"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 26.7.2006 gününde verilen dilekçe ile kiracılık sıfatının tespiti, muarazanın men’i, hakimin müdahalesi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 23.5.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, hasılat kira ilişkisine dayalı kira sözleşmesinin feshinin geçersizliğinin tespiti, kiracılık sıfatının tespiti ve müdahalenin ve muarazanın giderilmesi istemiyle açılmıştır. Mahkemece dava reddedilmiştir. Hükmü davacı temyiz etmiştir. Taraflar arasındaki 15.10.2001 başlangıç tarihli kira sözleşmesi hasılat kirasına ilişkin olup, uyuşmazlık anılan sözleşmenin uygulanmasından kaynaklanmış ve davacı sözleşmedeki kiracı sıfatına dayanarak eldeki davayı açmıştır....
Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüşmesi ve davaya istirdat davası olarak devam edilmesi İİK'nın 72/VI. maddesinde düzenlenmiş olup, bu madde hükmüne göre borçlu, dava konusu borcu ödemek zorunda kalmış olursa menfi tespit davası yasa gereği kendiliğinden istirdat davasına dönüşür ve davaya istirdat davası olarak devam edilir. Dava dilekçesinde, davacının Bursa 11. İcra Müdürlüğünün 2011/1913 E. Sayılı dosyasında borçlu olmadığının tespiti talep edildiği halde dava değeri gösterilmemiş olup 20.000 TL üzerinden peşin hacın yatırılarak menfi tespit talebinde bulunulduğu, dava açıldıktan sonra ise menfi tespit talep edilen icra dosyasında ipotekli takibe konu taşınmazın 76.100 TL alacağa mahsuben dosya alacaklısına satışının yapılması nedeniyle menfi tespit talepli olarak açılan davanın İİK'nın 72/VI. maddesi gereğince kendiliğinden istirdat davasına dönüştüğü anlaşılmaktadır....
Dava; icra takibinden dolayı borçlu olunmadığının tespiti talebine ilişkindir. İlk derece mahkemesince; "Dava; Kaçak elektrik kullanımı nedeniyle borçlu olmadığının tespiti-istirdat istemine ilişkindir......İstirdat davasının şartlarından biri borçlunun esasen borçlu olmadığı bir parayı cebri icra tehdidi altında ödemek zorunda kalmış olmasıdır....
İcra İflas Kanunu'nun 72. maddesinde, borçlunun icra takibinden önce veya sonra borçlu bulunmadığının tespiti için menfi tespit davası açabileceği hükme bağlanmıştır. Aynı maddenin 6. fıkrasında, menfi tespit davası sırasında borç ödenmiş ise davaya istirdat davası olarak devam edileceği öngörülmüştür. Mahkemece Karabük İcra dosyasında davacının icra kanalı ile ödemek zorunda olduğu miktar faizleriyle birlikte tespit edilerek karar verilmesinde hiçbir isabetsizlik bulunmamaktadır. Yapılan yargılama sonucunda,ilk derece mahkemesi tarafından senedin geçersiz olduğu, davacının takibe konu senet nedeniyle borçlu olmadığı ve takibin haksız ve kötüniyetli olarak yapılması nedeniyle tazminata hükmedildiği anlaşılmakla söz konusu kabulde bir isabetsizliğe rastlanılmamıştır.Davalıların istinaf sebepleri yersizdir....
. - K A R A R - Dava beldelsizlik iddiasına dayalı menfi tespit ve istirdat davasıdır. Mahkemece asıl davanın kısmen kabulü ile menfi tespit isteminin kabulüne, istirdat isteminin reddine, birleşen davanın ise reddine dair verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiş Dairemizin 09/06/2011 tarihli 2010/14522 E. 2011/7717 K. sayılı kararı ile asıl dava yönünden ödeme yapılan çekler yönünden istirdat kararı verilmesi, birleşen dava yönünden ise somut olayda davacının çekler nedeniyle ... Makine San.AŞ.’ye borçlu olmadığı mahkemece saptandığına göre, ... Makine San. AŞ.’nin davacıya keşide ettiği faturalar gerçek bir alacağı göstermediğinden davanın, davalılar factoring şirketleri yönünden de kabulüne karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davacının mal satım amacıyla davalı ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit ve istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili; davalı banka tarafından, kredi kartı alacağının dayanak gösterilmesi suretiyle, müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, ancak müvekkili ile davalı banka arasında herhangi bir kredi kartı sözleşmesi imzalanmadığını ve müvekkilinin davalıya borçlu olmadığını belirterek, müvekkilinin davalı bankaya borçlu olmadığının tespiti ile,...8. İcra Müdürlüğünün 2005/11617 sayılı takip dosyasında müvekkilinin emekli maaşından yapılan kesintilerin istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Haciz ihbarnamesi kesinleşmiş bulunsa bile üçüncü kişi ödeme emrinin tebliği edilmesinden önceki evrede prim borçlusunun, kendisinde herhangibir alacağının bulunmadığına ilişkin menfi tespit ve istirdat davası açabilir. Zira aynı Yasanın 58 maddesine göre borçlu, borçlu bulunmadığına dair dava açabilir. İddiasını yöntemince kanıtladığı taktirde ödeme emrinin iptaline karar verilebilir. Çoğun içinde azın da bulunduğu kuralı gereğince borçlu, ödeme emrinin çıkarılmasından önceki evrede de böyle bir dava açma hakkına sahip bulunduğu açık-seçik ortadadır. Kaldı ki 6183 sayılı Yasanın 58. maddesine göre dava açma süresi hak düşürücü süreye uğramış olsa bile prim borçlusu 506 Sayılı Yasanın 84. maddesi hükümleri uyarınca istirdat davası açabilir....
Başka bir deyişle hukuki bir yarar bulunması koşuluyla sonuçta alacak-borç ilişkisi doğuracak bir durumun olmadığının tespiti amaçlanır. Dayanılan hukuki ilişkinin gerçekten mevcut olmadığı icra takibine maruz kalmadan önce ileri sürülebileceği gibi, icra takibinden sonra da ileri sürülebilir. Borçlunun icra takibinden önce veya sonra menfi tespit davası açabilmesi için borçlu olmadığının tespitinde hukuki yararının bulunması şarttır. Buna rağmen, borçlunun, alacaklının harekete geçmesini beklemeden borçlu olmadığının tespitinde korunmaya değer bir yararı bulunabilir. Bu tür bir yararının bulunması halinde borçlu, borçlu olmadığının tespiti için dava açabilir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, kaçak elektrik kullanımından dolayı borçlu olunmadığının tespitine yönelik menfi tespit ve ödenilen paranın iadesine yönelik istirdat istemidir. Davalı vekili, davacının kaçak elektrik kullandığının tespit edildiğini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece benimsenen bilirkişi kurulu raporuna göre, davanın kısmen kabulüne, davalının düzenlediği 12.10.2004 tarihli ve 78 nolu 14.432.337.000.-TL. bedelli faturanın 13.743.912.-TL.lik (13.74.-YTL.) kısmından davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....
Menfi tespit ve istirdat davası İcra İflas Kanunu (İİK) 72. maddede düzenlenmiştir. Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. (72/1. madde) Borçlu, menfi tespit davası zımnında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir. (İİK 72/6. madde) Bu hükümlere göre borç ödenmemiş ise menfi tespit, ödenmiş ise istirdat talebinde bulunulabilecektir. Ayrıca dava tarihinden sonra ödeme var ise menfi tespit davasına istirdat davası olarak devam edilmesi gerekir. Hükümde yer alması gereken hususların neler olduğu Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) 297. madde de düzenlenmiş olup maddenin 2. fıkrasına göre; hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir....