Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Görülmekte olan davada, davalı abonenin başvurusunun haksızlığının tespiti ve bu başvuru üzerine tesis edilen ... ... Heyetinin kararının iptali istenilmiştir. Davalının açıklanan işleminin hukuksal nitelikçe mevcut bir sözleşme ilişkisi sırasında yaratılmış bir muaraza (çekişme) olduğu; davadaki istemin de bu muarazanın önlenmesine yönelik bulunduğu açıktır. ... Genel Kurulunun 29.09.2004 gün ve 2004/...–417 E. 2004/442 K. sayılı ilamında da açıklandığı üzere; muarazanın meni (çekişmenin önlenmesi) davaları, usul hukuku anlamında tespit değil, eda davası niteliğindedir. Zira, bu tür davalarda, hem bir muarazanın varlığının tespiti ve hem de onun meni talep edilir. Kaldı ki, ......

    Görülmekte olan davada, davalı abonenin başvurusunun haksızlığının tespiti ve bu başvuru üzerine tesis edilen ... ... Heyetinin kararının iptali istenilmiştir. Davalının açıklanan işleminin hukuksal nitelikçe mevcut bir sözleşme ilişkisi sırasında yaratılmış bir muaraza (çekişme) olduğu; davadaki istemin de bu muarazanın önlenmesine yönelik bulunduğu açıktır. ... Genel Kurulunun 29.09.2004 gün ve 2004/...–417 E. 2004/442 K. sayılı ilamında da açıklandığı üzere; muarazanın meni (çekişmenin önlenmesi) davaları, usul hukuku anlamında tespit değil, eda davası niteliğindedir. Zira, bu tür davalarda, hem bir muarazanın varlığının tespiti ve hem de onun meni talep edilir. Kaldı ki, ......

      Somut olayda da; davacı tüketici yüklenicinin temlikine dayalı tapu kaydı iptali ve tescil isteğinde bulunduğundan o yerde ayrı bir Tüketici Mahkemesi varsa çekişmenin Tüketici Mahkemesinde görülmesi aksi halde davaya Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılması yasadan kaynaklanan zorunluluktur. Mahkemece kamu düzeninden olan görev hususu re’sen gözetilerek yukarıda yazılı olduğu şekilde işlem yapılması yerine çekişmenin esasının incelenip hükme bağlanması doğru olmamış, kararın bütün bu nedenlerle bozulması gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 12.03.2009 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        abone yapmasına rağmen aboneliğin iptali yönündeki işleminin TMK 2. maddesine aykırı olduğunu, davalının keyfi olarak hareket ettiğini iddia ederek davanın kabulü ile müvekkilinin gayrimenkulü üzerindeki elektrik aboneliğinin devam ettiğinin tespitine, davalı kurumun iptal işleminin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Davacı vekili dilekçesinde; davacının yazılı kira sözleşmesine istinaden davalıya ait taşınmazda kiracı olduğunu, davalının 6570 Sayılı Yasaya aykırı olarak taşınmazın 3 gün içinde tahliyesi için ihtarname gönderdiğini ve sözkonusu yerin yıkılarak yeni çarşı yapılacağını sözlü olarak bildirdiğini, oysa sözleşme süresi bittiğinde 6570 Sayılı Yasaya göre 1 yıl uzadığını, tahliye isteminin yasaya aykırı olduğunu belirterek, buna göre kira süresinin uzadığını tespiti ile taraflar arasındaki çekişmenin önlenmesi ve kira sözleşmesinin geçerliğinin kabulünü talep ve dava etmiştir. Mahkemece; olayda 6570 Sayılı Yasanın 11. maddesinin uygulanamayacağı, 5393 Sayılı Yasanın 15.mad./3. fıkrası 2. cümlesi ile 2886 Sayılı Yasanın 75. maddesi hükümlerinin belediye taşınmazları hakkında da uygulanacağı hükmü karşısında kira süresinin 31.02.2009 tarihinde sona erdiği gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Sınırın tespiti ... ile ......

              tespiti ile feshe ilişkin işlemin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

                Kuşkusuz, yüklenicinin yaptığı temlik işleminin hüküm ve sonuç doğurması temlik işleminin konusu olan alacağın gerçek bir alacak olmasına bağlıdır. Alacağın temlik edildiği üçüncü kişi bu şekilde bir temlik varsa temlik işleminden yararlanarak bu hakkını arsa sahibine karşı da ileri sürebilir hale gelir. Zira, alacağı devralan kişi evvelki alacaklının yerine geçer ve borçludan ifayı istemek gerektiğinde de borçluyu ifaya zorlamak artık onun hakkı olur. Ne var ki; üçüncü kişinin borçluyu (arsa sahibini) hasım göstererek açacağı davada borçlu temlik yapılmamış olsaydı eski alacaklısına (yükleniciye) ne gibi def’ilerde bulunmak hakkına haiz idi ise bu def’ileri yeni alacaklıya (hakkı temellük eden üçüncü kişiye) karşı da ileri sürebilir(BK. m.167). Kısaca bu gibi davalarda üçüncü kişi temlik işleminin varlığını yükleniciye, alacağının kazanıldığını ise arsa sahiplerine karşı ispat etmek zorundadır....

                  Hâl böyle olunca, imar parselinin imar işleminin iptal edilmesi sebebiyle ortadan kalktığının tespit edilmesi halinde; öncelikle geri dönüşüm veya yeni bir imar uygulaması işleminin tamamlanıp tamamlanmadığının araştırılması, kadastral parsele geri dönüşüm veya yeni bir imar uygulaması işlemi tamamlanmış ise tecavüzün hangi kadastral veya imar parseli içerisinde kaldığı ve tecavüze konu bölümle ilgili davacının bir mülkiyet hakkı olup olmadığının belirlenmesi; geri dönüşüm veya yeni bir imar uygulaması işlemine başlanmış ancak tamamlanmamış ise sonucunun beklenmesi, başlanmamış ise çekişmenin çözüme kavuşturulması açısından öncelikle taraflara imar çap kayıtlarının iptali ve kadastral parselin geometrik ve hukuki durumuna çevrilmesi bakımından dava açılması için olanak tanınması, açıldığı takdirde o davanın sonucunun beklenilmesi ve imar parselinin iptal edilerek kadastral mülkiyet durumuna dönülmesi halinde tecavüzün hangi kadastral veya imar parseli içerisinde kaldığı ve tecavüze konu...

                    haksızlığın tespiti ve iptali ile kira sözleşmesinin geçerliliğinin ve kira ilişkisinin devam ettiğinin tespiti ve davalı kiralayan tarafından haksız şekilde oluşturulan muarazanın meni davası açmakta, kiracı durumundaki kulüplerini hukuken korumaya değer güncel yararı bulunduğunu, tek taraflı fesih neticesinde yaratılan muaraza ile tahliye işlemlerinin başlayacağını ve ortaya müvekkili kiracı yönünden telafisi imkansız zararların ve gayri hukuki bir çok davalar çıkacağını, bunun sonucunda ileride telafisi imkansız zararların önlenmesi ve tahliyenin durdurulması için ihtiyati tedbir konulması ve yapılan yargılama sonucunda haksızlığın tespiti ve iptali ile kira sözleşmesinin geçerliliğinin ve kira ilişkisinin devam ettiğinin tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu