WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KONYA 3. ASLIYE TICARET MAHKEMESI

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM : ... ...
KATİP : ... ...

DAVACI : ... - ...
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
KARARIN MAHİYETİ : KARŞI GÖREVSİZLİK

Mahkememizde görülmekte olan 3. Şahıs Tarafından Açılan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Davacı asil dilekçesinde özetle; Müvekkilin 11/10/2022 tarihinde paylarını devrettiği ... Limited Şirketi, (... Vergi Nolu) aleyhine Konya .İcra İcra Müdürlüğü – ... E. sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü icra takibi Başlatılmış olduğunu, takibe dayanak gösterilen 25/07/2023 tanzim tarihli,125.000,00-TL bedelli ... Seri Nolu Çek üzerinden başlatılan takip üzerinden müvekkile İİK.89/1 ve 89/2 maddeleri gereğince gönderilen ihbarnameler müvekkilimin özel nedenlerden dolayı geç görmesi sebebiyle süresinde itiraz edilememiş ve kesinleşmiş olduğunu, müvekkilinin adresine İİK 89/3.maddeye göre yapılan tebligat 12/02/2024 tarihinde muhtara bırakılmış ve tarafınca bu işlem öğrenildikten sonra süresi içerisinde iş bu Menfi Tespit davasını açma zorunluluğu hasıl olduğunu, bu yüzden İhtiyati tedbir talebimizim kabulü ile Davacı müvekkilin; Konya .İcra Müdürlüğü – ... Esas sayılı dosyasından ve takibe konu edilen senetten dolayı borçlu olmadığının tespitini, Davalı taraf aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Konya . Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 22/02/2024 Tarih ... Esas ... Karar sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verildiği, dosyanın Mahkememize tevzi edildiği ve ... Esas sırasına kaydı yapıldığı görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde;Müvekkilin 11/10/2022 tarihinde paylarını devrettiği ... Limited Şirketi, (... Vergi Nolu) aleyhine Konya .İcra İcra Müdürlüğü – ... E. sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü icra takibi Başlatılmış olduğunu, takibe dayanak gösterilen 25/07/2023 tanzim tarihli,125.000,00-TL bedelli ... Seri Nolu Çek üzerinden başlatılan takip üzerinden müvekkile İİK.89/1 ve 89/2 maddeleri gereğince gönderilen ihbarnameler müvekkilimin özel nedenlerden dolayı geç görmesi sebebiyle süresinde itiraz edilememiş ve kesinleşmiş olduğunu, müvekkilinin adresine İİK 89/3.maddeye göre yapılan tebligat 12/02/2024 tarihinde muhtara bırakılmış ve tarafınca bu işlem öğrenildikten sonra süresi içerisinde iş bu Menfi Tespit davasını açma zorunluluğu hasıl olduğunu, bu yüzden dava açtığı anlaşılmıştır.
Davacı yan uyap sorgusunda potansiyel mükellef olduğu tacir olmadığı anlaşılmıştır.
Dava, İİK'nun 89/3. maddesi gereğince üçüncü şahıs tarafından açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
Üçüncü şahıs tarafından açılan menfi tespit davasının yasal dayanağını oluşturan 2004 sayılı İİK'nun 89/3. Maddesinde;" Üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesinin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde itiraz etmezse, mal yedinde veya borç zimmetinde sayılır ve kendisine gönderilen haciz ihbarnamesine süresinde itiraz etmediği, bu nedenle de malın yedinde veya borcun zimmetinde sayıldığı ikinci bir ihbarname ile bildirilir. Bu ikinci ihbarnamede ayrıca, üçüncü şahsın ihbarnamenin kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde ikinci fıkrada belirtilen sebeplerle itirazda bulunması, itirazda bulunmadığı takdirde zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmesi istenir. İkinci ihbarnameye süresi içinde itiraz etmeyen ve zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemeyen veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmeyen üçüncü şahsa onbeş gün içinde parayı icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı teslim etmesi yahut bu süre içinde menfi tespit davası açması, aksi takdirde zimmetinde sayılan borcu ödemeye veya yedinde sayılan malı teslime zorlanacağı bildirilir. Bu bildirimi alan üçüncü şahıs, icra takibinin yapıldığı veya yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde süresi içinde menfi tespit davası açtığına dair belgeyi bildirimin yapıldığı tarihten itibaren yirmi gün içinde ilgili icra dairesine teslim ettiği takdirde, hakkında yürütülen cebri icra işlemleri menfi tespit davası sonunda verilen kararın kesinleşmesine kadar durur. Bu süre içinde 106 ncı maddede belirtilen süreler işlemez. Bu davada üçüncü şahıs, takip borçlusuna borçlu olmadığını veya malın takip borçlusuna ait olmadığını ispat etmeye mecburdur. Üçüncü şahıs açtığı bu davayı kaybederse, mahkemece, dava konusu şeyin (Değişik ibare: 02/07/2012-6352 S.K./18.md.) yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere bir tazminata mahkum edilir. Bu fıkraya göre açılacak menfi tespit davaları maktu harca tabidir." şeklinde düzenleme yapıldığı ancak üçüncü
kişi tarafından açılan menfi tespit davasının hangi mahkemede görüleceğine dair açık bir düzenleme yapılmadığı görülmüştür.
Yargıtay . Hukuk Dairesinin 12/04./016 tarih ve ... Es., ... Kar sayılı ilamında;"Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, 6102 Sayılı TTK' nın 3. maddesi, 4. maddesi ve 5. maddesi uyarınca aksine hüküm bulunmadıkça dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın Asliye Ticaret Mahkemesi' nin tüm ticari davalara bakmakla görevli olduğu, Asliye Hukuk Mahkemeleri ile Asliye Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olup, mahkemece re' sen dikkate alınacağı, davacının çek dayanak gösterilerek icra dosyasından kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takip dosyasında borçlu olmadığının tespitini talep etmiş olduğu, somut olayın TTK' da düzenlenen işlerden olduğu ve Asliye Ticaret Mahkemesinin görevine girdiği, Körfez İlçesinde müstakil bir Asliye Ticaret Mahkemesi olmadığı gerekçeleriyle, işbu mahkemenin görevsizliğine, dava dilekçesinin görev nedeniyle reddine, karar kesinleştikten sonra süresi içerisinde istem halinde dosyanın görevli ve yetkili Kocaeli Asliye Ticaret Mahkemesi' ne gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İK 89. maddesindeki haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davalarında görevli mahkeme genel mahkemelerdir. Mahkemece, bu husus gözetilerek, işin esasına girilmesi gerekirken, yazılı şekilde Asliye Ticaret Mahkemesi' ne görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamış, hükmün bozulması gerekmiştir." şeklinde,
Yargıtay .Hukuk Dairesi'nin 17.12.2015 tarih ve ... Es., ... Kar. Sayılı ilamında; "Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davanın İİK'nın 89. maddesine göre açılmış menfi tespit davası olduğu, İİK'dan kaynaklanan davanın ticari bir dava olmadığı gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine, süresinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine, harç ve giderler konusunda HMK'nın 331/2 ve 3. maddelerine göre işlem yapılmasına ve 1.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekille temsil ettiren davalıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nın 331/2 maddesi uyarınca görevsizlik kararında vekalet ücretine hükmedilemez. Mahkemece verilen görevsizlik kararının 6. bendinde davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi isabetsiz ise de, yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK’nun geçici 3. maddesi ve 5236 sayılı Kanunun geçici 2. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 5236 sayılı Kanunun 16. maddesiyle değiştirilmeden önceki 438/7 maddesi gereğince mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir. ." şeklinde kabul edilmiştir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi'nin 27/05/2022 tarih ve ... Es. ... Kar. Sayılı ilamında;" Dava, İİK'nun 89/3. maddesi uyarınca menfi tespit istemine ilişkindir. 6102 sayılı TTK'nın 4. maddesinde, bu hükümde sayılan mutlak ticari davaların yanısıra "Her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır." hükmü ile nispi ticari davaya ilişkin de düzenleme yapılmış olup, buna göre tarafların her ikisinin de tacir olması ve uyuşmazlık konusu işin tarafların ticari işletmesi ile ilgili olması gerekir. İİK'nın 89/3. maddesinin, üçüncü cümlesi, "..İkinci ihbarnameye süresi içinde itiraz etmeyen ve zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemeyen veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmeyen üçüncü şahsa onbeş gün içinde parayı icra dairesine ödemesi veya yedinde sayılan malı teslim etmesi yahut bu süre içinde menfi tespit davası açması, aksi takdirde zimmetinde sayılan borcu ödemeye veya yedinde sayılan malı teslime zorlanacağı bildirilir. Bu bildirimi alan üçüncü şahıs, icra takibinin yapıldığı veya yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde süresi içinde menfi tespit davası açtığına dair belgeyi bildirimin yapıldığı tarihten itibaren yirmi gün içinde ilgili icra dairesine teslim ettiği takdirde, hakkında yürütülen cebri icra işlemleri menfi tespit davası sonunda verilen kararın kesinleşmesine kadar durur..." hükmünü içermektedir. Bu hükümde belirtilen mahkemenin hangi mahkeme olduğu konusunda bir açıklık bulunmamakla birlikte İİK'nın 235/1. maddesindeki gibi kayıt kabul ve 154/3. maddesindeki gibi iflas davaları için Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu yolundaki açık bir düzenleme bulunmadığından bu mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun kabulü gerekir. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 12.04.2016 tarih ve ... E., ... K. ve 17.12.2015 tarih ve ... E., ... K., sayılı ilamları da bu yöndedir. Somut olayda, taraflar arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığı gibi uyuşmazlık davalı alacaklı tarafından başlatılan icra takibinde, borçluya borçlu olduğu gerekçesiyle çıkarılan haciz ihbarnamelerine itiraz edilmemesi nedeniyle yedinde sayılan borçtan dolayı borçlu olmadığının tespiti istenmektedir. 01.10.2011 tarihinden sonra açılan menfi tespit davaları için görevli mahkeme, HMK'nın 2. maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesidir. (Prof. Dr. ... , İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, Ankara 2013, sh:476) 6100 sayılı HMK'nın 1. maddesindeki göreve ilişkin kuralların kamu düzenine ilişkin olduğu hükmü ile HMK'nın 353/(1)-a.3 maddesinin mahkemenin görevli olmamasının mutlak kararın kaldırılması nedeni olduğuna ilişkin hükmü karşısında, görev hususu somut olayda olduğu gibi, açıkça istinaf istemine konu edilmese dahi istinaf mahkemesince re'sen gözetilmelidir. Bu durumda İlk derece Mahkemesince, İİK'nın 89/3. maddesine dayalı olarak açılan davada, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, HMK'nın 114/(1)-c ve 115/(2). maddeleri uyarınca mahkemenin görevine ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, uyuşmazlığın esası incelenerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır." şeklinde kabul edilmiştir.( Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi'nin 06/12/2021 tarih ve ... Es. ... Kar. Sayılı, Antalya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi'nin 05/05/2022 tarih ve ... Es. ... Kar.,İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi .Hukuk Dairesi'nin 21/04/2017 tarih ve ... Es. ... Kar. Sayılı ilamları da benzer niteliktedir.)
Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi ... Esas, ... Karar sayılı ilamı.
Yargıtay . Hukuk Dairesinin ... Esas ... K. Sayılı ilamı ile BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİ HUKUK DAİRELERİNİN KESİN NİTELİKTEKİ KARARLAR ARASINDAKİ UYUŞMAZLIĞIN GİDERİLMESİN: KARARININ SONUÇ KISMI;
"2004 SAYILI KANUN'UN 89 UNCU MADDESİNİN ÜÇÜNCÜ FIKSANIA İSTİNADEN GÖNDERİLEN HACİZ İHBARNAMESİ NEDENİYLE İHBARNAMEYE MUHATAP OLAN ÜÇÜNCÜ KİŞİ TARAFNIDAN AÇILAN MENFİ TESPİT DAVASINDA GÖREVLİ MAHKEMEDİNİN; DAVANIN TARAFLARI ARASINDA DOĞRUDAN BİR İLİŞKİ BULUNMAMASI VE UYUŞMAZLIĞIN TAKİP HUKUKUNDAN KAYNAKLANMASI NEDENİYLE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ OLDUĞUNA, TARAFLARIN TACİR OLMASININ VEYA TEMEL İLİŞKİNİN TİCARİ NİTELİKTE BULUNMASININ VEYAHUT BORUN TEMELİNİ OLUŞTURAN SENEDİN KAMBİYO SENEDİ NİTELİĞİNDE OLMASININ MAHKEMENİN GÖREVİNİN BELİRLENMESİNDE BİR ETKİSİNİN BULUNMADIĞINA, YUKARIDA BELİRTEN BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİ ARASINDAKİ UYUŞMAZLIĞIN BU ŞEKİLDE GİDERİLMESİNE, 06/11/2023 TARİHİNDE 5235 SAYILI KANUN'UN 35 İNCİ MADDESİNİN DÖRDÜNCÜ FIKRASI GEREĞİNCE OY BİRLİĞİYLE KESİN OLARAK KARAR VERİLDİ." anlaşılmakla,
Mahkemelerin görevlerine ilişkin düzenlemelerin 6100 sayılı HMK.nun 1.2.3.4. maddelerinde düzenlendiği, HMK.nun 2.maddesinde;"Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir. (2) Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir." şeklinde düzenlendiği, yine 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6335 S.Y. ile değişik 6102 sayılı TTK.'nun 5/3.maddesinde; "Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk ve diğer Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır." şeklinde düzenlemenin yapıldığı, bu düzenleme ile Ticaret Mahkemeleri genel mahkemeler içinde yer alan Asliye Hukuk Mahkemelerinin bir dairesi olmaktan çıkarılarak genel mahkemeler arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğunun kabul edildiği görülmüştür.
6102 sayılı TTK.nun 4. Maddesinde Ticaret Mahkemelerinin görevine giren dava ve çekişmesiz yargı işlerinin düzenlendiği, bu hükümde sayılan mutlak ticari davaların yanısıra nispi ticari davaya ilişkin de düzenleme yapılmış olup, davanın nispi ticari dava sayılabilmesi için her iki tarafın da tacir olması ve uyuşmazlık konusu işin tarafların ticari işletmesi ile ilgili olmasının gerekli olduğu anlaşılmıştır.
Dava şartlarına ilişkin düzenlemenin HMK.nun 114.ve 115.maddelerinde düzenlendiği, HMK.nun 114/1-c maddesinde mahkemenin görevli olmasının dava şartı olduğunun, aynı kanunun 115.maddesinde mahkemenin dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştıracağının ve taraflarında her zaman ileri sürebileceğinin, dava şartlarının noksan olması halinde davanın usulden reddine karar verileceğinin, HMK'nun 138/1.maddesinde mahkemenin öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verebileceğinin düzenlendiği görülmüştür.
Takip hukukuna mahsus düzenlemeler gereği haciz ihbarnamelerine itiraz edilmemesi nedeniyle borçlu olmadığı bir borçtan dolayı yasal olarak borçlu sayılan üçüncü şahıslar için borçtan kurtulmak için getirtilmiş bir imkan olduğu, davanın kendine has özellikler taşıdığı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın TTK.4.maddesinde tahdidi olarak sayılan dava türlerinden olmadığı, her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmediği, davanın genel hükümler çerçevesinde . Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği, TTK.4.5. maddeleri gereğince mahkememizin görevli olmadığı, Konya . Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğu anlaşıldığından dava dilekçesinin dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddi ile mahkememizin görevsizliğine, (Müstakar Yargıtay ve BAM kararlarına ve BAM kararları arasındaki çelişkiyi gideren Yargıtay . Hukuk Dairesi'nin mezkur kararına itibar edilerek) Konya . Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: GEREKÇESİ YUKARIDA AÇIKLANDIĞI ÜZERE
1-Davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden REDDİ ile mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Konya . Asliye Hukuk Mahkemesinin GÖREVLİ olduğuna,
3-Kararın HMK'nun 21/c maddesi gereğince kanun yoluna başvurmaksızın kesinleşmesi halinde görev konusunda yargı yerinin belirlenmesi maksadıyla dosyanın HMK'nın 22/2.maddesi gereğince Konya Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,
4-6100 sayılı HMK.nun 20/1.maddesi gereğince kanun yoluna başvuru halinde bu başvurunun reddi halinde red kararının veya görevli yargı yerinin belirlenmesi halinde bu kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde taraflardan birinin başvurması halinde dava dosyasının Konya 3. Asliye Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, bu süre içerisinde taraflardan birinin başvurmaması halinde davanın açılmamış sayılmasına KARAR VERİLMESİNE,
5-6100 sayılı HMK.nun 331/2.maddesi gereğince harç ve yargılama giderlerinin davaya görevli mahkemece devam edilmesi halinde görevli mahkemece, aksi takdirde talep halinde mahkememizce DEĞERLENDİRİLMESİNE,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize veya başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesi'ne verilecek dilekçe ile Konya Bölge Adliye Mahkemesi'ne İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/11/2024

Katip ... Hakim ...

UYAP Entegrasyonu