ... adına ödeme emri düzenlenmediği ve gönderilmediği, sadece davalı-borçlu şirkete ödeme emri gönderildiği anlaşılmaktadır. İİK'nun 67/1 nci maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davasının koşullarından biri de, ödeme emrinin düzenlenip, borçluya tebliğidir. Ödeme emri tebliğ edilmeden, dolayısıyla ödeme emrine itiraz yapılmadan, itirazın iptalinin talep edilmesinde hukuki yarar bulunmamaktadır....

              UYAP Entegrasyonu