WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

YARGITAY 8. CEZA DAIRESI

8. Ceza Dairesi         2024/19693 E.  ,  2024/7412 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SAYISI :2013/303 E., 2015/356 K.
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret, başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma, kisiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜMLER : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : Onama

Sanık hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 21.08.2013 tarihli iddianamesi ile sanık ... hakkında başka suçla birlikte kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan iki kez 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun ( 5237 sayılı Kanun) 109 uncu maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) bendi uyarınca, görevi yaptırmamak için direnme suçundan 5237 sayılı Kanun' un 265 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca, hakaret suçundan 5237 sayılı Kanun' un 125 inci maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) bendi,

43 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, görevli memura yalan beyanda bulunmak suçundan 5237 sayılı Kanun' un 206 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.
2.İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesi' nin 28.12.2015 tarihli kararı ile sanık ... hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 5237 sayılı Kanun' un 109 uncu maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) bendi, 53 üncü maddesi, 58 inci maddesi uyarınca iki kez 4 yıl hapis cezası ile mahkumiyetine, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, görevi yaptırmamak için direnme suçundan 5237 sayılı Kanun' un 265 inci maddesinin birinci fıkrası, dördüncü fıkrası, 43 üncü maddesinin ikinci fıkrası yollamasıyla birinci fıkrası, 53 üncü maddesi, 58 inci maddesi uyarınca 11 ay 7 gün hapis cezası ile mahkumiyetine, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, hakaret suçundan 5237 sayılı Kanun' un 125 inci maddesinin birinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) bendi, 43 üncü maddesinin ikinci fıkrası yollamasıyla birinci fıkrası, 53 üncü maddesi, 58 inci maddesi uyarınca 1 yıl 3 ay hapis cezası ile mahkumiyetine, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçundan 5237 sayılı Kanun' un 268 inci maddesinin birinci fıkrası yollamasıyla 267 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesi, 58 inci maddesi uyarınca 1 yıl hapis cezası ile mahkumiyetine, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz sebepleri; kararın bozulması gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Dava konusu olay, sanık ...'ün, şikayetçi ...'ı arayarak eşiyle yolda kaldığını, araba lazım olduğunu söylediği, şikayetçi ...'ın arabası ve parası olmadığını söylemesi üzerine de "sen araba kirala benim yanımda para var, geldiğinde parayı veririm" diyerek şikayetçiden araç getirmesini istediği, şikayetçi ...' ın diğer şikayetçi ...'ı yanına alarak sanığın bulunduğu Selçuk Havaalanı karşısına araçla gittikleri, sanığın kuru sıkı tabancayı doğrultarak şikayetçi ...'a "sen arkaya geç, vururum seni diyerek" tehditte bulunduğu, şoför koltuğuna kendi geçerek çöplük mevkiine gittiği ve şikayetçilere silah doğrultarak arabadan indirdiği, şikayetçi ...'ı tekrar arabaya bindirerek Kuşadası istikametine doğru gittiği sırada, jandarma görevlilerinden kaçmak için aracı tarlaya sürdüğü, şikayetçi ...' ın bu sırada kendisini araçtan attığı, jandarma görevlilerinin olay yerine gelmesi ve sanığın araçtan inmesini istemeleri üzerine görevlilere kuru silahı doğrultarak tehditte bulunduğu, hakaret ettiği, yakalandığında görevlilere kendisini ... olarak tanıttığı iddiasına ilişkindir.

IV. GEREKÇE
A.Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hüküm yönünden yapılan incelemede,
Sanık hakkında kurulan hükümde, tekerrüre esas alınan ilamda yer alan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 151 inci maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen mala zarar verme suçunun, hükümden sonra yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu'nun (5271 sayılı Kanun) 253 üncü maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında, anılan hükme ilişkin uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak sonucuna göre tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı infaz aşamasında gözetilebileceğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Dava dosyası içeriği, olayın kolluğa intikal şekli, kolluk görevlileri tarafından hazırlanan tutanaklar, şikayetçilerin beyanları, sanık savunmaları, adli raporlar ve dosya kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde sanığın davaya konu eylemi gerçekleştirdiğine ilişkin ilk derece mahkemesinin kabulünde hukuka aykırılık bulunmadığı, yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanık müdafiinin, kararın bozulması gerektiğine yönelik temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.

B.Sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme, hakaret, başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçlarından kurulan hükümler yönünden yapılan incelemede,
1.Sanığın yargılama konusu eylemleri için, 5237 sayılı Kanun’un 265 inci maddesinin birinci ve dördüncü fıkrası, 5237 sayılı Kanun’un 125 inci maddesinin birinci ve üçüncü fıkrası, 5237 sayılı Kanun’un 268 inci maddesinin birinci fıkrası delaletiyle 267 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca belirlenecek cezanın türü ve üst haddine göre aynı Kanun’un 66 ncı maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi gereği 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin öngörüldüğü anlaşılmıştır.
2. 5237 sayılı Kanun’un 67 nci maddesinin ikinci fıkrasının (d) bendi uyarınca zamanaşımı süresini kesen son işlemin sanık hakkında mahkumiyet kararının verildiği tarih olduğu ve bu tarihten, temyiz incelemesi tarihine kadar, 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş olduğu belirlenmiştir.

V. KARAR
A.Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hüküm yönünden yönünden,
Gerekçe bölümünde (A) bendinde açıklanan nedenlerle İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 28.12.2015 tarih ve 2013/303 Esas, 2015/356 Karar sayılı kararında sanık müdafii tarafından öne sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden sanık müdafiinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

B.Sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme, hakaret, başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçlarından kurulan hükümler yönünden,
Gerekçe bölümünde (B) bendinde açıklanan nedenlerle İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 28.12.2015 tarih ve 2013/303 Esas, 2015/356 Karar sayılı hükmüne yönelik sanık müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesinin birinci fıkrası gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme, hakaret, başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçlarından açılan kamu davalarının 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin sekizinci fıkrası gereği gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle DÜŞMESİNE,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 08.10.2024 tarihinde karar verildi.

UYAP Entegrasyonu