Çocuk ... 28.11.2009 doğumlu olup, ana ve babası boşanmış; boşanma kararı ile velayet davalı anneye bırakılmış, velayetin kullanılması kendisine bırakılmayan baba ile çocuk arasında kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiş, karar 26.04.2013 tarihinde kesinleşmiştir. Kanuna göre olağanüstü haller mevcutsa, çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde diğer kişilere özellikle hısımlarına çocukla kişisel ilişki kurulması hakkı tanınabilir (TMK m. 325/1). Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere boşanma kararı ile kendisine kişisel ilişki hakkı tanınmış olan baba İstanbul'da, davalı anne ile çocuk ... ili ... ilçesinde, kişisel ilişki kurulmasını talep eden babaannenin ise...'da bulunduğu yapılan yargılama ve toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Davacının torunuyla görüşmesine, babanın engel çıkardığı ileri sürülmemiştir. Davacı, babaya tanınan kişisel ilişki süresi içinde torununu görme ve aile bağlarını koruma ve geliştirme imkanına sahiptir....
Davacı-karşı davalı ile müşterek çocuk arasında ilkin 22/04/2021 tarihli celse 5 nolu ara karar ile tedbiren kişisel ilişki düzenlenmiş, daha sonra ise 04/10/2021 tarihli ara karar ile kişisel ilişki yeniden düzenlenmiştir. Her şeyden önce dava neticesinde elde edilecek sonuç gibi ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğinden davacı-karşı davalının tedbir olarak velayet talebi yerinde değildir. Tedbiren kişisel ilişki düzenlemesi talebi yönünden ise; müşterek çocuk ile davacı-karşı davalı anne arasında yukarıda belirtildiği üzere kişisel ilişki düzenlemelerine ilişkin ihtiyati tedbir kararı bulunmaktadır. Bu düzenlemelerin değiştirilmesini gerektiren ivedi bir durum ileri sürülmediği gibi böyle bir durumda mevcut değildir. Davacı-karşı davalının ihtiyati tedbir isteminin reddi gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayetin Değiştirilmesi - Nafaka ve Velayet Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından her iki dava yönünden; davalı tarafından ise nafakaların miktarı, nafakanın başlangıç tarihi ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacı-davalı baba tarafından velayetin değiştirilmesi ve kişisel ilişki kurulması yönünden terditli dava açıldığı, davacı-davalının kişisel ilişki kurulması yönünden talebi kabul edildiğinden, davalı-davacı lehine vekalet ücreti takdir edilmemesinin usul ve yasaya uygun olduğu, müşterek çocuk için takdir edilen tedbir nafakasının başlangıç tarihinin davalı-davacı ... tarafından açılan nafaka davasının açılma tarihi olan 20.08.2009 tarihi olduğunun anlaşılmasına göre...
DAVA KONUSU : Velayet (Velayetin Değiştirilmesi) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile eşi, Ankara Batı 4.Aile Mahkemesi’nin 2018/540 E. 2019/887 K. sayılı ilamıyla 14.11.2019 tarihinde boşanmış olup söz konusu boşanma ilamı 09.09.2020 tarihinde kesinleştiğini, İş bu boşanma davası sırasında tarafların evlilik birliği içerisinde dünyaya gelen müşterek çocukları 22.04.2015 doğum tarihli Muhammed Talha Yarım’ın velayeti de anneye bırakıldığını Ancak davalı anne Ankara iline gidip boşanma davası ikame ettiği 21.06.2018 tarihinden bugüne velayet hakkı kendisine verilmiş olmasına rağmen müşterek çocukla kişisel ilişki tesisi kurmadığını boşanma davası açıldığı tarihten bugüne müşterek çocuk müvekkilimiz T1 ve annesi Necla Yarım tarafından bakılmış ve gözetildiğini Gerek mahkememizce hazırlanacak sosyal inceleme raporu gerekse de dinletecekleri tanıklarla...
Yargıtay bozma ilamında da belirtilen hususlar dikkate alınarak, davacının kişisel ilişkinin kaldırılması talebinin reddine, sınırlandırılmasına yönelik talebin kabulü ile müşterek çocuk ile davalı baba arasında yatılı olmayacak şekilde aşağıdaki gibi kişisel ilişki kurulmasına karar verilmiştir....
Bu itibarla; Çocukla baba arasında kişisel ilişki kurulmasının çocuğun yararına olduğu anlaşılmakla ve çocukla baba arasında daha önce kurulan kişisel ilişkinin icra kabiliyeti bulunmadığı anlaşıldığından yeniden kişisel ilişki düzenlemesine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Davacı vekilinin; çocukla kişisel ilişkinin süresine yönelik istinaf talebi incelendiğinde; Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi ebeveynler için bir hak olduğu gibi, çocuk için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Olağanüstü haller mevcutsa, çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde, çocuk ile kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı diğer kişilere ve özellikle hısımlarına da tanınabilir (TMK md.325/1). Kişisel ilişkinin düzenlenmesinde çocuğun eğitim, sağlık ve ahlaki yararı esas alınır (TMK md.182/2). Üçüncü kişilerin, koşulları gerçekleştiği takdirde çocukla kişisel ilişki kurma hakkı mevcut ise de; kişisel ilişki süresinin ana ve babaya tanınan genişlikte olması beklenemez....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi-Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen davacı-davalı tarafından kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi isteminin reddine dair hüküm yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Kişisel ilişki tesis edilmesine yönelik kararlar kesin hüküm oluşturmaz. Velayet kendisine bırakılmayan tarafça kişisel ilişkinin kurulması ya da değiştirilmesi her zaman talep olunabilir (TMK.m.183). Tarafların boşanmalarına dair ilamda baba ile müşterek çocuklar arasında kurulan kişisel ilişki, müşterek çocukların üstün yararlarına uygun olmadığı gibi, onların okul ve günlük yaşamlarını da olumsuz yönde etkileyecek niteliktedir....
Dava, kişisel ilişki tesisine ilişkindir. Dosya kapsamı ve toplanan deliller uyarınca; ilk derece Mahkemesi tarafından davacının davasının, kabulü ile davacı ile torunları arasında kişisel ilişki tesisine karar verildiği anlaşılmaktadır....
ilişki kurulması isteğine ilişkindir....