WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

YARGITAY 9. CEZA DAIRESI

9. Ceza Dairesi         2023/1187 E.  ,  2023/3235 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuğun cinsel istismarı
HÜKÜMLER : Beraat

Şikâyetçi Bakanlık vekilinin temyiz istemi yönünden; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (5271 sayılı Kanun) 237 nci maddesinin ikinci fıkrasına göre kanun yolu muhakemesinde davaya katılma talebinde bulunulamayacağının anlaşılması karşısında, Bakanlık vekilinin davaya katılma ve hükmü temyize hakkı bulunmadığı belirlenmiştir.

Katılan mağdurlar vekilinin temyiz istemi yönünden; Suç tarihinde on beş yaşından küçük mağdurlar ..., ... ve ...'ın velayet hakkına sahip annelerinin, İlk Derece Mahkemesinde ifadelerinin alındığı duruşmada olaydan dolayı şikâyetçi olmadıklarını beyan etmeleri karşısında, yaş küçüklüğü nedeniyle atanan vekilin sanığın Arda, ... ve ...'a karşı eylemleri nedeniyle davaya katılma ve hükümleri temyize hakkı bulunmadığı gibi mahkemece verilen katılma kararının da bu hakkı vermeyeceği belirlenmiştir.
Sanık hakkında kurulan diğer hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteklerinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteklerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. İzmir 8. Asliye Ceza Mahkemesinin, 03.06.2014 tarihli ve 2014/14 Esas, 2014/379 Karar sayılı kararı ile sanığın çocuğun cinsel istismarı suçundan beraatine karar verilmiştir.

2. Dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca tanzim olunan, 26.01.2023 ve 12.12.2017 tarihli Tebliğnameleri ile ret, onama ve bozma görüşlü olarak Daireye tevdi edilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
A. Katılan Mağdurlar Vekilinin Temyiz İstemi
Tanık beyanları, mağdurların ifadeleri ve okulun rehber öğretmenin raporu dikkate alındığında sanığın mağdurlara karşı cinsel istismar eylemini gerçekleştirdiğinin anlaşılmasına rağmen sanık hakkında mahkûmiyet hükümleri kurulması yerine beraat hükümleri kurulmasının hukuka aykırı olduğa yöneliktir.

B. O Yer Cumhuriyet Savcısının Temyiz İstemi
Sanığın mağdur ...'ya yönelik eylemini gördüğünü beyan eden ve sanığa iftira atmasını gerektirecek derecede husumeti bulunmayan tanık ...***'ın beyanı ve yine sanığın ... ...'ya yönelik eylemi ile ilgili olarak olaylarla ilgili şikayet ve idari soruşturma başlayıncaya kadar sanık ile aralarında ciddi bir husumet bulunmayan şikâyetçi Sedef ile olay tanığı ...***'nın anlatımları ile bu anlatımları destekleyen mağdurlar ... ve ... ...'nın soruşturma aşamasındaki beyanları ve rehber öğretmen raporu birlikte değerlendirildiğinde sanığın mağdurlar ... ve ... ...'ya yönelik cinsel istismar eylemi nedeniyle cezalandırılması gerektiğine yöneliktir.

C. Şikayetçi Bakanlık Vekilinin Temyiz İstemi
Sanık hakkında kurulan beraat hükümlerinin hukuka aykırı olduğuna yöneliktir.

D. Katılan ...'in Temyiz İstemi
Süre tutum dilekçesi sunulmasından ibarettir.

III. OLAY VE OLGULAR
Sanık ... hakkında 08.10.2013 günü öğrencisi Arda'nın pantolonunu indirip bacaklarına ve cinsel bölgelerine baktığı, 2012 yılında ... ...'nın kalçasını sıkıp kucağına oturtup sandalyeden indirirken bacak arasından göğsünden tutmak suretiyle, ...'yı ve ...'ı kucağına oturtmak suretiyle, ...'i yanağından öpmek isterken dudağından öpmek suretiyle cinsel istismarda bulunduğundan bahisle 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 103 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi ile üçüncü fıkraları gereğince kamu davası açılmış ise de; sanığın öğrencileri olan mağdurlara karşı cinsel istismarda bulunmak kastı ile bu davranışları yaptığı yönünde cezalandırılmasına yeterli derecede her türlü şüpheden uzak somut ve kesin delil elde edilemediğinden müsnet suçlamalardan beraatine karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
A. Katılan Bakanlık Vekilinin Temyiz İstemi Yönünden
1. 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 20 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davaya katılma hakkı bulunan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına yokluğunda yapılan yargılamaya ilişkin olarak mahkemelerce re'sen ihbarda bulunulmasının zorunlu olup olmadığı hususunda Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunca yapılan toplantı sonucunda verilen 13.12.2019 gün ve 2019/6 Esas, 2019/7 sayılı içtihadı birleştirme kararı ile Bakanlığa bildirimde bulunulmasının zorunlu olmadığının kabul edilmesi ve 5271 sayılı Kanun'un 237 nci maddesinin ikinci fıkrasına göre kanun yolu muhakemesinde davaya katılma talebinde bulunulamayacağının anlaşılması karşısında, Bakanlık vekilinin davaya katılma ve hükmü temyize hakkı bulunmadığından vaki temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerektiği anlaşılmıştır.

2. Red gerekçemize göre Teliğnamedeki bu husustaki görüşe iştirak olunmamıştır.

B. Katılan Mağdurlar Vekilinin Mağdurlar ..., ... ve ... Açısından Verilen Kararlara Karşı Temyiz İstemi Yönünden
Suç tarihinde on beş yaşından küçük mağdurların velayet hakkına sahip anneleri olan müştekiler ..., ... ve ...'in duruşmadaki ifadelerinde şikayetçi olmadıklarını beyan etmeleri karşısında, yaş küçüklüğü nedeniyle mağdurlara tayin edilen vekilin hükümleri temyize hakkı bulunmadığından, vaki temyiz istemlerinin 5271 sayılı Kanun'un 298 inci maddesi gereğince reddine karar verilmesi gerektiği belirlenmiştir.

C. Cumhuriyet Savcısının Mağdurlar ... ve ... ..., Katılan Mağdurlar Vekilinin ... ve ... ..., Katılan ...'in de ... ... Açısından Verilen Kararlara Karşı Temyiz İstemi Yönünden
1. İlk Derece Mahkemesinin gerekçesi ve tüm dosya kapsamına göre, yargılama sürecinde aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırılarak vicdani kanıya ulaşıldığı ve sanık hakkında kurulan beraat hükmünün usul ve kanuna uygun olduğu anlaşılmakla, Cumhuriyet savcısının, katılan mağdurlar vekilinin ve katılan ...'in yerinde görülmeyen temyiz sebepleri reddedilmiştir.

2. Onama gerekçemize göre tebliğnamede bozma isteyen görüşe iştirak olunmamıştır.

V. KARAR
A. Şikâyetçi Bakanlık Vekilinin Temyiz İstemi Yönünden
Gerekçenin (A) bölümünde açıklanan nedenle Bakanlık vekilinin vaki temyiz isteminin 5271 sayılı Kanun'un 298 inci maddesi uyarınca Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle REDDİNE,
B. Katılan Mağdurlar Vekilinin Mağdurlar ..., ... ve ... Açısından Verilen Kararlara Karşı Temyiz İstemi Yönünden
Gerekçenin (B) bölümünde açıklanan nedenle mağdurlar vekilinin temyiz isteminin, 5271 sayılı Kanun'un 298 inci maddesi uyarınca, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle REDDİNE,

C. Cumhuriyet Savcısının Mağdurlar ... ve ... ..., Katılan Mağdurlar Vekilinin ... ve ... ..., Katılan ...'in de ... ... Açısından Verilen Kararlara Karşı Temyiz İstemi Yönünden
Gerekçenin (C) bölümünde açıklanan nedenlerle İzmir 8. Asliye Ceza Mahkemesinin, 03.06.2014 tarihli ve 2014/14 Esas, 2014/379 Karar sayılı kararında katılan mağdurlar vekili, Cumhuriyet savcısı ve katılan ... tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden katılan mağdurlar vekili, Cumhuriyet Savcısı ve katılan ...'in temyiz sebeplerinin reddiyle hükümlerin, Tebliğname’ye kısmen aykırı olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

17.05.2023 tarihinde karar verildi.

Hükme iştirak eden üye ...'un karar yazımından önce 28.07.2023 tarihinde vefat etmesi nedeniyle imza eksikliğinin giderilemediğine dair 5271 sayılı CMK'nın 232/5. maddesine istinaden düşülen iş bu şerhin altı imzalanmıştır.

UYAP Entegrasyonu