Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasındaki çekişmenin doğduğu 3402 sayılı Kanun'un 41. maddesi uyarınca yapılan düzeltme işleminin kaldırılmasına yönelik dava, yasada öngörülen istisnalardan olmadığından davalı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 28.01.2020 gününde oybirliği ile karar verildi....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/01/2021 NUMARASI : 2021/308 ESAS- DAVA KONUSU : ÇEKİŞMENİN GİDERİLMESİ, KURUM İŞLEMİNİN İPTALİ, BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİ KARAR : Denizli 8. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/308 Esas sayılı 21/01/2021 tarihli ara kararı aleyhine davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş ve talebin süresinde olduğu anlaşılmakla; yapılan istinaf incelemesi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA :Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan dava dilekçesinde özetle; davalı kurum tarafından yapılan işlemin hukuka aykırı olduğunu beyanla, kurum işleminin iptali ile kurum işleminin tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ : Denizli 8....

    Somut olayda da; davacı tüketici yüklenicinin temlikine dayalı tapu kaydı iptali ve tescil isteğinde bulunduğundan o yerde ayrı bir Tüketici Mahkemesi varsa çekişmenin Tüketici Mahkemesinde görülmesi aksi halde davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılması yasadan kaynaklanan zorunluluktur. Mahkemece kamu düzeninden olan görev hususu re’sen gözetilerek yukarıda yazılı olduğu şekilde işlem yapılması yerine çekişmenin esasının incelenip hükme bağlanması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 01.06.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

      Mahkemece, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar verilebilmesi için, uyuşmazlık konusu çekişmenin ortadan kalkması, başka bir anlatımla; her iki tarafında davanın esası hakkında karar verilmesinde hukuki yararının kalmamış olması gerekir....

        Kurumdan yaşlılık aylığı alan davacıya, şirkete ortaklığının süregeldiği gerekçesiyle davalı Kurumca sosyal güvenlik destek primi borcu tahakkuk ettirilerek aylıklarından kesinti yapılmaya başlanıldığı, anılan kesinti işleminin iptali istemi ile dava açıldığı anlaşılmıştır. Mahkemece, dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına şeklinde karar verilebilmesi için, uyuşmazlık konusu çekişmenin ortadan kalkması, başka bir anlatımla; her iki tarafında davanın esası hakkında karar verilmesinde hukuki yararının kalmamış olması gerekir....

          Mahkemece işin niteliği icra memuru işleminin şikayetine ilişkin oluğundan görevsizlik kararı verilmiştir. Hükmü davalılardan Tapu Sicil Müdürlüğü temyiz etmiştir. Dava konusu taşınmaz tapu kaydındaki “kesinleşmemiş ihale” şerhi icra takibi sonucu İcra Müdürünün haciz işlemi uygulaması suretiyle kayıtlara işlenmiştir. Gerçekten haciz kesinleşmiş icra takibinin konusu olan bir alacağın ödenmesini teminen borçluya ait ve hacze ... bulunan mallara bir bakıma takibi yapan icra müdürünün el koyması işlemidir. İcra ve İflas Kanununun 91.maddesi hükmünce gayrimenkulün haczi ile takip konusu borç ve haczedilen eşya arasında ilişki kurulur ve malikin tasarruf yetkisi Türk Medeni Kanununun 1010.maddesi anlamında kısıtlanmış olur. Ne var ki somut uyuşmazlıkta dava konusu taşınmazlar üzerinde İcra Müdürlüğünün haciz işleminin etkisi sona ermiş başka bir ifade ile kayıtlardaki haciz şerhi kaldırılmıştır....

            SONUÇ: Hüküm fıkrasının .... bendinin silinerek, yerine, “Davanın kısmen kabulüne kısmen davacının, malullük aylığının iptaline yönelik Kurum işleminin iptali istemi konusunda davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, davacıya süresinde ödenmeyen aylıkların her bir aylığın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 03.....2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              SONUÇ: Hükmün 1 no'lu bendinin silinerek yerine "Aksi kurum işleminin iptaline, davacının yurt dışında Türk Vatandaşlığı döneminde geçen süreleri 3201 sayılı Yasa uyarınca boçlanabileceğinin tespitine" sözlerinin yazılmasına ve kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Davalı, davacının talebinin şuyulandırma işleminin iptaline ilişkin olduğunu, şuyulandırma işlemlerinin encümen kararına dayanmakta olup idari nitelikte bulunduğunu ve davada idare mahkemesinin görevli olduğunu ifade ederek görevsizlik kararı verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, çekişmenin idari yargının görev alanında kaldığı gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....

                  Yukarıdaki yasal düzenleme ve açıklamalar ışığında dava değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki hukuki ilişki, çekişmenin niteliği ve dayanılan hukuki sebep dikkate alındığında, uyuşmazlığın temel çözümünde 506, 1479, 5510 sayılı Kanunların uygulama yeri olmadığından adli yargı ve giderek sınırlı yetki ile donatılmış iş mahkemelerinin görevi bulunmamakta, bu tür davalar idari yargının görev alanı içerisine girmektedir. Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece yanılgılı değerlendirme sonucu çekişmenin esasına ilişkin inceleme yapılarak davanın reddedilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının isteği durumunda davacıya geri verilmesine, 07.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu