WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacının birleşen davada davalı lehine hüküm altına alınan tazminat miktarı ile ilgili istinaf sebebi incelendiğinde ise; İİK'nın 72/4. maddesinde ''Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar. Buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alır. Alacaklının uğradığı zarar aynı davada takdir olunarak karara bağlanır. Bu zarar herhalde (Değişik ibare:02/07/2012- 6352 S.K./15.md.) yüzde yirmiden aşağı tayin edilemez.'' hükmü bulunmaktadır. Asıl davada dava değeri 7.000,00 TL olup, davacı lehine ihtiyati tedbir kararı verilmiştir. Birleşen davada ise davacı dava değerini 20.000,00 TL olarak göstermiş ve 11.000,00 TL'nin de istirdatını istemiştir. 11.000,00 TL istirdat talebi için ayrı bir harç yatırılmadığından davacının menfi tespit talebine konu dava değerinin 9.000,00 TL olduğunu kabul etmek gerekir....

Davacı vekiline verilen süre içinde çekleri ibraz eden üçüncü kişiye karşı istirdat davası açıldığından dava konusu bu çek hakkındaki davanın konusuz kalması nedeniyle esası hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. 6102 sayılı TTK'nun 763. maddesinde iptali istenen kambiyo senedinin mahkemeye sunulması durumunda davacıya istirdat davası açması için süre verileceği, davacının bu süre içinde dava açmaması durumunda, mahkemenin, kambiyo senedini sunmuş olana geri vereceği ve muhatap hakkındaki ödeme yasağını kaldıracağı düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin mefhumu muhalifinden anlaşılacağı üzere verilen süre içerisinde istirdat davasının açılmış olması durumunda kambiyo senedine ilişkin konulan ödeme yasağının kaldırılmaması gerekir. İstirdat davasını açan davacı, kambiyo senedinin ödeneceği endişesinden uzak bir şekilde yürütür (Prof. Dr. Fırat Öztan, Kıymetli Evrak Hukuku, Ankara 1997, s. 294). Nitekim Yargıtay 11....

    Zira ihtiyati tedbir kararının kaldırılması halinde ileride giderilmesi ve telafisi imkansız zararların doğabileceği ihtimali bulunduğu anlaşıldığından yerel mahkemece ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesinin ve davalının ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebinin reddine ilişkin ara kararının HMK 389 ve devamı maddelerinde yazılı hükümlere usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine kesin olmak üzere karar verilmesi gerektiği kanısına varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

    Ve devamı maddeleri hükmü uyarınca istirdat davası açmak üzere 2 haftalık kesin süre tayin edilmiş, tensip zaptı 11/04/2023 tarihinde davacı vekiline tebliğ edilmiş, verilen süre 25/04/2023 tarihinde dolmuştur. Davacı vekili 08/05/2023 tarihli dilekçesi ile müvekkilinin isteği üzerine istirdat davası açmadıklarını mahkememize bildirmiştir. Gelinen aşamada kıymetli evrak iptali için yasada aranan şartlat sağlanmamış, davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Teminatın iadesine gelince, TTK'da ödemeden men tedbiri konulurken teminat alınacağı hükme bağlanmış ise de, çeklerde teminatın iadesi konusunda açık bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Bu durumda HMK'nın ihtiyati tedbire ilişkin hükümleri uygulanacaktır. HMK'nın ''İhtiyari Tedbirde Teminat Gösterilmesi'' başlığını taşıyan 392.maddesinde; "(1) İhtiyati tedbir talep eden, haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık teminat göstermek zorundadır....

      İİK 72. maddesi gereğince ihtiyati talep eden geçici hukuki koruma kararlarının genel olarak düzenlendiği HMK hükümleri uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilebilmesinin koşulları kapsamında haklığının yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.İcra ve İflas Kanununun 72/2. maddesine göre, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir sadece icra takibinden önce açılan bir menfi tespit davası olması halinde verilebilecek bir tedbir olup, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında takibin durdurulması yönünde tedbir kararı verilemez. Menfi tespit davasının icra takibinden sonra açılması durumunda ise ancak İİK 72/3. maddesi uyarınca icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesine ilişkin tedbir verilebilir....

        veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. " Aynı yasanın 390 Maddesi :"... davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır." hükmünü içermektedir....

          Anılan yasal düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında; davacı tarafın mirasta denkleştirme(iade), bunun mümkün olmaması halinde davacının saklı payı oranında tenkis talep ettiği anlaşılmakla taraflar arasındaki çekişmenin niteliği ve mirasta denkleştirme de talep edildiğinden, dava dilekçesinde belirtilen ihtilaflı olan çekişme konusu taşınmazların sicil kaydında doğacak veya doğması muhtemel yeni ihtilaflara mani olmak amacıyla ve tedbir istenen taşınmazların dava sırasında devredilmesi halinde hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlanabileceği yada tamamen imkansız hale gelebileceği veya gecikme sebebiyle bir sakınca yahut ciddi bir zarar doğabileceği, aleyhine tedbir kararı verilen kişinin bir zararının oluşması durumunda 6100 sayılı HMK'nun 399. maddesi uyarınca tazminat isteyebileceği ve ihtiyati tedbirin amacı birlikte düşünüldüğünde davacının ihtiyati tedbir talebinin kabulünün hukuka uygun olduğu kanaatine varılmıştır....

          İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi 13.09.2022 tarihli Tensip Tutanağının 9 numaralı kararıyla; İİK 72/3 maddesi uyarınca icra takibi açıldıktan sonra açılmış bir menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yoluyla takibin durdurulmasına karar verilemeyeceği, yargılamaya muhtaç durumlarda veya davanın veya uyuşmazlığın esasını halleder şekilde ihtiyati tedbir kararı verilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar vermiştir. Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karşı itirazı duruşmalı olarak değerlendirilmiş ve itirazın reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini talep ettiklerini, tedbir taleplerinin gerekçesiz olarak reddedildiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

          İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi 13.09.2022 tarihli Tensip Tutanağının 9 numaralı kararıyla; İİK 72/3 maddesi uyarınca icra takibi açıldıktan sonra açılmış bir menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yoluyla takibin durdurulmasına karar verilemeyeceği, yargılamaya muhtaç durumlarda veya davanın veya uyuşmazlığın esasını halleder şekilde ihtiyati tedbir kararı verilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar vermiştir. Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karşı itirazı duruşmalı olarak değerlendirilmiş ve itirazın reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini talep ettiklerini, tedbir taleplerinin gerekçesiz olarak reddedildiğini, bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

          Asliye Ticaret Mahkemesinin 13/01/2022 tarihli 2021/318 Esas sayılı ara kararıyla "Somut olayda taraflar arasındaki finansal kiralama sözleşmesine konu malın tedbiren davacıya teslimine yönelik ihtiyati tedbir kararına itiraz edilmiş ise de; ihtiyati tedbir talep eden tarafça dosyaya sunulan belgeler, talebin türü ve niteliği gereği HMK 389 maddesi uyarınca ihtiyati tedbir talep eden açısından ileride telafisi imkansız zararların doğmasının söz konusu olması ve HMK 390/3 maddesi gereğince yaklaşık ispat şartının sağlanmış olması nedenleriyle mahkememizce verilen ihtiyati tedbir kararının yerinde olması ve 6361 sayılı yasada belirtilen koşullara uygun olması ayrıca taraflar arasındaki sözleşmenin 59/e maddesi gereğince teminat muafiyetine ilişkin şartın geçerli ve tarafları bağlayıcı nitelikte olmasından dolayı mahkememizce teminatsız olarak verilen ihtiyati tedbir karan yerinde olduğundan ihtiyati tedbire itirazın ve ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine" karar verilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu