YARGITAY 8. CEZA DAIRESI

8. Ceza Dairesi         2023/1736 E.  ,  2024/7728 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2022/287 esas, 2022/730 karar
SUÇ : Genel güvenliği taksirle tehlikeye sokma
KARAR : Mahkûmiyet
TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması

Küçükçekmece 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 08.07.2022 tarihli kararı ile genel güvenliği taksirle tehlikeye sokma suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 171 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi, 62 nci maddesi, 58 inci maddesi ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (5271 sayılı Kanun) 251 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca 1 ay 6 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin hükmün, itiraz edilmeksizin usulüne uygun şekilde 08.09.2022 tarihinde kesinleştiği belirlenmiştir.
Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Kanun'un 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 11.04.2023 tarihli evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 25.05.2023 tarihli ve KYB-2023/44836 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:

I. İSTEM
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 25.05.2023 tarihli ve KYB-2023/44836 sayılı kanun yararına bozma isteminin;
"...Dosya kapsamına göre, Küçükçekmece 7. Asliye Ceza Mahkemesince, sanığın adli sicil kaydında tekerrüre esas oluşturan Bakırköy 23. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/11/2018 tarihli ve 2018/145 esas, 2018/680 sayılı kararından dolayı sabıkası bulunduğu gerekçesiyle cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiş ise de, tekerrüre esas alınan kararın adı geçen sanığa ait olmadığı gibi 5237 sayılı Kanun’un 58/4. maddesinde yer alan, "Kasıtlı suçlarla taksirli suçlar ve sırf askerî suçlarla diğer suçlar arasında tekerrür hükümleri uygulanmaz..." şeklindeki düzenlemeye nazaran, incelemeye konu suçun taksirli suç olması ve sanığın adli sicil kaydında tekerrüre esas alınabilecek başkaca mahkumiyetinin bulunmaması karşısında, hükmolunan cezanın yazılı şekilde mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilemeyeceği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir.Dosya kapsamına göre, Küçükçekmece 7. Asliye Ceza Mahkemesince, sanığın adli sicil kaydında tekerrüre esas oluşturan Bakırköy 23. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/11/2018 tarihli ve 2018/145 esas, 2018/680 sayılı kararından dolayı sabıkası bulunduğu gerekçesiyle cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmiş ise de, tekerrüre esas alınan kararın adı geçen sanığa ait olmadığı gibi 5237 sayılı Kanun’un 58/4. maddesinde yer alan, "Kasıtlı suçlarla taksirli suçlar ve sırf askerî suçlarla diğer suçlar arasında tekerrür hükümleri uygulanmaz..." şeklindeki düzenlemeye nazaran, incelemeye konu suçun taksirli suç olması ve sanığın adli sicil kaydında tekerrüre esas alınabilecek başkaca mahkumiyetinin bulunmaması karşısında, hükmolunan cezanın yazılı şekilde mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilemeyeceği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir."
Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

II. GEREKÇE
5237 sayılı Kanun'un 58 inci maddesinin dördüncü fıkrasına göre, kasıtlı suçlarla taksirli suçlar ve sırf askerî suçlarla diğer suçlar arasında tekerrür hükümleri uygulanmayacağı, öte yandan tekerrüre esas alınan ilamın hükümlüye ait olmadığı gözetilmeden hükmolunan cezanın yazılı şekilde mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi, Kanun’a aykırı olup kanun yararına bozma talebi yerinde görülmüştür.

III. KARAR
1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,
2. Küçükçekmece 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 08.07.2022 tarihli ve 2022/287 Esas, 2022/730 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,
3. 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (d) bendi uyarınca, hükümden tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılmasına, hükümdeki sair hususların aynen korunmasına,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 16.10.2024 tarihinde karar verildi.