talebinin REDDİNE, Davalı-birleşen dosya davacısı kadının ziynet eşyası talebinin REDDİNE, Davalı-birleşen dosya davacısı kadının çeyiz eşyası talebi hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, "karar verilmiştir....
Başka bir anlatımla bunların davalı tarafın zilyetlik ve korumasına terk edilmesi olağan durumla bağdaşmaz. Diğer taraftan ziynet eşyası rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen türden eşyalardandır. Bu nedenle evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi, gizlemesi her zaman mümkün olduğu gibi, evden ayrılırken üzerinde götürmesi de mümkündür. Bunun sonucu olarak normal koşullarda ziynet eşyalarının kadının üzerinde olduğunun kabulü gerekir. Olayımıza gelince; Davalı tarafça çeyiz senedindeki eşyaların davacı kadına teslim edildiği beyan edilmiştir. Bu durumda, davalı çeyiz senedindeki eşyaların (ziynet ve çeyiz) davacıya teslim edildiğini yasal delillerle kanıtlamak yükümü altındadır. Başka bir anlatımla ispat yükü davalıya aittir. Davalının çeyiz ve ziynet eşyalarını davacıya iade ettiğini 6100 sayılı HMK.'nun 201.maddesine (HUMK. Md.290) göre yazılı belgeyle kanıtlaması gerekir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 20/06/2019 NUMARASI : 2017/505 ESAS - 2019/488 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma ve Ziynet Eşyası Alacağı KARAR : Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükme karşı, davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere mahkememize gönderildiği ve istinaf isteminin süresi içerisinde yapıldığı anlaşılmakla, dosya incelendi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen ziynet ve çeyiz eşyası alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, mehir senedinde yazan kanepe ve halıya ilişkin davadan feragat nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, diğer ziynet ve çeyiz eşyası alacağına yönelik davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı ile 2006 yılında evlendiklerini, davalı tarafından mehir senedinde yazılı ziynet ve çeyiz eşyalarının kendisine hediye olarak verildiğini, daha sonra davalı ile boşandıklarını, bahse konu eşyaların davalının uhdesinde kaldığını ileri sürerek; ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde değeri olan 24.950,00 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen çeyiz eşyası alacağı davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı dava dilekçesinde; davalı eşinin kendisini kovduğunu belirterek, çeyiz ve ziynet eşyalarının bedeli olan 35.690 TL'nin faizi ile davalıdan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, duruşmadaki beyanında davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece; çeyiz eşyalarının aynen iadesine, olmadığı takdirde bedeli olan 2.815 TL'nin yasal faizi ile ödenmesine, ziynet eşyaları yönünden davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Yoksulluk nafakasına yönelik istinaf incelemesinde; Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına göre, davacı- karşı davalı kadın yararına hükmolunan yoksulluk nafakası miktarlarının TMK.nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile TBK.nun 50 ve 51. maddesi hükümleri nazara alındığından hakkaniyete uygun olduğu anlaşıldığından, davacı- karşı davalı kadın vekilinin buna ilişkin istinaf isteminin esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Çeyiz ve Ziynet Eşyası Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından; ziynet ve çeyiz eşyası alacağının reddedilen kısmı, nafakaların miktarı ve vekalet ücreti yönünden, davalı erkek tarafından ise; kusur belirlemesi, nafakalar, kadının kabul edilen ziynet ve çeyiz eşyası alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin tüm, davacı kadının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadın dava dilekçesinde onüç adet üçlü burma bilezik ile bir adet 22 ayar setin iadesini istemiş sonradan 25.02.2013 tarihli dilekçesi ile talebine sekiz adet çeyrek altın ilave etmiştir....
boşanmalarına, davacı için aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 100.000,00 TL maddi, 100.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine, müşterek konuttaki kişisel eşyalarının aynen iadesine, düğünde yapılan borçların ve erkeğin borçlarının ödenmesi için elinden alınan 79 gram bilezik, 4 yarım altın, 4 tam altın, 31 çeyrek altın ve 2 gram altından oluşan ziynet eşyasının aynen iadesine, mümkün olmadığı takdirde şimdilik 1.000,00 TL bedelinin müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davalı erkek vekili; kusur, kadın lehine hükmedilen tazminat ve nafakaya, kadının kabul edilen ziynet alacağı talebine, çeyiz eşyaları yönünden davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmesine yönelik istinaf talebinde bulunmuştur. Dairemizin 2018/2408 Esas ve 2019/1767 Karar sayılı dosyasında kadının ziynet eşyası alacağı davası tefrik edilip, dairemizin 2019/2031 Esas numarasına kaydedilmiş ve işbu dava dosyasını oluşturmuştur. Dairemizin 2019/2031 Esas ve 2019/1826 Karar sayılı ilamı ile ''somut olayda; davacı kadın dava dilekçesinde "nişanda ve düğünde takılan 20 adet bilezik ve 400,21 gram altın ve buna benzer ziynet eşyalarının aynen teslimine, olmadığı takdirde fazlaya ilişkin haklan saklı kalmak kaydıyla 1000,00 TL nin yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine" karar verilmesini talep etmiş, 06/03/2018 tarihli dilekçe ile bedeli 70.118,00 TL olarak ıslah etmiştir....
Eşit kusur halinde de boşanma nedeni ile yoksulluğa düşecek taraf lehine Türk Medeni Kanununun 175. maddesi koşulları oluşur. Davalı karşı davacı kadının çalışmadığı, düzenli ve sürekli bir gelirinin bulunmadığı ve boşanma ile yoksulluğa düşeceği dosya içinde mevcut olan ekonomik ve sosyal durum araştırmasından ve tanık beyanlarından anlaşılmaktadır. Davalı karşı davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin kabulü gerekirken, isteğin reddi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. 3-Mahkemece davalı karşı davacı kadının ziynet eşyası talebi ispatlanamadığı gerekçesiyle reddedilmiştir. Tanık olarak dinlenen davacı-karşı davacı erkeğin annesi ...; dava konusu edilen 11 çeyrek altınan 6 tanesini kendisinin bozdurduğunu, 5 tanesini davalı-karşı davacı kadına verdiğini, diğer ziynet eşyalarını da bozdurup parasını davalı-karşı davacı kadının babasına borç olarak verdiğini, onun da borcunu ödemediğini beyan etmiştir....